1.7

147 58 18
                                    

Üstümde olan ince montu cemre'nin yatağına fırlatıp, kalın koyu renkli peluş mont giydim üstüme. Ondan başka Hiçbir şey düşünmedim. Ne anneme ne de babama söyledim yurtdışına çıkmak istediğimi onu bunu bırak batu'yu bile bilmiyorlardı. En kısa zamanda anlatmalıyım.

"Cemre hazır mısın?"

"Hazırım knk hadi gidelim."
*
Yol boyunca ne ege abimle ne de cemre'yle konuşmuştum. Herşeyi anlatmıştım ona. Bana destek çıkmıştı. Arkamda durmuştu. O hep öyleydi hep beni korur, arkamda dururdu. Hiçbir zaman bağırmaz, bağırttırmazdı. Havaalanına vardığımızda ege abim bize bırakıp gitmişti.
*
Yarım saat sonra anca gelebilmişti yiğit abim. Ama eli boş gelmişti. İstediğimiz saate uçak yoktu. Ayrıca burası en çok bu günlerde kalabalık olurdu. Bir kez gidilebilir. Bir daha gidebilmek için beş ayın geçebilmesi gerekirdi. Ve biz o hakkı kaybetmiştik. Batu gitmişti. Biz burada izmir'de kalmıştık. Ondan o kadar çok uzakta olduğum halde bağırarak ağlasam bile duyardı beni. Unutmazdı heralde. Elbet gideceğim oraya. Elbet varıp bulacağım onu. O zaman yanında durup, koluna gireceğim. Kızlardan koruyacağım onu. Ona güveniyorum ama kızlara güvenmiyordum. Hangi kız derdi ki 'bu cemre'nin sevgilisi bakmayalım' diye. O kadar tatlıydı ki o. Herşeyden, herkesten güzeldi gülüşü. En güzeli de gamzelerinin sadece bana gülmesinin verdiği mutluluktu...
Bekle bizi paris... sadece beş ay.. Bekle beni batu.. Sana geliyorum.. seni kızlardan korumaya...

------🎶------
(🍐sonraki bölüm yakında gelecek🍐)

Yıldızların AltındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin