-Muhammed ben korkuyorum ya yakalanırsak.
Şuan hiç yapmadığım birşey yapıp kalbimin sesini dinledim ve Muhammed ile kaçmayı kabul ettim.
-Güzel soru yakalanırsak artık çay parasıyla kefen alırız napalım.
Diyerek benimle dalga geçmesi bir oldu. Geldiğimiz o meşhur camı görmemle ağzımdan çıkana engel olamadım.
-Ohaa benim boyum kadar bu cam.
Yanımda duyduğum kahkaha sesiyle Muhammed'e döndüm.
-Çok -haha- değil -haha- miş dese- haha- ne .
Kahkahaları arasından zar zor seçebildiğim şeyle sinirlerimi bozmuştu.
-Sen sen seksen milyar seksen milyon dolar insanın içinden bana Bihterine kısamı dedin yoksa benmi yanlış anladım? Ha bu arda ben 1.67cm.mim tamam mı sen fazla uzunsan ben napayım
Kulaklarımın dediğim şeyi yeni fark etmesiyle yerin dibine girmek istesemde. Muhammed yine konuşmasıyla bu sefer bende gülmeye başladım.
-Hay aksi Bihter lafmı soktu bu dilim sana nalet nalet.
Derken aynı andada yalandan ağzına vurmuş gibi yapıyordu.
-Yaa Muhammed dalga geçme ağzımdan kaçtı. Kimse gelmeden gidelim hadi.
-Peki Bihter .
-MUHAMMEEED!!!!
-Tamam-eliyle ağzına fermuar çekiyormuş gibi yapıp- tamam sustum.
Elini ağzından çekip köşde duran yeni fark ettiğim geri dönüşüm kutusunu alıp camın altına koyup eliyle camı açıp tekrar eski pozusyonuna dönmesi bir oldu.
-İlk sen çık ben seni tutarım merak etme zaten diğer taraf daha kısa buraya bas - geri dönüşüm kutusunu eliyle gösterip- ve kendini yukarı it sonra beni bekle.
Dediği şeyi iyice dinledikten sonra uygulamaya geçtim bir ayağımı kutunun üstüne koyup iki elimide cama tutunup kendimi yukarı ittim ilk yaptığımda başarısız olsamda diğer ayağımlada duvardan destek alıp tekrar kendimi yukarı ittim.
Sonunda başarabildim camdan geçip aşağı hiç bakmadan kendimi aşağı attım. Ayağım hafif acısada çok üstelemedim akşam nede olsa krem sürerdim diyip ayağımla ilgilenmedim.
-İsra İsra ses ver noldu bişeymi oldu?
Duvarın arkasından gelen sesle düşerken çıkardığım sesten dolayı öyle düşündüğünü anlayıp.
-İyiyim ben sadece bileğimi burktum hadi sende gel.
Diyerek seslendim.
-Tamam bekle geliyorum.
İkı dakika sonra Muhammed'in de yanıma gelmesi ile ilerlemeye başladık okuldan tam olarak çıktıktan sonra Muhammed'e taraf döndüm.
-Nereye gidicez üstelik benim çantam fallan hep okulda kaldı ya. Off Muhammed kantinde içseydik nolurdu.
-Çok şey olurdu hem ben sevmiyorum kızım kantinin çayını çok konuşma ilerle sahilin orda bildiğim bi yer var oraya gidelim.
-Bu soğukta bizim sahilin oralarda ne işimiz var donarız valla.
-Sence ben senin üşüyüp üşümemeni umursamıyor olsaydım üzerimdekini sana vermezdim.
Muhammed'i haklı bulsamda üzerimdeki ceket aklıma gelmesiyle kafamı egip cekete baktım. O sırada burnuma dolan sigarayla harmanlanmış erkeksi bi kokunun gelmesiyle kendimden geçtim.
Gözümün önünde sallanan elle kendime geldim.
-Daldın bakıyorum dikkat et Van gölü canavarı seni yemesin.
-Burda bir tek sen varsın canavar olarak hıh. Üstelik ne dalıcam öyle bir sigara kokuyor gij oldum resmen.
-Ha yani ondan diyorsun peki sigarayı bırakırım o kolayda bir şartım var.
-Allah Allah sigaraya başlıyınca bana mı sordunda şimdi içmemen için bana şart koyuyorsun?
Haklıydım bananesi ister bıraksın ister bırakmasın.
Yavaş yavaş sahile doğru ilerlerken bi yandanda sakin ve bi okadar ciddi bir halde sohbet ediyorduk.-İyi bende bırakmam sigarayı.
Bir tarafım azcık insan olda çoçuğa sigarayı bırakması için yardım et desede diyer yanım banane diyip geçiyordu.
-İyi o zaman senin bu kadar bırakamadığın şeyi bi bende bakayım nasıl bir şey diye.
Bi anda sinirlenip bana bakması bir oldu.
-Seni gebertirim değil içmek o şeyin bulunduğu markete dahi girmeyeceksin.
Ha hayt o kimki bana karışıyor.
-Sanane la sanane istediğimi içerim.
Tek kaşını kaldırıp yolun ortasında üzerime üzerime gelmesiyle gözlerimi korkuyla açıp etrafa bakmaya başladım hele şükür ki kimse bizi takmıyordu.
Tekrar gözlerimi Muhammed'e çevirmemle gözlerinin kahve renginin en koyu tonu olduğunu görmem bir oldu.
-Ya-ya tamam şaka yaptım.
Derin bir nefer alıp kendine geldikten sonra önüne dönüp ilerlemeye başladı.
-1 bir daha bana böyle bi konuda şaka yapma.
-Ha yani başka bir konuda yapa bilirmiyim.
Bana sahte bi gülümseme atıp.
-Hayır.
Dedi ciddiyetle bian korkmadım değil yani.
-Peki.
-2 bir daha sigara dediğini duymıyacam.
-Ne yani bir daha asla sigara demiyecekmiyim ya bana siga-
-Demiyeceksin.3 bundan sonra çıkışlarda birlikte gidicez.
Nee gerçekmi Allahım inşallah rüya falan değildir lütfen rüya olmasın.
-Muhammed bunların hiç birini yapmak zorunda değilsin hatta istersen yüzümü dahi görmessin belki ben unutamam fakat sen unutursun ne de olsa ben senin için bi hiçim.
Muhammed bi anda durmasıyla bende onunla birlikte durdum.
-İsra ben inanmıyorum.
Ne yani benim sevgime inanmıyormuydu ama ben onu o kadar çok her neyse "ağlamamalıyım ağlamamalıyım" diyerek kendimi avutsamda gözlerimin dolmasına engel olamadım.
-Neye inanmıyorsun?
Hele şükür ki sesim çıkmıştı bir fısıltı gibi de olsa sonunda konuşa bilmiştim.
-Senin yüzünü görmeden yaşaya bileceğime İNANMIYORUM.
Oy ve yorum yapmayı unutmayalım lütfen.🙏😂☺😊❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RÜZGÂR
Humor-Unuttun... Giderken estiğin Rüzgar'la beraber götürdüğün kalbimi geri getirmeyi UNUTTUN. Şimdi diyorsun ya geri geldim......git o esen rüzgarda kaybettiğin kalbimi bul sonra gel... ****************************************** Aşık bir kızın kalbinin...