22. Bölüm: Mahkeme

120 26 39
                                    

Değerli okuyucularım şu an çok mutluyum. Hikâyem sonunda 1000 okunmaya ulaştı. Son üç günde 400-500'lerden bu sayıya ulaştı.

birokuyucu890 , Minervahpharry 'ın gerçekten çok katkıları oldu.(Bu bölümün erken gelmesinin sebebi sizin güzel yorumlarınız)  scamendernewt de kendimi geliştirmem için güzel önerilerde bulundu. Harika yorumlarınız ve desteğiniz için çok teşekkür ederim.

Sizleri de unutmadım AngelOfMist, luna_lovegoodd09,  Lavinya_Lovegood ve KarTanesi916. Daha adını bilmediklerim vardır eminim. Hepinize tekrar çok teşekkür edip upuzun bir bölümle baş başa bırakıyorum.

<><><><><>

Bakanlık koridorlarında ürkek adımlarla ilerliyordu. Koridor o kadar uzundu ki sanki hiç sonu gelmeyecek gibiydi. İlerledikçe duvarlar daralarak üstüne geliyordu. Karanlık taş duvarlara meşalelerin donuk ışığı vuruyordu. Bu karanlık yerde yapayalnızdı. Uzun zamandır olduğu gibi...

Adım atmaya korkuyordu. O kadar sessizdi ki kalp atışları alevlerin çıtırtısına karışıyordu. Orada yalnız olduğunu düşünüyordu ama aslında yanılıyordu. Birinin ayak sesleri bu sessizlikte yankılandı. Eliyle cübbesinin cebini yokladı. Asasını kavrayarak arkasını dönmeye hazırlandı. arkasındaki kişiyi şaşırtmak istercesine aniden arkasına döndü.

Karşısında bir kadına ait olduğunu düşündüğü bir siluet buldu. Saçları arkadan bağlanmışa benziyordu. Çok belli olmayan yüzü korkutucu bulmuştu. Yüzüne yansıyan dans eden alevler sayesinde kehribar rengi gözleri fark etti. Bu yüzü korkunç kılan kehribar rengi gözleriyle tehditkâr gülümsemesiydi. Kadın, omzuna elini koymasıyla birlikte Süeda aslında koridorda değil odasında olduğunu fark etti.

Rüyanın etkisinden çıkarken yavaşça gözlerini araladı. Parmaklıkların ardından yüzüne soluk ışık vurmuş Bayan Labine'i gördü. Gürültülü bir sesle anahtarı çeviriyordu. Yataktan doğrulup kapıya yaklaştı. Kapı hızlıca açıldı ve duvara çarptı.

Bayan Labine'in elinde birkaç parça kıyafet vardı.

"Günaydın Süeda! İyi uyuyabildin mi?" her zamanki gibi ses tonu neşeliydi. Sanki hiç suçlu cadı ve büyücülerin kaldığı bir yerde çalışmıyormuş gibi.

"Gün -ay- aaaaydın " diye esneyerek karşılık verdi.

"Sana giymen için bir şeyler getirdim. Nasıl olsa bugün iyi görünmelisin."

"Teşekkür ederim Bayan Labine." ona içten bir gülümseme verdi.

Bayan Labine kıyafetleri yatağın üstüne bıraktı ve giyinmesi için onu yalnız bıraktı.

*****

"Lanetin davası tamamlanmadan onu serbest bırakmayı düşünüyorlar mı?"

"Hiçbir fikrim yok Dysi. Yaşı küçük olduğu için bırakabilirler. Ama bırakırlarsa da sürekli gözetim altında olacak. Muhtemelen ilk senesini bitirene kadar barta bilekliği takarlar ve asasına izleme büyüsü koyabilirler.

Dediğim gibi sürekli onu izleyeceğiz."

"Nasıl?"

"Onunla Hogwartsta olacaksın."

Hogwartstakiler [Düzenleniyor]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin