öhücük [texting]

2.5

the neighbourhood| sweater weather
-

"Görüşürüz o zaman sonra."
Gözlerimi yüzüne çevirdim. Tebessüm edip başımı hafifçe salladım.

"Görüşmemiz gereken meseleler var."
O da bana sırıtmıştı. Kollarını açıp gelince ben de kollarımı Nil'e sardım. Biraz öyle kalmıştık ki sessizliği Nil bozdu.

"Evren, Asal geliyor."
Okulun bitmesine daha varken okulda olmamasına şaşırmıştım. Gerçi şu an ben de okulda değildim. Asal'ın Nil'i görmesini istemediğim için huzursuzdum. Onun şu an Nil'e delici bakışlar gönderdiğini farz edip küçüğümün kollarını kendine sarmış bizi izlediğini düşündüm arkamı dönmeden.

Öyle olmamıştı.

Uygar ve Asal, bize doğru gelmek yerine bizim evin önüne yürüyorlardı. Gülerek, kahkahalarla...

Bizi daha fark etmemişlerdi sanırım.
Nil'e yandan bir bakış attım. Bana hafifçe kafasını Asal'a doğru uzatıp ilerlememi gösterdi. Tekrar Asal'a döndüğümde onu Uygar'ın kolunu sarmış yolun ortasında kahkaha atarken görmüştüm. Uygar da bir kolunu Asal'ın beline dolamış gülüyordu. Bu görüntüyü görünce bir duraksasam da onlara ilerlemeye başladım.

"Asal!"
Eve doğru ilerledikleri için seslendiğimde dönmüşlerdi. İlk geniş gülümsemesiyle bana baktı. Sonra şaşırmış olmalı ki gülümsemesi yüzünde dondu. Ardından benim arkamdan gelen Nil'i görmüş olmalı ki daha çok şaşırmıştı.

Senin hareketlerini, her gülüşünü, tepkilerini, mimiklerini senden bile daha iyi biliyorum Asal.

"Evren?"
Gözlerim, hala Asal'ın beline sarılı olan Uygar'ın koluna döndü. Sonra Uygar'a baktım. O da şaşırmış olmalıydı ama sakindi.
Asal gerildiğimi anlamış gibi Uygar'ın kolundan çıktı.
Tebessüm etmek istedim ama etmedim.

"Ne işin var burada?"

"Asıl senin ne işin var?"
Nil ile olan durumumu Asal'a şu an açıklayamayacağım için öyle kalakalmıştım. O sırada da Nil konuşmuştu.

"Evren, benle buluşmuştu. Nil ben bu arada, sen de Asal'sın değil mi?"
Asal gözlerini benden Nil'e çevirdi. Gözleri Nil'le karşı karşıya gelmekten memnun değil gibiydi.

Aynı benim Uygar'la Asal'ı beraber görünce olduğum gibi.

"Aynen, Asal ben. Bu da arkadaşım Uygar."
Uygar, Nil'e doğru başıyla selam vermişti ama pek oralı olduğu söylenemezdi.

"Sen yani siz neden burdasınız Asal?"
Ne diyeceğini düşünüyordu ama araya Uygar girdi.

"Asal bana çizimlerim konusunsa yardım edecekti. Onun için beraberiz."
O an sebepsizce Uygar'a saldırmak istedim fakat içimdeki hissi bastırdım.

"Ne çizimleri?"

"Çizim işte. Bazı çizimlerde yardım edecek," Durdu, biraz gülüp Asal'a baktı ve devam etti. "Bazılarının içinde de kendisi olucak."

Uygar, Asal'ı mı çizecekti?

"Hobi olarak mı yapıyorsun Uygar?"

"Aynen, Nil. Ciddi bir şey değil."
Nil kafasını salladı ve bana döndü.

"Evren artık ben gideyim. Daha işlerim var, biliyorsun. Görüşürüz sonra zaten. Sizle de tanıştığıma memnun oldum Asal ve Uygar."
Onlar kafalarını hafif sallarken Nil bir elini omzuma koyup yanağımdan öpmüştü. Şaşırsam da tebessüm etmiştim. O giderken bakışlarım hemen Asal'ı buldu. Çantasının içini karıştırıyordu, anahtarı bulmaya çalışıyordu sanırım.