•20•

1.4K 53 19
                                    

'pozitif'
anne oluyordum. sevdiğim adamdan bir çocuğum oluyordu. bunu ona nasıl söyleyebilrim diye düşündüm. güzel bir şey gelmişti aklıma. giyinme odama gidip beyaz salaş bir bluz ve siyah şort giymiştim. aşşağıya indim. onu gördüğümde gozlerim dolmuştu. kim diyebilirdi ki lisede aşık olduğum cocuk ile yıllar sonra dillere destan bir düğün yapacaksın ve cocugun olacak. coraplari yerde, playstation kumandası elinde, yemek yemek icin kullandığı sehpa ayaklarinin altında, saclari dağılmış bir Park Jimin. sanırım hayalime kavusmustum.

ben bunlari düşünürken Jimin bana bakmaya başlamış bile. bana dogru yaklaşıp beni kucağına aldığında anca kendime gelmiştim. "Nereye böyle güzellik" diye alaylı bir ifadeyle bana bakmaya başlamıştı. bende aynı alaylı ifadeyle "akşam için güzel şeyler var aklımda" demiştim. bir anda beni kucağından indirip ciddi bir ifadeyle "ne gibi güzel şeyler" diye sormuştu. ah Jimin, aklında hep öyle şeyler var. "o aklındaki şeyden değil bebeğim" deyip gülmüştüm ve arkamı donup askılıktaki çantamı almıştım. "bırakmamı ister misin?" diye sorduğunda hızlı bir sekilde "gerek yok" deyip kapıdan çıkmıştım. hızlıca arabama binip bize en yakin kadın doguma sürmüştüm arabamı.

hızlı ama bir o kadar da dikkatli bir sekilde ulastigimda zaten yolda gelirken randevu aldığım için direk iceri girmistim.

hastanede isim bittiginde arabaya binip  aldığım ses kaydını dinlemiştim. Jimin çok sevinecekti. yüzünde olusacak ifadeyi tahmin etmesi zor değildi. en yakındaki süper markete gidip aksam yapacagim yemek icin guzel seyler almıştım. mum olmazsa olmazdı.

akşam.

bütün masayı donatmıştım. masayı mutfağa degil, yatak odamızın balkonuna kurmuştum. Jimin ďuştaydı, tahminimce 2-3 dakikaya çıkardı. Bebeğin cinsiyetinin (bebek 4 aylık, bazı bebekler 4 aylıkken de cinsiyetlerini gosterirler) belli oldugu siyah kocaman balonu yatagin altına sokmuştum. ilk once hamile oldugumu soyleyecektim.

jimin banyodan çıkıp ustunu değiştirmişti bile

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

jimin banyodan çıkıp ustunu değiştirmişti bile. ben ise heyecandan tırnaklarimi yemekle mesguldum. jimini balkona cagirdigimda beni ilk once suzdu ve dudaklarima sert bir opucuk kondurup balkondaki masaya gitti. "Bu yemeklerin özel bir sebebi varmı" diye sordu masumca. bende kafami sallayip guldum. yemekelrin bitmesine az kalmıştı. ayaga kalkip yatak odasindaki bluetooth hapörleri getirdim. telefonuma bağladım, kafami jimine cevirdigimde hala tabagindaki yemekle oynadigini gordum. telefonuma aldığım ses kaydini actim ve tepkisini izlemeye basladim. ilk omce yavaşça çatalını bıraktı, daha sonra kalbini tuttu ve gobegime baktı, daha once farketmedigi, az da olsa belirgin hamilelik gobegime. bu ses kaydı bebeğimizin kalp atış sesleriydi. ayaga kalkti ve beni kucagina alip etrafinda kahkahalarla dondurmeye başladı. daha sonra bir anda durdurup egildi ve gobegime masum bir opucuk bıraktı "sen ciddi misin" dedi heyecanla ve dolmus gözlerle. evet anlaminda kafami salladim ve röntgen fotografini eline verdim. o onunla eglenirken ben yatak odasına gectim ve balonu cikardim. iceri cagirdim ve eline igneyi verdim. "bu ne peki" dedi ellerini çırparak, ben senin 24 yasinda olduguna nasil inanayim be. "bu" dedim "bu da bebegimizin cinsiyetini gosterecek sana" dedigimde gozlerinin doldugunu tekrar görmüştüm. "pembeyse kız, maviyse erkek" dedim ve hadi der gibi gülümsedim. hızlıca balonu patlattı ve cinsiyeti gördüğü anda hızlıca beni 2. kez kucagina alıp tekrar etrafında döndürdü ve yataga atladık. "inanamıyorum" dedi ve ağlamaya başladı. "ağlama" dedim ve onu bir anne gibi göğsüme yatırıp saclarini okşamaya başladım. "bir kızım olacağına inanamıyorum." dedi. o gercekten bir kız cocugu istiyordu. kız çocuklarına karşı bir ilgisi vardı. "baba oluyorsun Jimin" dedim ve yatakta oturur pozisyona geçtim. o da benim gibi yapıp oturur pozisyona gecti. "baba oluyorum, senin sayende" dedi ve alnıma uzunca bir öpücük kondurdu, işte o an binlerce kez şükrettim tanrıya, ve dua ettim, hep böyle kalabilmek, hep huzurla yaşayabilmek için.

                            

                             -SON-





bu kitabı yazarken bir çok kez sinirlendim niye böyle yazıyorum, niye bunları sevgili yapmıyorum, niye jimini bu kıza aşık etmiyorum diye. sizin de bana ne kadar sitem ettiginizi hep hissettim. okuduğunuz, bu zamana kadar hep beni takip ettiginiz icin teşekkür ederim. sizi morluyorum 💜 💜

i miss you / pjmHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin