Bütün günün marotonluğu eşliğinde akşam olduğunda yorgun argın eve geldim.Pijamalarımı giyip televizyonun karşısına geçtiğimde cılız bir ses duydum.Bahçeden bir erkek sesi geliyordu.Babamın iki günlüğüne iş gezisine çıktığı düşünülürse korksam iyi olurdu.Kumandayı elimden bırakıp mutfaktan bir bıçak aldım.Sanki eve hırsız girse onu bıçaklayabilirmişim gibi.Ama belki onu korkutabilirdim.Balkon kapısına iliştiğimde ağzım açık kalmıştı.Ateş karşımda elinde bir gitarla dikiliyordu.Elindeki gitarı işaret ederek sordum."Hayırdır?"
"Sana seranat yapmaya geldim."
"O niye?"
Sırtın dikleştirerek gülümsedi."Çünkü bunu sen istedin."Gözlerimi pörtletirken güldüm.Saçmalıyordu.
"Ben niye öyle birşey hatırlamıyorum?"
Gitarı diğer eline alıp sağ elini beline koydu."Çok doğal çünkü sarhoştun."
Boğuk bir hıçkırığın ardından hocaman kahkaha attım."Sen de sarhoş bir kızın sözüne itimat edip buraya mı geldin?"
"Evet ama.." Sözünü bitirmesine izin vermeden tekrar güldüm.
"Tamam cevabını aldın şimdi gidebilirsin."
Ateş hayır dercesine başını salladı.Gitar çalmaya başlayınca pufkurup kollarımı göğüsümde birleştirdim.Bu çocuk bu özgüveni nerden alıyordu böyle?Aslında güzel gitar çalıyordu ve sesi de güzeldi ama tabiki onu dinlemeyecektim.Pijama şortumun eteklerini kavrayıp çocukça güldüm.Sonra arkama bile bakmadan balkon kapısından içeriye girdim.Artık peşimden dolanmayı bırakmalıydı.Belki gider diye bekledim ama gitmedi.Kalıp şarkı söylemeye devam ediyordu.Birazdan komşular rahatsız olup şikayete gelirlerse şaşırmamak gerekirdi.Pufkurarak tekrar çıktım dışarıya.
"Neden gitmedin sen hala?"
"Çünkü daha şarkım bitmedi."Pufkurdum."Bitmesi şart mı?"
"Tabikide şart.Adama saygısızlık.O kadar bestelemiş.Söz yazmış.Ayıp ayıp.Dinle de ayıp olmasın."
"Bir şey olmaz.Yeter bu kadar.Yada git evinde çal." İnatla başını sallayınca dudağımı ısırdım.Biraz daha böyle bağırarak şarkı söylerse komşulardan biri ya polisi arardı yada babamı.Babamın güvenini sarsmak istemiyordum.Kolundan tutup eve soktum."Kesmeyeceksin dimi?"
"Bitene kadar." Tek kaşını kaldırınca zor anda gülümsememe hakim oldum.Bu durumdan zevk almıyormuş gibi görünmem gerekiyordu.Almamalıydımda."Burda devam et o zaman."
Gülerek şarkısını söylemeye devam etti.Sözleri gerçekten çok anlamlıydı.Gözlerim hızla dönen saate kaydı.Sesi o kadar huzur verici ve dinlendiriciydi ki kendimi saldığımda yumşak kanepeye gömülüp derin dir nefes aldım.Ateş şarkı söylediğinde neden etrafında o kadar insanın olduğunu şimdi anlamıştım.Bu gerçekten müthişti.Babamın küçükken elimden tutup beni parka götürmesi gibiydi.Ya da biri beni ağlattığında babamın kulağıma fısıldadığı ninni gibiydi.Rahatlatıcı ve huzur verici.Gözlerimi karşımda oturmuş gitar çalan adama diktim.Tellere kusursuz dokunuşunu, ayağıyla ritim tutuşunu, bana bakarak dudağını ısırmasını.Dünyaya sadece onu görmeye gelmişim gibi hissediyordum.Sanki az önce hızla dönen yelkovan durmuştu.Kum artık süzülmüyordu o dar geçitten.Nefes alışım bile zor gelmeye başlamıştı.
Şarkı bittiğinde gitarını yanına kolup gözlerime baktı.Hayır hayır.Bu yanlıştı.Ne yapıyordum ben?Ona bu kadar uzun süre bakmamalıydım.Beni büyülemesine izin veremezdim.Neşeyle gülümsedi."Böylece sözümü de tutmuş oldum." Sinirle ayağa kalktım."Öyle bir söz yoktu ortada.Sarhoş birisinin sözüne itimat ettin.Boşu boşuna yordun kendini." Ona kızmıyordum.Kendime kızıyordum.Ona karşı birşeyler hissetmemeliydim.Ben artık nişanlı sayılırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acımasız
RomanceNasıl bir kazaysa bana benim olan her şeyi unutturmuştu.Hislerimi...Korkularımı...ve...Aşkımı...Deli değildim.Sadece hatırlıyordum.