Şebnem kafasını cama dayadı ve dudak büzdü. Selim ise çaktırmadan gülümsedikten sonra arabayı çalıştırdı.
"Şebnem."
"Şebnem omuz silkti."
"Şebnemcim."
Şebnem kafasını camdan ayırmadı.
"Sevgilim?"
Şebnem yavaşça kafasını çevirdi ve baktı.
"Sencede bu normal değil mi? Neden dünyanın en garip şeyini söylemiş gibi davranıyorsun?"
"Davranırım işte."
"Hı anladım. Benim bünyeme yeni diyorsun bu. Ama gerçekten sevdiğin birine ona olan hislerini söylemek kadar normal ne olabilir ki?"
"Bak ya o kadar basitse sen neden söylemiyorsun?"
"Hemen şimdi mi?"
"Yok gelecek yıl."
Selim güldü.
"Şebnem seni sevdiğimi zaten her fırsatta ima eden kişi benim. Asıl benden kaçan kişi olarak senin bunu söylemen daha gerçekçi."
"Al işte. Kıvırma konusunda ustasın. Çevir lafı Selim, gerek de yok zaten."
Şebnem kafasını cama çevirdi ama Selim onu çenesinden tutup kendine çevirdi ve gözlerine baktı.
"Sana daha önce hiç kimseye söylemedim bir şeyi söylüyorum ve bundada ciddiyim. Sana güveniyorum Şebnem Gürsoy. Biliyorum bu böyle arabada yola giderken söylenmeyecek kadar önemli bir söz ama aramızın iyi olması daha önemli. Ve sen ısrar ettin."
Şebnem bir anda donup kaldı.
"Bunu tahmin etmemiştim sanırım."
"Dur tahmin edeyim sen, söylemeyeceğimi sandın. Söyleyemedikten sonra da benden ayrılacaktın dimi? Ama sana kötü haberi vereyim mi sevgilim? Benden bu kadar kolay kurtulamazsın."
"Pisliksin sen. Aynı şey mi ikisi?"
"Çok değer verdiğim biri bana bunu söylemenin daha önemli olduğunu söylemişti ama."
"Selim."
"Efendim sevgilim?"
"Nefret ediyorum senden."
"Bende seni sevgilim."
Seniha Hanım bahçe kapısını açarken beklediği kişi Savaş'tı. Savaş oradaydı ama yanında biri daha vardı. Korkut büyükçe gülümsedi.
"Beni özlediniz mi?"
Şebnem ve Selim şirkete biraz geç kalmışlardı. Çaktırmadan yerlerine geçecekleri sırada Harun Bey'e yakalandılar.
"Bir yere mi kaçırıyordunuz?"
"Yok, baba. Neden kaçalım? Burdayız işte."
"Geç kaldınız. Üstelik ikiniz birden."
"Şimdi hemen anlatayım Harun Beyciğim. Şöyle oldu. Ben tam şirkete gelmek için çıkmıştım ki Selim Bey'le karşılaştık. O da nezaket gereği bırakmayı teklif etti, ben önce yok hayır olmaz dedim ama çok ısrar edince iyi bari dedim."
Şebnem devam ederken Selim gözlerini büyütmüş Şebnem'in koluna vururken bir yandan da babasına gülümsemeye çalışıyordu. Şebnem Selim'e aldırmadan devam etti.
"Ondan sonra biz yolda fikir ayrılığına düştük ve kavga etmeye başladık. Star Wars kadar olmasada uzun süren kavgamız sonunda geç kaldık. Ama bir daha olmayacağını garanti ederim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Troublemaker (TAMAMLANDI)
Fiksi Penggemarİnatçı güzel Şebnem Gürsoy ve Küçük Bey Selim İnan...