Fotoğraf Asel'in akşam yemeğinde giydiği kıyafet
Bir Hale'ye bakıyor bir de Yiğit'e bakıyordum. Çocukluk arkadaşımdı Hale onun yüzünden hiç iyi bir çocukluk geçirmemiştim tüm erkekler ona aşıktı özellikle Yiğit. Ben odun gibiyken o hep fingirdek bir hatundu vücudu doğuştan güzeldi ben ise o zamanlar 85 kilo kısa ve sivilceli bir kızdım. Yiğit ona açılmış ama onun aklı başka birindeydi kim olduğunu hiç bilememiştim ama ne fark eder Yiğit için zayıflamış güzelleşmiştim ama o Hale'yi görür görmez gözleri şimdiden parlamıştı. Barbie bebeğin vücut bulmuş haliydi. Emir boğazını temizleyerek "Umarım Hale ile iyi anlaşırsınız." dedikten sonra odadan çıktı. Tam odadan çıkacağım sırada "Asel?" Ah, o tiz sesini hiç mi hiç özlememiştim. "Evet?" Kahkaha atarak "Ay ne değişmişsin ben seni bıraktığımda öküz gibiydin valla o zamanlar beni yiyeceksin diye korkuyordum ne oldu da boğazını durdurdun hayret." Erkekler sırf Haleyi etkilemek için kahkahasına kahkaha ile karşılık vermişlerdi bu na Yiğit ve Kenan da dahil olmak üzere. Eda ve Sinem kolumu tutarak beni odadan çıkarıp kızlar tuvaletinin arasına soktular. Eda kaşlarını çatarak "Şaka gibi bu kızın burada ne işi var?" demişti. Sinem omuzlarımdan tutarak "Sakın kendini ezdirme sen artık eski Asel değilsin." Omuzlarımı silkerek "Ama Yiğit ile ilgili çok şey biliyor ve en kötüsü Emir ile ilgili de." Küçükken Yiğit'in abisi Emir'i hiç görmemiştim sadece adını biliyordum ve kaza günüde ne adı ne soyadını öğrenmiştim. Birkaç kere Emir'i Hale görmüştü sonrada Emir yurt dışına gitmişti. İkisi ile de yakındı ve benim hiç şansım yoktu. Eda bana vurarak "Sen ondan daha başarılısın." Birden erkekler tuvaletinden Emir çıktı. Göz göze geldiğimiz de "Ne zamandır oradasınız?" Demiştim. "Başından beri." diyerek yanımdan geçip gitti. Kızlara ağzı açık bir şekilde bakarak "Başından beri dedi duydu her şeyi lanet olsun her şeyi duydu." Sinem beni silkerek kendime getirdi. "Kötü bir şey demedin."Hasan Bey gelmiş Emir'in odasına geçmişti. Emir ile kısa bir konuşma yaptıktan sonra Elif sekreter bizi toplantı salonuna soktu. Yiğit Hale ile birlikte oturmuş gülüşüyordu sanki ben gelmemişim gibi ben yokmuşum o ortamda gibi davranıyordu Yiğit ve bunu hiç yapmazdı. Her toplantı öncesi birbirimize bol şans dilerdik ama bu sefer hiç yüzüme bakmadı. Hasan Bey içeri Emir ile girmiş Hale hemen karşıma oturmuştu bacak bacak üzerine atmış ve hafif üzerindeki elbisesini dekolte verecek kadar açmıştı. Zaten kocaman göğüsleri vardı bir de utanmadan gösteriyordu. Ne diyorsun Asel sende olsa sanki çıplak gezmezsin bakın göğüslerim var diye.
Hasan Bey tam karşımıza oturmuş evinin nasıl düzenlenmesi gerektiğini anlatıyor biz de fikir veriyorduk. Birkaç fikir verip tartıştıktan sonra Hasan Bey "Benim çiftliğim de var koyunlarım atlarım falan işte onlar içinde bir düzen yaratmak istiyorum." Gözlerimin içi parlamıştı. "Ciddi misiniz? Ben bayılırım atlara koyunlara falan yani cidden çok şanslı olmalısınız. Hayatımda bir kere ata bindim ondada ayağımı sakatladım Korkuyorum biraz atlardan." Hale kahkaha atarak "Koyunları yemediğine şükredelim sen zaten ata binmekten ne anlarsın Allah aşkına Asel." Diyerek Hasan Bey'e döndü. "Defalarca at sürdüm ve bilgim çok fazladır cidden hayvan severliğiniz de zevkiniz kadar mükemmel. Onlar için harika yerler tasarlayacağımdan emin olun." Ellerimi gene yumruklamış ve kendimi sakinleştirmiş Eda ise yanımda oturduğu için elimi tutmuştu. Kafamı öne eğmiş ses etmemiştim. Hasan Bey bana bakarak "Aklında nasıl fikir var bana çiftliğim için bir taslak çizer misin?" Sinem gülerek hemen bana defter ve kalem uzattı. Hasan Beye gülümseyerek çizeceğim şekli anlattım ve deftere iyi kötü bir şey karaladım. Hasan Bey Emir'e dönüp "Bu tarzı sevdim tam benim hayalimde ki yer. Sizinle iş yapmak harikaydı." Diyerek hepimizin elini sıktı. Hale tek kaşını kaldırmış bozulduğunu belli eder gibi dizini sallıyordu. Hasan Bey bana bakarak "Bir gün çiftliğe gel Asel bence atlara bir şans ver." Gülümseyerek "Çok isterim." Demiştim. "O zaman müsait olunca sizi bekliyorum." Diyerek herkesi çiftliğe çağırmıştı. Sinem bana göz kırparak "Ay demek senin tasarladığını yapacağız bu güzel haber." Hale gözlerini devirmişti. Emir Hasan Beyi geçirdikten sonra bize bakıp "Hale Hanım geldiği için akşam güzel bir tanışma yemeği yiyeceğiz herkes davetli. Yiğit bu işleri sen halledip herkesin mailine atarsın nerede yiyeceğimizi falan." Hale olduğu yerde çığlık atarak "Harika haber kimin planı bu sizin mi Emir Bey?"
"Yiğit'in. Dağılabilirsiniz arkadaşlar." Dedikten sonra odadan çıktı.
Yiğit ismini duyunca kalbimde bir acı oluşmuştu. Hale'nin o kadar dibine girmişti ki dikkatini bana versin diye dün Hakkı tarafından tacize uğrayacaktım abin kurtardı demek istedim ama utanmıştım zaten böyle bir şey üzerinden kim yürümek isterdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Patronum
ChickLitHayatım birden bire değişmişti. Bir yandan hayatımın aşkı bir yandan ise nefret ettiğim abisi. Her şeyi yavaş yavaş anlıyordum, kimin ne olduğunu yavaş yavaş çözüyordum... Emre beni boğazımdan tutarak duvara vurdu. "Kimseye söylemeyeceksin!" Nasıl...