7. Bölüm: Düello

164 33 8
                                    

Öğle yemeği vaktinde Asena, Işık ve Süeda Ravenclaw masasında oturuyordu. Ravenclaw masası, hem ses hem de kendilerine bakan tuhaf bakışların olmadığı tek masaydı.

Bu gece Işık'ın düellosu vardı. Tabii ki arkadaşları onu yalnız bırakmayarak onunla geleceklerdi. Ayrıca bir Gryffindoru düellodan uzak tutamazsınız. Bir Ravenclawı da bilgilerini göstermeden.

Süeda'ya sabah olanları ve düello davetini anlatmışlardı. Işık, en azından Expelliarmus'u ve Flipendo'yu yapabiliyordu. Süeda ona kalkan büyüsü olan Protego'yu öğretmeyi teklif etti. Asena da kendisiyle alıştırma yapabileceğini söyledi. Işık arkadaşlarına hayır dese bile kabul etmeyeceklerini bildiği için tekliflerini kabul etti.

Yemeklerini çabucak bitirdiler ve kalktılar. Hogwarts'ın içinde çalışacak bir yer aramaya başladılar. Bahçe olmazdı; herkes görürdü. Kütüphane asla olmazdı; çok insan vardı ve birbirlerine büyü fırlatmak için hiç de iyi bir yer değildi. 7. katta gezinirken birden koridorda bir oda belirdi. Üçü de kapının önünde durdu. Böyle bir yer olmadığına emindiler. Merak edip girmeye karar verdiler. Asena kapı kolunu tutup kapıyı açtı. Kapıyı açtıklarında karşılarında düello edebilecekleri mankenler ve bir de sahne gibi bir platform duruyordu. Tam da ihtiyaçları olan şeydi. İçeri girdiler. İlk olarak Protego'yu çalışacaklardı.

Süeda büyünün hareketini gösterdi ve "Asanızı kaldıracaksınız ve aşağı doğru sallayıp Protego diyeceksiniz. Büyüyü yaparken etrafınızda kalkan oluştuğunu düşünmeniz daha başarılı olmanızı sağlayabilir. Ve ayrıca gönderilen büyüyü biliyorsanız bu da kalkanın gücünü ayarlayabilmenizi sağlar. Şimdi bana bir büyü gönderin." dedi. Asıl düello edecek kişi Işık olduğu için ilk büyüyü o attı. Süeda"Protego!" diyerek asasını aşağı doğru salladı. Etrafında mavi bir ışıktan kalkan oluştu ve kalkan büyüyü emerek yok etti. Kalkan kaybolunca "Şimdi siz deneyin. Asena? Karşıma geç hadi." diyerek asasını hazırladı. Asena karşısına geçince Süeda "Expelliarmus!" diyerek kırmızı kıvılcımları esmer kıza gönderdi. Asena tam zamanında kalkanı oluşturarak büyünün kendisine çarpmasını engelledi.

İyice öğrenene kadar devam ettiler. Daha sonra ise birbirleriyle düello etmeye başladılar. İlk arkadaşça başlayan düello fazla büyü bilmeseler bile hararetlenmişti. Sonunda üçü de yorulunca ara verdiler. Yanlarındaki koltuklara kendilerini bıraktılar. Işık "Ah çok susadım." diyince hemen yanlarında bir çeşme belirdi. Hepsi çok susamış olacak ki kana kana içtiler. "Sanırım bu odanın özelliği bu. İhtiyacımız olan şeyi veriyor." dedi Asena. Diğerleri de ona katılarak başlarını salladılar. Süeda: "Ders başlayacak. Gitmeliyiz." diyince ayağa kalktılar ve herkes kendi dersinin olduğu sınıfa gitti.

*****

Düello saati neredeyse gelmişti. Saat 23.40 idi. Hepsi bir şekilde binalarından çıkıp anlaştıkları yere gitmeliydi. Riskli olacaktı çünkü geceleri dolaşmak yasaktı ve Bay Filch ile kedisi Bayan Norris sürekli kaleyi dolaşıyordu.

Işık heyecanlıydı. Kendini kanıtlayacaktı. Şu safkanların kan takıntısı ona çok saçma geliyordu. Ne olmuştu yani bir Muggle-doğumlu ise? Yine de o bir cadıydı. Hem de çok yetenekli bir cadı. Buraya gelmeden önce Hermione Granger hakkında birçok şey okumuştu. O da kendisi gibi bir Muggle-doğumluydu ve 2. Büyücü Savaşı'ndaki Altın Üçlü' den biriydi. Kendi yaşıtlarının en iyisiydi. Ondan önce de Harry Potter'ın annesi Lily Evans(Potter) vardı. O da yaşıtlarının en iyisiydi. Bu düşüncelerden sıyrılıp hazırlanmaya başladı.

*****

Scorpius her zamanki gibi uyuyamamıştı. Biraz dolanmaya karar verdi. Belki de kalede biraz gezinirdi.

Albus'u uyandırmamaya dikkat ederek yatakhaneden çıktı. Tam çıktığı sırada Işık'ın da ortak salondan çıkıyor olduğunu gördü. Gecenin bu saatinde ne yapıyordu? Ona seslenmek yerine takip etmeyi seçti. Asasını hazır bekleterek arkasından o da çıktı. Işık'ın merdivenlerden aşağı indiğini gördü. Nereye gidiyordu bu kız? İyice meraklanmıştı. Arkasından o da merdivenlerden indi. Bahçeye çıktığını gördü. Bahçede Işık'ın birlikte takıldığı Süeda Acelma ve Asena Alberta'nın da orada olduğunu gördü. Buluşmak için daha iyi bir zaman bulamazlar mıydı? Sabah da konuşabilirlerdi. Niye bu saatte bahçede dolaşıyorlardı? Yatakta olmadıklarını görürlerse kesin onlara ceza verilirdi. Duvarın arkasına saklandı ve onları dinlemeye başladı. "Düello" kelimesini duyunca az çok ne olacağını anladı. Anlaşılan Işık'a bulanık diyenler ona meydan okumuştu ve Işık da kabul etmişti. Bir şeyler yapması gerekiyordu. Besbelli bu bir tuzaktı. Onların ceza almasına neden olacak bir tuzak.

*****

Saat 12 olmuştu. Artık gelmeleri gerekiyordu. Tam onların gelmesini beklerken onu omzundan tutan elle irkildi. Scorpius: "Ne yapıyorsunuz burada?" dedi. Üçü de cevap veremedi. "Aptalca bir şeye kalkışmadan yatakhanelerinize gidin. Yakalanacağız." diye devam etti Scorpius. Işık: "Sen bizim burada olduğumuzu nereden buldun?" diye sordu. Scorpius: "Şimdi bunun sırası değil yakalanacağız. Hadi gidelim!" diyerek onları çekiştirmeye başladı. Işık itiraz edecekken Profesör Potter'ın sesini duydular. "Çocuklar, geceleyin yartakhanelerinizden çıkmanın yasak olduğunu bilmiyor musunuz?" dedi kaşlarını çatarak. Süeda açıklamaya girişti "Şey biliyoruz ama..." sözü yarıda kaldı. Harry: "Üzgünüm ama sizi müdireye bildirmeliyim." dedi ve ekledi "Scorpius, baban bundan hiç hoşlanmayacak."

*****

Çocuklar ona gençliğini hatırlatmıştı. Geceleri Ron ve Hermione ile dışarı çıkarak birçok kez kuralları çiğnemişti. En azından onun görünmezlik pelerini vardı. Bay Filch'ten saklanmasına yardım ediyordu. Fluffy'yi hatırladı. O da Malfoy'un düello teklifi yüzünden Fluffy'yle karşı karşıya kalmıştı.

Şu anda Profesör McGonagall'ın ofisinde çocukların azarlanmasını dinliyordu. Scorpius gerçekten utanmış gibiydi. Anlattığına göre onları sadece uyarmaya çalışmıştı. Kızlar da onun anlattığı şeyleri tasdik etmişti.

Onlar konuşurken içeri Draco girdi. Böyle bir durumda espri yapmak isterdi ancak durumun ciddiyeti yüzünden bir şey demedi. Profesör McGonagall: "Çocuklar beni hayal kırıklığına uğrattız. İlk günden böyle bir şeyle karşılaşmak istemezdim. İlk gününüz olduğu için sizi affediyorum ama bir daha olursa sonuçlarına katlanırsınız. Şimdilik sadece hepinizden yirmişer puan düşüreceğim." dedi.

Draco Slytherin'in bina başkanı olarak 40 puan kaybettiğine üzülmüştü. Hem de bunu kaybettirenlerden biri de kendi oğluydu. Ayrıca Gryffindor'un başkanı ise Potter'dı. Aralarında eskisi kadar bir düşmanlık olmasa bile Potter'a karşı kaybetmek istemiyordu. Bunu telafi edecekti.

Söze girerek "Haklısınız Profesör. Ben ve Profesör Potter onları kendi yatakhanelerine götürelim." dedi ve çocuklara odadan çıkmaları için bakış attı. Çocuklar onu dinleyerek dışarı çıktılar. Potter da onların peşinden çıktı. Çocukları yatakhanelerine bırakıp kendi odalarına çekildiler.

Hogwartstakiler [Düzenleniyor]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin