Sert ve Nazik

569 71 52
                                    

Pazartesi günü okulda tüm öğrencilerimin üzerine titredim. Nasıl olduklarıyla ilgilendim, derste daha eğlenceli davrandım ve burslu öğrencilerin burs konusunda bir sorun yaşamadığından emin oldum.

Çoğunlukla gülüyordum ama çocuklarım anlamıştı elbet bir gariplik olduğunu, bana belli etmemeye çalışıyorlardı.

Kimseye büyük ihtimalle bu son dersimiz. Olmasa bile beni sevdiğiniz son gün diyemedim.

Biliyorum ki Yavuz anlattığı an hepsi benden iğrenecekti ve bu kalbimi sıkıştırmaya yetiyordu.

Bir yanım yok, Yavuz yapmaz diyordu. Arkadaşlığımıza ve sevgisine güvenmeyi çok istiyordum ama yüzünü görmüştüm.

Bakışlarını...

İğrenerek bakan o güzel gözlerini...

Bu düşünceleri kafamdan uzaklaştırıp derse döndüm. Artık düşünmemin bir önemi yoktu.

Çalan zille beraber saniyeler içinde sınıfı boşaltan çocuklara, Kendinize dikkat edin diye bağırdım. Son kez.

Park yerine ulaşıp küçük arabama bindim. Normalde kısa mesafe diyerek kullanmıyordum ama artık sokak ortasında dayak yemek gibi bir ihtimal söz konusuydu.

Arabanın geçti her yerde insanlar bana bakıyor, ince ince süzüyorlardı.

Ne bakışıydı bu?

Hala hangi yüzle buradasın sen bakışı mı ?

Yolsa sen hele in bir oradan..... bakışı mı?

Ayırt edemiyor adeta düşünemiyordum. Günlerdir beynimin tek sahibi dizginlenemez korkuydu.

Eve vardığımda bahçemin girişindeki büyük ağacın yanımda bekleyen muhtarı gördüm.

Bittim.

Tüm vücudumu bir titreme aldı.

Onu görmemiş gibi yapamazdım, arabadan indim ve yanına yürüdüm.

Ellerim, ayaklarım hala titriyordu. Yanına gelince elimi sıkıp hızlıca konuşmaya başladı.

Valla sözü uzatmayacağım Öğretmen Bey. Hakkınızda bir sürü dedikodu var.

Korkumu belli etmemek için ellerimi birleştirdim ve kendimi hakaretlere hazırladım.

Heaa ama ben ağlarının payını veriyorum o gavatların!

Muhtar Bey!!

Ani gelen küfürle dikkatim dağıldı ama bir saniye muhtar beni savunuyor olamazdı.

Sende hep böyle kaybediyon Öğretmen Bey. Vallah bizim köyün kızlarından bile kibarsın hea.

Ne?

O an konuşamadım ve anlamadım dercesine başımı oynattım.

Hakkında hep laf çıkıyo kız gibi diye az eee.....ee...ş şey.. ol diye geldim ben.

Muhtar anlatamadı ama ben anlamıştım.

Az erkek ol.

Muhtar Bey beni düşündüğünüz ve hadsizleri payladığınız için teşekkürler ama ben olduğum kişiyim.Ve. Böyle. İyiyim. 

Muhtarla göz temasını kesip iyi günler diledim ve eve yöneldim.

Tehlike yoktu, ilçenin konuştuğu tek şey kibarlığımdı. Halbuki öyle aşırı kibar da değildim. Aptal sürüsü.

Depaysement*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin