Jungkook son defa dosyaya göz atarak odasından çıkıp Bay Kim'in odasına yöneldi. Eliyle kapıyı tıklatacağı sırada kapı açıldı. Jungkook'un karşısında Jimin vardı. Jungkook telaşla kenara çekildi.
"Merhaba Jungkook. Hazır mısın?"
"Merhaba Bay Park, evet hazırım." dedi Jungkook saygıyla eğilirken.
"Hadi gidelim." dedi Taehyung arkadan. Jimin, Jungkook ve Taehyung'u arkada bırakıp yürümeye başladı.
Taehyung, Jungkook'a göz kırpıp Jimin'in arkasından yürümeye başladı.
Kalp ritmimi değiştiriyor bu adam, diye düşündü Jungkook. Haklıydı düşüncesinde.
Toplantı salonuna gireceği sırada kapıda Kyungsoo'yla karşılaştılar. Jungkook gergin bir şekilde onun kolunu sıktı hafifçe. "Çok heyecanlıyım hyung! Bayılacağım şimdi şuraya."
"Sakin ol, içeride seni yemeyecekler." dedi Kyungsoo rahatça.
"Bana yardım et, tamam mı? Bana soru sorarlarsa sen cevap ver, lütfen."
"Jungkook bu dediğini küçükken doktora gittiğimizde anneme söylüyordum. Korkma ya, sen zeki birisin, üstesinden geleceksin. Şimdi rahatla." Kyungsoo'nun dediğiyle az da olsa rahatlamaya çalışmıştı Jungkook.
*
"Bak, o kadar da korkutucu değilmiş, değil mi?"
Jungkook keyifli bir şekilde başıyla onayladı Kyungsoo'yu. Toplantı çok güzel geçmişti. Sandığı gibi değildi hiçbir şey. Pek bir gerilim olmamıştı.
"Uf! Ne yayıldın ya? Kalk hadi, Bay Kim'in odasına gitmen gerekiyor."
Jungkook'un tek kaşları kalktı, yayıldığı yerde dikleşti. "Niye ki?"
"Toplantının üstünden geçeceksiniz. Hadi hadi!" dediğinde oflayarak ayağa kalktı Jungkook.
"Bir şey falan olursa ara, çekinme. Tamam mı?!" Jungkook arkasından bağıran Kyungsoo'ya "Tamam!" diyerek karşılık verdi.
Her ne kadar söylense de Kyungsoo pamuk gibi biriydi. Ayrıca Jungkook'a çok yardımcı oluyordu.
Jungkook, Taehyung'un kapısını tıklattı ve onun tok çıkan sesini duyunca içeri girdi.
"Gel Jungkook." Jungkook, Taehyung'un karşısındaki sandalyeye oturdu.
Parmağıyla karşı tarafı gösterdi. Gösterdiği tarafa bakınca büyük bir camla ayrılmış bir oda gördü Jungkook. "Orası senin odan."
"Ne?!" Taehyung şaşkınca Jungkook'a bakıyordu. Böyle bir tepki vereceğini hiç düşünmemişti açıkçası. Jungkook hemen durumu toparlamaya çalıştı.
"Ee şey oda çok güzel, benim olacağı için biraz heyecanlandım da, o yüzden şey oldu birden." Taehyung, Jungkook'un saçmalamasına güldü.
Jungkook yalan söylüyordu. Bu adamdan fena halde etkileniyordu ve onun karşısındaki odada, üstelik arada cam vardı sadece, çalışabileceğini sanmıyordu.
"Sadece tek bir kural var." dedi Taehyung sırıtırken. Jungkook ona döndü ve kuralı söylemesini bekledi.
"Ben izin vermediğim sürece storu indiremezsin."
*
Jungkook gergin bir şekilde eşyalarını yeni odasına yerleştiriyordu. Bugün burada çalışacaktı ve kendini buna hazır hissetmiyordu. Kim Taehyung'dan feci bir şekilde etkileniyordu ve karşısında o otururken işine odaklanabileceğinden şüphe duyuyordu.