(Tamamlandı✔)Ölümün Efendisi : Padişah

Bölüm 16 : Yengeç Kral ve Ordusu

Köye dönüş yolunda Fatih aldığı şifalı bitkileri kullanarak 1 tane Mutantik Ruh&Beden Hapı ve 1 parti Temel Kan Hapı üretti. Mutantik Ruh&Beden Hapı'nı kullanarak kendisine ait bir ordu kurmayı planlıyordu. Ancak onun yapımı için gerekli malzemeler tek başına 50 altın tutmuştu. Bu gerçekten büyük bir miktardı ama Fatih hap işinden bu parayı temin etme işini halledeceğine inanıyordu.

Fatih köye dönüş yolunda elindeki 1 parti Temel Kan Hapı kaynak canavarları ile savaşırken kullandı ve sonunda kaynak çekirdeklerinin içindeki enerji ve hapların verdiği enerji yardımıyla Temel Kaynak Alemi 9. Seviyeye ulaştı.

Köye bir günlük mesafe kalmıştı ve Fatih bir ağacın dalında dinleniyordu. Birdenbire arkasına döndü ve yaklaşık elli metre ötesindeki bir kayanın arkasına bakarak bağırdı.

"Gelin lan buraya! Çakallara bak!"

Fatih bağırdıktan sonra kayanın yanından bir kafa uzandı, onun ardından sırayla kafalar uzandı. Kayanın yanından uzanan kafaların hepsi ona masum gözlerle bakıyordu. Bunu gören Fatih kahkaha atmak üzereyken şehirde olanlar aklına gelince kendini tuttu.

Eliyle onlara yanına gelmelerini istedi.

"Gelin buraya bakalım."

Fatih'in el işaretinin ardından yengeçler birbirlerine baktılar ve garip sesler çıkarmaya başladılar. Kendi aralarında konuştukları belliydi ve konu ilk gidecek kurbanın kim olacağıydı, en azından Fatih'in tahmini buydu. En sonunda bir karara varmış gibi sessizliğe büründüler. Daha sonra kayanın yanından kafasını ilk uzatan yengecin önderliğinde yavaş yavaş Fatih'e yaklaştılar.

Fatih düşünüyordu.

'Namussuzlara bak, kaplumbağa bunlardan hızlı ilerler. Şehirde ortalığın anasını ağlatıyorlardı, burada ne yapıyorlar. Bunlar cidden zeka kazanmışlar.'

Yengeçlerin hızı karşısında deliye dönen Fatih gözlerini kısarak yengeçlere baktı ve haykırdı.

"Lan! Hızlı gelin yoksa hepinizi kızartırım."

Fatih haykırdıktan sonra yengeçler şapşal şapşal birbirleriyle bakıştı. Daha sonra masumca Fatih'e döndüler. Onların yanına ancak bir saate geleceklerini anlayan Fatih ağaçtan aşağı atladı.

Fatih ağaçtan atladığı sırada en öndeki yengeç kendi etrafında bir tur döndü ve daha sonra ölmüş gibi kendini yere bıraktı. Ona şaşkın şaşkın bakan diğer yengeçler de birkaç saniye sonra kendi etraflarında döndüler ve yere düştüler.

"Haaa?"

Fatih şaşkınlıkla ölü taklidi yengeçlere baktı. Daha sonra olduğu yerde beklemeye başladı. Yaklaşık on saniye geçtikten sonra kendini yere atan ilk yengeç gözlerinden birini açıp Fatih'e gizlice baktı. Fatih'le göz göze gelince hızla gözlerini kapattı. Fatih diğer yengeçlerin de onu gizlice kontrol ettiğini gördü.

"Hah hahahaha..."

Tutmaya çalıştığı kahkaha yüzünden patlamak üzere olduğunu hisseden Fatih kahkahasını tutmamaya karar verdi. Fatih gözlerinden yaşlar akana kadar kahkaha atmaya devam etti. Bir süre geçtikten sonra yerden kalkan Fatih üstü başındaki tozları temizledikten sonra yerdeki yengeçlerin hâlâ kalkmadığını görünce gülümseyerek ilerlemeye başladı.