If the world was ending

975 63 86
                                    

bölümde fazla mantık aramayın :d sadece dünyanın sonu olduğunu düşünüp okumaya bakın

-
If the world was ending
You'd come over, right?

-

Tony derin bir nefes aldı.

Avengers kulesinin Quinjet'e ait olan kalkış/iniş alanındaydı ve sessiz, sinir bozucu bir sakinlikle favorisi olan viskiden bir yudum aldı.
Johnnie Walker Blue.

Gözlerini kapattı ve viskisinden küçük bir yudum daha aldı. Gözlerini açtığında nefes kesici bir manzara karşısındaydı. Turuncu, yavaşça kırmızılaşan gökyüzü ve gök gürültüsü ışığı sayesinde ışınlanan New York pahabiçilmezdi.

Tony viski şişesinin yanında ki küçük telefona baktı. Steve gerçekten geliyor muydu şuan acaba?

Bu düşünceye daha fazla zaman ayıramadan omuzunda bir el hissetti. Kendi kendine gülümsedi ve gelen kişi yanına oturdu.

"Geldin." dedi basitçe.

"Söz vermiştim." diye cevapladı Steve. Bir kaç saniye Tony'nin yüzünü inceledi ve esmer adam gibi gök yüzünü izlemeye başladı. Gök gürültüsü hariç ortam sessizdi. Steve yutkundu ve bakışlarını gök yüzünden çekip Tony'e baktı.

Tony'de, bir kaç saniye sonra ona bakmıştı. Bakışları buluştuğunda ikiside istemsizce gülümsedi. Steve ani bir hareketle ayağa kalktı ve elini Tony'e uzattı.
Esmer adam tek kaşını merakla kaldırsa bile soru sormadan Steve'in elini tuttu ve ayağa kalktı.

"Dans et benimle." diye fısıldadı Steve yavaşça Tony'nin bedenini kendi bedenine çekerken.

"Dünyanın sonu ve sen dans etmek mi istiyorsun?" Alaylı çıkan sesinin aksine hareketleri son derece nazikti. Steve'in elini tuttu ve diğer elini sarışın adamın omuzuna koydu. Steve'in eli bel boşluğunu bulduğunda istemsizce gözlerini kapattı.

"Hiç bir zaman dans etme şansım olmadı. İlk dansımı seninle etmek istedim."

Tony bir kaç saniyeliğine gözlerini açtı ve ona bakan mavilerin içinde boğulduğunu hissetti. Hafifçe kıkırdadı ve ayak uçlarında yükselip Steve'in dudaklarını öptü. Gerçi öpüşme sayılmazdı, iki dudak birbirine basılıydı ve ikiside bunu değiştirmek için bir şey yapmamıştı. Ayrıldıklarında Tony kafasını Steve'in göğsüne yasladı.

Sessiz bir şekilde dans etmeye devam ettiler. Daha doğrusu oldukları yerde bir sağa sola hafifçe sallanıyorlardı.

"Kalbin hızlı atıyor. Korkuyor musun?"

"Hayır." diye cevapladı Steve ve Tony'nin saçlarına küçük bir öpücük kondurdu. "Seninle bu kadar yakın olmak beni mutlu ediyor. Sanırım heyecanlandım."

Tony kafasını Steve'in göğsünden ayırdı ve sarışın adamın yüzüne baktı. Gözlerini kapatıp tekrar Steve'in dudaklarına uzandı.

"Bana güveniyor musun?" diye fısıldadı kalın bir ses tonuyla Steve.

Tony kafasını tekrardan ondan uzun olan adamın göğsüne yerleştirmeden hafifçe gülümsedi. "Güveniyorum." diye fısıldadı.

Bu kelime Steve'in sormak istediği tüm soruların cevabıydı. Hissettiği tüm duyguların onaylanışıydı.
Bende seni seviyorum. Bende seni özledim. Lütfen biraz daha sıkı sarıl bana.

Depremi ikiside hissetti ama Steve kollarını Tony'nin etrafında sıklaştırmaktan başka bir şey yapmadı.
Gittikçe deprem, gök gürültüsü ve gök yüzünün kırmızılığı artıyordu. Binalar birer birer yıkılıyordu ama ikisininde umrunda değildi.

Tony kollarını Steve'in beline sardı ve gözlerini sıkıca kapattı. Steve ise yumuşak kahverengi saçlara bir öpücük kondurup gözlerini kapattı.

Avengers kulesi sarsılmaya başladı,

İkiside yüzlerinde bir tebessüm ile sağ sola yavaşça sallanmaya devam etti.
              
                                                -

If the world was ending
You'd come over, right?
The sky'd be falling while I'd hold you tight

-

ULAN DÜNYANIN SONU GELMİŞ DANSIN ZAMANI MI DRAMATİK OÇLAR GİDİN İKİ REKAT NAMAZ KILIN

offf dünyanın sonunu bile en güzel benim evlatlarım getiriyo 💅🏼🥵✌🏻

 *STONY ONE SHOTS*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin