T w e n t y (l)

4.1K 432 112
                                    

Her zaman sözünü tutamayacaksan o sorumluluğu omuzlarına asla yüklemeyeceksin.

Sabah, bir kaç gündür olduğu gibi noona ve hyung bana haber vermeden çıkmışlardı evden

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sabah, bir kaç gündür olduğu gibi noona ve hyung bana haber vermeden çıkmışlardı evden.
Yaptıklarımın hepsini onlar için de olduğunu bir türlü anlatamadığımdan bana gereğinden fazla tavır alıyorlardı.

O ikisi bir an da 'Bağışlayıcı İsa' rolüne bürünmüş, Busan'dan kaçarken birbirimize verdiğimiz sözü unutmuşlardı.

'Yeterince büyüdükten sonra tekrar Busan'a döneceğiz. Müdüre ve bekçiye her şeyin hesabını soracağız.'

Ben unutmamıştım.

Bu bizim için bir hedefti. Bunun için büyümeyi dört gözle beklemiştim.

Park malikanesinden içeri girip hazırlanan bahçeyi kısaca kontrol ettim. Adamı dışarı çıkarırken herkesin dışarıda olması önemliydi. Çünkü camları tek taraflıydı. Dışarıdan içeriyi görmek imkansız olduğundan adamı bodrumdan çıkardığımda kimse görmeyecekti.

Öylece holde dikilmeye devam ederken Bayan Park çoktan beni fark etmişti.
"Hoşgeldin Jeongguk-ah."

Önünde eğilip selamına karşılık verdiğimde Hanseul de hemen yanımıza gelmişti.
"Bahçe için süsler şöför Kim halletiyor efendim."
Dedi ve eliyle bahçeyi gösterdi.

Bayan Park ile Noona bahçeye ilerlemeye başladıklarında ben de Chaeyoung'un yanına gitmek için merdivenlere yöneldim.

Bugün o adamdan kurtulacak ve Chaeyoung'a hakkımdaki bazı gerçekleri söyleyecektim.

Tüm gece bunun hakkında düşünmüştüm.
Ona Kim Ilsung'un gerçek yeğeni olmadığımı söyleme konusunda hala kararsız olsamda bir şekilde çaresine bakacaktım.

Kapısını iki kez tıklatıp biraz araladım.
"Girebilir miyim?"

Bana döndükten sonra gülümsemiş ve elindeki aynayı masasına bırakmıştı.
"Tabii, buyrun."

Arkamdan kapıyı kapatıp karşımdaki bedeni göz ucuyla süzdüm.
Her zamankinden daha güzeldi sanki bugün.
Dalgalanmış saçlarını omuzlarından aşağıya serpiştirmiş beyaz bir gömlek ve pembe kısa bir etek gitmişti.

"Pasta kesildiği sırada aşağıda olsak yeter."
Dedi sandalyeden kalkıp bana doğru gelirken.

"Sen öyle diyorsan."
Dedim ve beline yerleştirdiğim ellerimle onu kendime bastırdım.

PARASITE || roségguk✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin