Challenge -Drarry

28

Okulun son yılı için davet mektuplarını ve gerekli araç gereçlerin listesini almışlardı. Bunun üzerine Harry ve Draco alışverişe çıktı. Ron ve Hermione inatla baş başa alışveriş yapmaları gerektiğini söyleyerek onlarla birlikte gitmemişti. Önce bankaya gidip Harry'nin Üç Büyücü Turnuvası'ndan kazandığı paradan ufak bir miktar aldılar. Daha sonra okul kıyafetleri de dahil pek çok okul ihtiyacını almak için yola çıktılar. Evden ayrılırken kıyafet bile almamışlardı ki buna okul cüppeleri de dahildi.

Diagon Yolu'nun sokaklarında yan yana yürürlerken insanlar onlara bakıyor ve fısıldaşıyorlardı. Fakat bu onların umurlarında değildi. Bu bekledikleri bir tepkiydi. Tamamen okul ihtiyaçlarını almaya odaklanmışlardı. Terzinin önüne geldiklerinde Harry durup gülümsedi.

"Ne? Ne oldu?" diye sordu Draco onun durduğunu görünce.

"Birbirimizle ilk kez burada konuşmuştuk." dedi Harry.

Draco gülümsedi. "Sen onu hatırlıyor musun?"

"Tabi ki hatırlıyorum. Hayatımda gördüğüm en kendini beğenmiş çocuktun. Asilzadeler hakkında ne öğrendiysem hepsinin doğru olduğunun kanıtı gibiydin."

Draco kahkaha attı. "O zaman biri sana gelip benimle evleneceğini söyleseydi, ne tepki verirdin acaba?"

"İmkansız olduğunu söylerdim sanırım çünkü senden ilk bakışta hoşlanmamıştım. Kendine güvenle duruşun, bana tepeden bakışın ve Gryffindor hakkında söylediğin her şey sinirimi bozmuştu."

Draco iç çekti. "Daha okula başlamamıştık bile, hangi binaya düşeceğimizi bile bilmiyorduk ama iki bina arasındaki nefret çoktan aramıza girmişti."

Harry ona gülümsedi. "Bunu değiştirebiliriz. İki bina arasında nefretten çok daha fazlasının olabileceğini kanıtlayacağız."

Draco da karşılık olarak gülümsedi. "Hadi gidip Gryffindor ve Slytherin formalarımızı alarak başlayalım."

**

Draco ve Harry alışverişlerini tamamlayıp şömineden Weasley evine geldiler. Ev boştu ama dışarıdan sesler geliyordu. Ellerindeki paketleri sihirle odalarına gönderirken merakla dışarı çıktılar. Gördükleri manzara karşısında şaşırdılar. Bahçe tamamen süslenmişti. Beyaz masalar ve renkli çiçeklerle...

"Hey! Erken gelmişsiniz. Sürprizi bozdunuz." dedi Hermione.

"Ne sürprizi?" diye sordu Harry şaşkınlıkla.

"En yakın arkadaşımızın düğünsüz bir şekilde evlenmesine izin vereceğimizi düşünmedin değil mi?" diye sordu Ron.

Draco ve Harry onlara şaşkınlıkla bakıyordu. Weasley ailesinin tümü oradaydı. Evli olan Billy, eşi Fleur ile birlikte oradaydı. Harry ve Draco nasıl tanıştıklarını bilmiyorlardı ama Harry'nin ev hapsinde olduğu zaman evlenmişlerdi. Harry onların düğününe katılamamıştı ama onlar onun düğününe gelmişti. Yurt dışında olan Charlie bile izin alıp gelmişti. İkizler yüzlerinde sabırsız gülümsemelerle onlara bakıyordu. Belli ki düğün için "harika" planları vardı. Bay ve Bayan Weasley onlara sıcacık bir şekilde gülümsüyordu. En inanılmazı ise Blaise, Pansy ve Damien'ın da orada olmasıydı.

"Siz nasıl buradasınız?" diye sordu Draco arkadaşlarına.

"Hermione'nin sayesinde." dedi Pansy.

"Hernione?" dedi Draco. Draco, Ron ve Hermione'ye hatta tüm Weasley çocuklarına adıyla seslenmeye alışmıştı. Sonuçta onlara evini açmışlardı ama arkadaşlarının eşinin arkadaşlarına adıyla seslenmesini beklemiyordu. Çıktıkları sürede onlar da birbirinden nefret etmeyi bırakmışlardı ama hala Slytherin ve Gryffindordular. Sanırım gerçekten çevrelerini değiştiriyorlardı.