Bölüm 5

463 40 9
                                    

Bölüm Şarkısı: Lily Allen - Fuck You 

Kulübün içine girdiğimde ilk işim bara bakmak oldu. Kai orada değilse patronu bulup onun hakkında bilgi alacaktım. Sırf bunun için bir dersi ekip erkenden gelmiştim. Bu saatte barmene ihtiyaç duyulmadığı için buralarda olmayacağını düşünmüştüm ve haklı da çıkmıştım. Kai burada değildi. Keşke dünyada Kai diye biri hiç olmasaydı. 

Barın arkasına geçip patronun odasına girdim. Patronumuz Hyuna gayet kafadar bir kadındı ve bize bok gibi davranmaz tam tersine arkadaşımız gibi takılırdı. 

"En sevdiğim solistim gelmiş! Ne içersin Sehun?" Turuncu neon saçlarıyla odada patlıyordu. Eskiden sahne alırken ona Çatlak Hyuna derlermiş, arada benimle sahneye çıkıp eski günleri yad etmeyi severdi. 

"Başka solistin yok tatlım, en sevdiğin tabii ki ben olacağım. Gelirken viskimi aldım bardan, iki bardakla birlikte. İçeriz diye düşünüyorum?" 

Otunu sarmayı bitirmişti. Hiçbir zaman kafası normal görmemiştim, her zaman yükseklerde geziniyordu. "İyi düşünmüşsün canım, bana gecede aylık kiramızı çıkartmasan bunları maaşından keserdim ama seni seviyorlar." 

Viskiyi doldururken omzumu silktim. "Benim gibi mükteşembel birini nereden bulacaklar? Tabii ki de sevecekler." Bardağı önüne koyarken otunu bana uzattı. Arada içmeyi seviyordum, bir fırt aldım. Bazen yükselmek iyi geliyordu. 

"Mükteşembel? Senin terimlerine bitiyorum hayatım. Kim muhteşem ve mükemmeli birleştirmeyi düşünür ki senden başka?" Kahkahası küçük odayı çınlattı. "Tembeli unuttun Hyuna'cığım." 

Otu ona geri uzattım. "Bu arada yeni stilini beğendim, daha da kışkırtıcı olmuşsun. Sen kolay kolay odama gelmezsin, dökül bakalım." 

"Şu yeni eleman, Kai galiba, kim bu velet?" Hyuna'nın geçmişime dair gereksiz detayları bilmesine gerek duymamıştım. O beni sadece bu halimle tanıyanlardandı. Sadece üç kişi benim o yıkık halimi biliyorlardı. 

"Bu sene kazanmış burayı, daha önce üniversiteyi terk etmiş. Ailesini tanıyordum, babası zengin bir adam ama sanırım aralarında problem olmuş ve beş parasız kalmış. Zengin züppelerinin bir anda parasız kalması beni her zaman mutlu eder ama babasını hiç sevmem. Tam bir orospu çocuğuydu, kendine bir orospu bulmuştu. Ortaya da Kai çıkmış işte. İyi bir çocuğa benziyor. Sırf babasını sevmiyorum diye işe aldım. Büyük ihtimalle parasız kalıp burnu sürter diye düşünüyordu ama egosunu tatmin edemeyecek." 

Gözlerimi devirdim. "Gözlerim yaşardı. Ne kadar da dokunaklı bir hikayeymiş. Ne ara böyle iyilik meleği oldun bakayım sen? Son barmenin kafasında şişeleri kırıp kovmuştun." 

"O şerefsiz para kaçırıyordu. Ayrıca normalde bilirsin bu tipleri sevmem ama babasına gıcığım. Üniversitede kız arkadaşımla beni okuldan attırmıştı. Gerçi iyi de oldu. Hem kızın ne mal olduğunu gördüm hem de okusam bu kadar para kazanamazdım." 

Otu tekrar elinden alıp çektim. "Gözüm üstünde çocuğun. Bir bokluk var onda." 

Omzunu silkti. "Şansını dener, yapamazsa gider. Hem sen ne zamandır bizim barmenlerimizle ilgilenmeye başladın bakalım? Hem ben sana kırgınım. Luhan'la birlikteymişsin, benden saklıyorsun!" 

Masasına yaslandım ve yanağından öptüm. "Seni aldattığımı düşünme, senin yerin hep bende ayrı hayatımın kadını." Otu dönmeye devam ediyorduk. "Siktir git başımdan Sehun, taşak geçme benimle. Haydi sen hazırlansana, akşama sağılacak ineklerimiz var." 

Kafam hafif dumanlı bir şekilde odadan çıktığımda karşımdaydı. Dalgalı saçları dağılmıştı. Hiçbir şey değişmemişti ona dair. Hala saçları aynıydı, hala aynı giyiniyordu. Dar bir pantolon, düz bir tişört ve belinde de kareli gömlekler... 

Bara yaslandım. "Hoşgeldin çaylak. Bana bir malibu hazırlar mısın?" 

Sesimi duyunca irkildi. "Hemen hazırlıyorum, ayrıca geçen gece çok iyiydin. Sesinin güzel olduğunu bilmiyordum." 

Sigaramı yaktım, ona da uzattım. Bir dal aldı. Umarım kanserden geberirsin diye geçirdim içimden. Umarım ciğerlerine kan dolar. "Benim hakkımda hiçbir şey bilmiyorsun Kai." İsmini bastırarak söyledim. "Beni biriyle karıştırıyor olmalısın çünkü seni tanımıyorum." 

Malibumu uzattı. "Değişmişsin, en son gördüğümde böyle değildin. Gerçi seni gördüğüm tam olarak söylenemez... Lens mi takmaya başladın?" 

Sözlerimi duymazdan gelmişti. "Hayır, benim doğal göz rengim bu. Kiminle karıştırdığını bilmiyorum ama ben düşündüğün kişi değilim."

En azından artık öyle değildim. 

Tek kaşını kaldırdı. "Garip, hem o gibisin hem de ona hiç benzemiyorsun. Bazen diyorum kendi kendime, evet o değil ama sonra ufak bir mimik yapıyorsun. O eskiden saatlerce MSN'den konuştuğum çocuksun. Mesela gülünce sol gözün daha da küçülüyor ya da biriyle konuşurken hem parmaklarınla oynuyorsun ama bazen de ondan o kadar farklısın ki... Emin olamıyorum. Belki hatırlamıyorsun ama o günler hayatımın en güzel günleriydi." 

Malibuyu bir dikişte bitirdim. "Bir tane daha. Ayrıca neyden bahsettiğini anlamıyorum. Ben hiç MSN kullanmadım." 

"Sen öyle diyorsan... Bu arada ilk gördüğünde beni bana yattığın erkeklerden bahsetmiştin, beni de onlardan biri sanmıştın ama gecesine beni sevgilinle tanıştırdın. Luhan bunları biliyor mu?" Sesindeki kuşkuyu anlayabiliyordum. Şahsen ben de olsam kuşkulanırdım. Luhan'la sevgili olayı sonradan aklıma gelmişti. 

"Daha yeni başladık, iki hafta oluyor. Ondan önce de burada her sahne aldığım gece eve başka biriyle dönüyordum. Luhan'da zaten ev arkadaşım olduğu için bunu biliyor." 

Elimden geldiğince kurtarmaya çalıştım. Bir daha da soru sormadığına göre yutmuş gibi gözüküyordu. 

İkinci malibumu verdiğinde ben soru sormaya başladım. "Sen anlat bakalım Kai, sen bu barda nasıl bittin?" 

İç çekti önce, sonra paketimden bir sigara aldı. Gözleri buğulanmıştı. Başka birisi olsa üzülebilirdim ama karşımdaki insan kızgın yağda kaynatılsa çakmakla yağı aleve verirdim. 

"Uzun hikaye, kısaca anlatmam gerekirse... Ailemle iyiydim, babam gey olduğumu öğrendi, ailemle kötü oldum, okuldan aldılar. Sonra ben de tüm ailemi geride bıraktım ve kendi ayaklarım üzerinde durmaya çalışıyorum." 

Bir sigara da ben yaktım. "Haklısın uzun hikayeymiş, ben de pek dinlemeyi sevmem. Geçmiş olsun en azından öldürmemişler." Malibumu yine bir dikişte içtim ve sahneye doğru yürüdüm. 

Karma bir orospudur Kai'ciğim, sana benden önce hafiften vurmuş. Şimdiyse ben daha ağırdan vuracağım.

İNTİKAM |HUNHAN|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin