Elma dersem çık, Armut dersem çıkma

332 28 270
                                    


Uzun süren bir kahvaltının ardından herkes gruplar halinde başka bir yere dağılmışlardı.

Ace, merakla yaprakları inceleyen Sabo'ya gülmeden edemedi. Bugün kesinlikle dört yapraklı bir yonca bulacağını söylemişti. Ace de ona karşı çıktığında aralarında tatlı bir rekabet oluşmuştu. Sabo, yaklaşık bir saattir aramasına rağmen hala bir tane bile bulamamıştı.

Ace, başını kaldırarak ebelemece oynayan Luffy ve Usopp'a baktı. Kendi çaplarında eğleniyor gibi görünüyorlardı. Nami, Law, Jewelry ve Sanji bir ağacın altında sohbet ediyorlardı. Zoro ise başını Sanji'nin dizlerine koymuş, uyukluyordu.

Ace birinin eksik olduğunu fark ettiğinde kaşlarını çattı. Kid'i kahvaltıdan beri gördüğünü hatırlamıyordu. Ağacın etrafında koşuşturan ikiliye seslendi.

"Hey çocuklar! Kid'in nerde olduğunu biliyor musunuz?"

Usopp:
"Ohh bilmem ki..."

Luffy:
"Onu ormana girerken görmüştüm!"

Usopp:
"Şimdi sen söyleyince... sanırım ormana gitti senpai! Ah aslında dün gece pek iyi görünmüyordu..."

Ace "pek iyi görünmüyor muydu...?" diye mırıldanarak yere uzanmış olan Sabo'nun yanına doğru ilerledi. Kid'in kahvaltıda pek neşeli görünmediğini anımsıyor gibiydi. Sarışının tam önünde durarak yukarıdan ona baktı.
"Hey Sabo, Kid ortalarda görünmüyor. Çocuklar ormana gittiğini görmüşler benimle aramaya gelir misin?"

Sabo, başını yapraklardan kaldırarak yukarı çevirdi. Başını sallayarak elini onu kaldırması için Ace'e uzattı. Zaten umudu yavaşça kaybolmuş, dört yapraklı bir yonca bulamayacağına inanmaya başlamıştı.

Ace, gülümseyerek sarışının uzattığı elinden nazikçe tuttu ve onu ayağa kaldırdı ve elinden tutmaya devam ederken onu ormana doğru sürüklemeye başladı.

Bir süre sessizce ağaçların arasında yürüdüler. Ara sıra durarak etrafa bakıyor, Kid'in ismini sesleniyorlardı fakat bir cevap alamıyorlardı. "Kid!"

"Nerdesiin?!"

"Hey Ariel çık ortaya!"

Sabo, Ace'in ona seslenme şekline hafifçe gülümsedi. "Ariel mi?"

"Ah evet. Küçükken bir keresinde boğulmak üzere olan bir çocuğu kurtarmıştı. Çocuk, Kid onu sudan çıkarırken "Sen Ariel misin?" diye sormuştu. Kendisine geldikten sonra da "Teşekkür ederim Ariel" diye bağırmıştı. İlk başta sadece dalga geçmek için kullansam da zamanla ikimiz arasında özel bir lakap haline geldi."

Ace, aklına gelen anılarla bir kahkaha attı. Kid ile ilk tanıştıklarında pek anlaşamazlardı ve bu olaydan sonra yakınlaşmaya başlamışlardı. Sırılsıklam bir şekilde kendisine Ariel diye seslenen çocuğa şaşkınlıkla bakan arkadaşı aklına ne zaman gelse yüzünde bir gülümseme oluşurdu. "Kid bebeğim elma dersem çık armut dersem çıkma."

"Elma?!"

Yaklaşık bir saatin ardından dinlenmek için büyük bir ağacın önünde durdular. Ace, etrafındaki çiçekleri inceleyen Sabo'ya bakarken geri dönmeleri gerektiğini düşünüyordu. Yine de Kid'in kayıp olduğunu bilirken bunu yapmayı pek istemiyordu.

Sabo, gözlerini kısarak yaprakların arasında hareket eden şeyi daha düzgün görmeye çalıştı. Ne olduğunu anladığında telaşla oturduğu yerden kalkmıştı. "Ace! Yılan var burada!!"

"Ne?!"

Ace, gözleri büyürken hızla ağaçtan uzaklaştı ve Sabo'nun ardından koşmaya başladı. Luffy veya Jewelry olsa nerede diye bağırıp hayvanın üzerine atlar, okşamaya falan çalışırlardı. Ace de yılanlardan korktuğunu söyleyemezdi. Ama zehirli falan olabilirlerdi sonuçta.

AienkienHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin