Jisoo
Siyah mat motorumu otoparka sürmüştüm durduğumda yanımda bir araba da durdu ve içerisinden Taehyung ve Sana çıktı.
Beni görmemişlerdi çünkü kaskım hâlâ takılıydı,uzun saçlarımı savurarak kaskımı çıkardığımda dikkatlerini çekmiştim özellikle taehyung'un yutkunmasını görmüştüm.
İkisine de kocaman bir gülücük attım ve "Günaydın" dedim.
"günaydın." dedi sana anlamayan bakışlarla.
"Ah biz tanışmamıştık değil mi ben beyin ve sinir cerrahisi kim jisoo benim gittiğim zaman gelmiş olmalısın umarım burayı seversin."
"Ben de sana çocuk doktoruyum ve şimdiden çok sevdim." dedi Taehyung'a bakarak.
"Hadi canım gidelim." dedi taehyung ve sana ile beraber hastaneye geçtiler.
Bende arkalarından girdim.
Herkesin dikkatini çekmiştim çünkü uzun zamandan beri sert takılmıyordum.
Siyah deri taytım ve siyah büstiyerim ile hastaneye giriş yaptım.
Kimseye bakmadan da odama girdim ve beyaz önlüğümü üzeriye geçirdim.
5 dakika sonra kapım çaldı.
"Hmm buzlar kraliçesi kim jisoo geri dönmüş diye duydum." dedi jennie karşıma oturarak.
"biraz öyle oldu."
"Sana ile tanışmışsın." dedi.
"Evet sen ne ara duydun."
"Burada işler hızlı yürür nasıl unuttun."
"ah doğru ya neyse jennie benim stajyerlerle ilgilenmem gerek sonra görüşelim" dedim ve odadan çıktım.
Tam köşeyi dönecekken bir kol beni kendine çekti.
Kokusundan tanımıştım bu taehyung'du.
"Sana ve benden uzak dur." dedi sinirle.
"Ne yaptım ki?" dedim masumca.
"Aklından neler geçiyor bilmiyorum jisoo ama hiç iyi şeyler hissetmiyorum ben sanayı seviyorum ve ona zarar gelirse senden bilirim."
"Sen birisini sever miydin ya?" dedim küstahca o tam konuşacakken devam ettim "ayrıca sen kimsin ya ben niye size karışayım kendini bir şey sanma kim taehyung ben seni unutalı çok oldu." dedim ve kolumu ondan kurtarıp yoluma devam ettim.
Aptal taehyung, aptalsın sadece aptal.
sinirli adımlarım koridorda yankılanırken stajyerleri buldum.
"Günaydın bugün yoğun bir gün olacak sizin için 4 tane hasta gelecek yani hepinize birer hasta düşüyor bu hastalar sizin ilk hastanız bu yüzden heyecan yapıp her şeyi batırmayın size güveniyorum." deyip elimdeki 4 dosyayı herkese birer tane olmak üzere verdim.
"Hastaları size uygun seçmeye çalıştım hemen zorlamak istemedim iyi çalışmalar bir sıkıntınız olursa bana gelin." dedim.
"Teşekkürler hocam." dediler ve kendi hastalarıma bakmak için odama gittim.
bugün ameliyatım yoktu fakat yarın önemli bir ameliyata girecektim bu yüzden kafamı toparlamalıydım.
"Aklına onu getirme jisoo." dedim göz yaşlarımı tutmaya çalışırken.
Gözlerimin içine bakarak "Sana'yı seviyorum" demişti.
Ve kalbim bir kez daha onun elleri arasında parçalandı.
kafamı dağıtmak için hastaneyi turlamaya çıktım.
balkon kısmına girdiğimde jennie ve jimini gördüm kavga ediyor gibiydiler ne kadar yanlarına gitmek istemesem de gittim.
"Ne oluyor burada?" dedim.
"Onu jimin beye sormak lazım hastanın numarasını almak ne!" dedi bağırarak jennie.
"Siz barıştınız mı?" dedim şaşırarak.
jennie bana masum bakışlar attı daha sonra jimine katil bakışları atmaya devam etti.
"Dün çok yalvardı affettim ama bugün yaptıkları çok oldu."
"Ya sadece numaramı istedi çünkü onun doktoruyum bir şey olduğunda sormak için."
"Bence jimin haklı jennie sen de hastalarına numaranı veriyorsun hepimiz veriyoruz." dedim jennie'nin yüzü yumuşadı.
"Ama kız çok güzeldi ben sandım ki beni tekrar bırakır sandım ve korktum." dedi ağlayamaya başlarken.
jimin hemen ına sarıldı ve "Kimse senden daha güzel olamaz." dedi.
"Eveet bu vakada sonuçlandığına göre ben gideyim görüşürüz." dedim ve gittim.
biraz daha gezdikten sonra beraber konuşan lisa ve chaeyoung'un yanına gittim.
"Ne yaptınız kızlar?"
"Çalışıyoruz hocam merak etmeyin en iyi şekilde yapacağız bu görevi." dedi lisa o sırada chaeyoung kapının oraya bakıyordu kime baktığını anlamak için ben de döndüm ve yoongi'yi gördüm.
"size güveniyorum kızlar" dedim ve ardından "bu arada onun adı yoongi,chaeyoung." diyip gittim.
En son kahve içmek için kafeteryaya gittim ve bir masaya oturdum.
Yağmur yağmaya başlamıştı ve en sevdiğim şey yağmur damlalarını izlmekti.
"Ne yapıyorsun burada sessiz sessiz." dedi jinyoung karşıma oturarak.
"Huzuru arıyorum ve buldum da baksana yağmura ne kadar güzel."
"Sen de güzelsin."
"Efendim?" dedim anlamayarak.
"Bir şey yok ee konuşmamız kesilmişti bu akşam çıkar--"
Elimden kahvemi düşürmemle susmuştu hatta tüm kafeterya susmuş sana ve taehyung'un öpüşmesine bakıyordu.
Gözümden istemsiz bir şekilde bir damla yaş düştü onlar öpüşmeye devam ederken bir el benim gözlerimi kapattı ve kendine döndürdü bu jinyoung'du.
"Ağlama sakın çünkü birazdan buraya bakacak."
dediği gibi de olmuştu öpüşmeleri bitince gözleri üstümde gezinmişti ama ona bakmayıp sadece jinyoung'a baktım.
jinyoung'un beni gıdıklamasıyla kahkaha atmam bir olmuştu ve sessiz kafeterya bize bakmaya başlamıştı.
Ve Kim Taehyung'un da gözleri bizim üstümüzdeydi.
-------
Selam!
Taehyung yine bildiğimiz gibi😂
Bu arada oy verip yorum yapmayı unutmayıın♥