Jungkook, sabah ilk iş gününün verdiği heyecanla erkenden kalkıp giyinmişti. Mutfakta ramenini yerken laptopundan Kyungsoo'nun attığı mail'i okuyordu yine. Yemeğini bitirip evden çıkacağı sırada telefonuna mesaj geldi. Mesajı kimin attığını görünce kaşları havaya kalktı.
'Günaydın Jungkook. Numaranı kaydettim. İlk iş günün için hazır mısın?'
Jungkook mesajı okuduktan sonra heyecanla cevap yazmaya başladı.
'Hazırım Bay Kim.'
Çok geçmeden cevap gelmişti Taehyung'dan.
'O zaman şirkette görüşürüz Jungkook!'
'Görüşürüz Bay Kim!'
Jungkook telefonunu cebine attı ve arabasına bindi. Şirkete giderken kafasında onu neler beklediğini düşünüyordu.
***
Jungkook şirkete geldiğinde ne yapacağını bilemediği için Kyungsoo'yu aramaya karar verdi.
'Geldin mi Jungkook?'
'Evet, ana kapının önündeyim.'
'Tamam bekle beni, geliyorum.'
Jungkook telefonuyla birlikte ellerinide kot pantolonunun cebine soktu ve tek bacağının üzerine verdi ağırlığını. Gözleriyle etrafı süzerken Taehyung'un bakışlarıyla buluştu bakışları.
Taehyung, Jungkook'a yakalanınca gülümsedi ve ona doğru yürüdü.
'Tekrar günaydın Jeon."
Jungkook aniden heyecana kapılsada toparlanıp cevap verdi.
"Sizede tekrardan günaydın Bay Kim."
Jungkook gülümsemesini takımıştı yüzüne konuşurken. Taehyung bir şey daha demek için ağzını açmıştı ki yanlarına gelen Kyungsoo ile kapatmıştı tekrar.
"Günaydın Bay Kim ve günaydın Jungkook."
"Günaydın Kyungsoo. Jungkook'u sana bırakıyorum."
Kyungsoo başıyla onayladı ve Taehyung son kez Jungkook 'a bakıp odasına gitti.
"Hadi gidelim, daha çok işimiz var!"
Jungkook başını aşağı yukarı salladı ve Kyungsoo'yu takip etti.
*
Taehyung, Jimin'in odasına gidiyordu. Kapıyı açtığında gördüğü manzara şaşırtmıştı.
"Oha oha! Çüş!"
Jimin öpüştüğü çocuğu hızla ittirip kapıya, onlara şaşkın bir şekilde bakan Taehyung'a baktı.
Resmen dudağı kanıyordu Jimin'in, artık nasıl öpüştülerse, diye düşündü Taehyung. Taehyung, Jimin'in bir flörtü olduğunu bilmiyordu. Kafasını öpüştüğü çocuğa döndürdü ve içinden bir küfür etti.
Bu çocuğun adı Min Yoongi'ydi ve Adobe'un CEO'suydu. Yani en büyük rakipleri. Jimin'in bu adamla ne işi vardı Tanrı Aşkına?!
"Taehyung şey-" diye gevelemeye başladı Jimin fakat Yoongi onun lafını böldü.
"Kapı çalmak nedir bilmez misin sen?"
Taehyung sinirle gülümsedi. "Seni ilgilendirmeyen şeylere burnunu sokmasan iyi edersin Min. Defol şimdi."
Jimin ortamın iyice gerildiğini fark edince araya girdi. "Yoongi sen git lütfen, sonra arayacağım ben seni. Lütfen, git."
Yoongi bakışlarını Taehyung'dan alıp Jimin'e döndürdü. Birkaç saniye baktıktan sonra kapıdaki Taehyung'un omzuna çarparak gitti.