Bölüm 93 : Vedat Bakırdağ ( Nihai Usta )

773 143 33
                                    

Not: Bu bölüm LuMadLife kullanıcı adlı okuyucuma ithaf edilmiştir.



"Oburrr! Yeter lan yeter! Oğlum ömrümü yedin, bitirdin beni!"


Fatih önündeki sıradan kayayı parçalayan ve keyifle yiyen Fare Kral'a usanarak baktı.


Mor Yakut Okulundan ayrıldıktan sonra doğrudan Gökyüzü Silahı Krallığının, Sülün Çetesi Şehri'ne gitmek için yola çıktı. Ancak yolda çok ilerleyemeden başına bir bela geldi.


Bu bela yavru Mor Yakut Faresi, yani Fare Kral idi.


Fare Kral, yeni ismi Obur olan bu yavru fare Fatih onu hayvan yüzüğünden dışarı çıkarır çıkarmaz etrafı keşfe çıkmıştı. Hayatında sadece Mor Desenli Yakut yediği ve sadece Mor Yakut Düzleminde bulunduğu için bu yabancı ortam garibine gitmişti.


Ona değişik gelen ortam ona göre aynı zamanda yiyecek çeşitliliğinin olduğu bir yerdi. Etrafta ne görürse yemeye kalkmış ve gerçekten bir çoğunu yemişti. Fatih'e göre midesi bir çöplükten ibaretti.


Sınırsız yeme kapasitesine sahip Obur; Fatih’in boyundan uzun ve büyük kayaları, binlerce yıllık ağaçları kemirmiş ve dipsiz bir çukur gibi olan midesine yollamıştı.


Sanki midesinde sonsuz bir uzay vardı, çünkü bunun bir açıklaması olamazdı. Yediği bazı şeyleri hiç beğenmeyen ve geri tüküren Obur ufak tepeler de oluşturmuştu.


Ancak Obur'un bu kötü özelliklerinin dışında garip bir özelliği vardı ki bu özellik Fatih'in çok hoşuna gitmişti. Obur'un muhteşem koku alma duyusu değerli cevher, hazine gibi şeyleri bulma konusunda çok işe yarıyordu.


Obur Fatih'in sitemlerini umursamadan kayayı parçalamaya devam etti. Kocaman kaya parçalandığında ise bilye büyüklüğünde bir siyah renkli bir cevher yere düştü.


-Screeeee


Heyecanla bağıran Obur siyah cevhere atıldı. Siyah cevheri ağzına aldığında ağzına birkaç fındık ya da ceviz sokmuş sincaplar gibi yanakları şişti.


Bu, çok tatlı görünüyordu!


Ayrıca cevheri ağzına aldığında gözleri kapatmış ve lolipop emmekte olan bir çocuk gibi görünüyordu.


"Adama bak benle dalga geçiyor. Cevheri lolipop gibi emiyor. Hadi yola koyuluyoruz."


Obur'u sırtından tutan Fatih omzuna yerleştirdi. Bu sırada Obur cevheri emmeye devam ediyordu.


Başını yana sallayan Fatih iç çekerek ilerlemeye devam etti. Şuanda Sülün Çetesi Şehri'ne 100 kilometre kadar uzaklıkta bir vadide ilerliyorlardı.


Sülün Çetesi şehri Gökyüzü Silahı Krallığının düzlem sahibi olan birkaç şehrinden biriydi. Kontrol ettikleri düzlem çok girişli düzlemdi. Bu düzlemler nadir oluyordu ve çok tehlikelilerdi.


Şehirdeki düzlemin adı Sonsuz Metal düzlemiydi.


Sonsuz Metal düzlemi onlarca çeşit cevher içeren, maden dağlarından oluşuyordu ve bu cevherler arasında en değerli cevher Katalitik Meteor Taşı olarak adlandırılan cevherdi.


Sonsuz Metal düzlemi toplam 4 girişe sahipti ve 2 giriş Gökyüzü Silahı Krallığı kontrolü altında, Sülün Çetesi Şehri tarafından kontrol edilirken diğer 2 giriş ise Gökyüzü Silahı Krallığının ötesindeki Şeytan Ordusu Birliğine aitti.

(Tamamlandı✔)Ölümün Efendisi : Padişah Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin