1 saat öncesine kadar normal sakinliğinde olan hayatım, karşı daireye rahatsız bir yaratığın taşınmasıyla alt üst olmuştu.
Bir yandan küfürleri savuruyor bir yandan da arkadaşları ile binayı inletircesine gülüyorlardı.
İnsanlardan nefret etme sebebi.
Gürültü.
Tamam, bunu şimdilik atlatabilirim diye düşünüyorum. Ama olaylar gittikçe karmaşıklaşıyordu ve ben sakinliğimi koruyamıyordum.
1 Saat Önce
Penceremin kenarındaki tekli koltuğa oturmuş kitap okuyordum. Bunu yapabildiğim nadir anlardan biriydi. Çünkü hayatım o kadar tuhaf ki 'her an her yerden bir aksiyon çıkabilir' uyarısını sürekli olarak görüyordum.
Sinir bozucu sesler duyduğumda yavaşça kitabımı yanımdaki masanın üzerine bıraktım. Kendime hakim olmaya çalışarak pencereye yaklaştım.
Dışarıda yirmili yaşlarında bir genç, nakliye kamyonundaki şoföre küfürler yağdırıyordu.
"Eşyaların amına koydun. Teşekkür ederim."
"Çok özür dilerim. Kaldırımı fark edemedim."
"Hayvan gibi kaldırımı nasıl görmezsin? Ah, her neyse. Çabuk ol. Daha bunları yerleştireceğiz."
Sanırım çocukta kendimi gördüm.
Karşı dairenin sahibi aylardır kiracı arıyordu. Ama bir türlü o şanslı kişiyi bulamıyordu. Birkaç aile gelmişti ama evi küçük buldukları için tutmamışlardı.
Balkona açılan küçük bir mutfak, bol güneş alan tatlı bir salon, iki yatak odası ve banyodan ibaretti. Ama evin güzel yanı sitemizin bahçesinde havuzu olması.
Başımı pencereden çekip pencereyi kapattım.
Kitabımı elime aldım.
Koltuğa oturdum.
Kaldığım sayfayı açtım.
Tam okuyacakken bir gürültü daha gelmesiyle iyice sinirlenmiştim.
Tanrım, lütfen daha sakin olabilirler mi?
Yankılanmasından anlaşılıyordu ki bu seferki ses binanın içinden geliyordu.
Kapının küçük deliğinden binanın içine baktım.Birkaç adam eşya taşıyarak karşı daireye girdi. Hemen arkalarından da evin sahibi olduğunu düşündüğüm çocuk ve birkaç kişi girdi.
Birinin uzun mavi saçları çok dikkatimi çekmişti. Diğer kız baştan aşağı siyah ve deri kaplamaydı. Serseri görünümlü ve onun tam aksine sevimli bir erkek daha vardı.
Gülüşerek eve girdiler ve kapıyı kapattılar.
Mavi saçlı ve sevimli çocuk?
Serseri görünümlü ve deri kaplama kız?
Onları tanıyordum. Onlar Ocean ve Luke'tu. Commuovere adında bir grupları vardı. Bar tarzı yerlerde çalıyorlardı. Ocean bateristti. Luke ise gitar çalıyordu. Şarkıları bazen birlikte söylüyorlar, bazen de Luke tek başına söylüyordu.
Diğerleri ise motor kulübünden tanıştığım arkadaşlarımdı. Ashton ve Phoebe. Ashton ile arkadaştık. Uzun zamandır kulübe uğramadığım için görüşemiyorduk. Ama sevgilisi -Phoebe- psikopatın tekiydi. Asla anlaşamıyorduk.
Böyle bir tesadüf yaşayacağımı hiç düşünmemiştim.
Kapıdan çekildim ve salona hızlı adımlarla yürüdüm. Bunu Michael'a anlatacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Next Door
FanfictionHepimiz bize verilen hayatları yaşıyoruz. Yalnızca bazılarımız onu eğlenceli hale getirebiliyor. [Calum Hood, 2020] 2. Kitap yakında! (Milyon defa düzenlendi, üzgünüm.)