Bölüm 1 -Fitil-

1.5K 101 160
                                    

Şeytan melodilerinin yankı yaptığı zihni, cellatlara yol göstermişti. Ruhu henüz bi tohumken toprağından sökülmüştü ve kız bunun acısını bile yaşayamamıştı daha doğrusu izin vermemişlerdi.

Gök kızın acısına inlemişti,

Hala inliyordu.

O ise omuzlarını dik tutup sağlam atıyordu adımlarını, öyle ki; zemin bile titriyordu. Önüne düşürdüğü, çığlıkların boy gösterdiği irislerini yapmacık bir renkle kapatırdı sürekli.

Bugün kapatmamıştı.

Hayır, gözlerini severdi.

Babasından almıştı.

Masmaviydi.

Fakat geçmiş öyle bir şeydi ki, kızın cam gibi pasparlak harelerini bir buz kütlesine çevirmişti.

Ceset gibi bakıyordu.

Bakışları morgun soğuk kapılarına hapsedilen cesetlerle aynıydı.

Bir adım attı ve bir tane daha, göğün kuvvetli ve sarsıcı çığlıkları kızın kulağından içeri sinsi bir cellat gibi sızdı. Genç kız alışkındı, kulakları öyle şeytani şeyler duymuştu ki, bu onun için bi hiçti.

Esen sert rüzgar pamuk gibi bembeyaz tenini zedeledi.

Zaten onun tenine konan gül yaprakları ruhunun emaresi gibi çürük olurdu.

Küçük ve -başkalarına göre- tatlı evlerine giderken eli boş değildi.

Küçük erkek kardeşi için çikolata  almıştı. Bayılırdı çikolataya. Genç kız kardeşini çok severdi, onun için canını bile verirdi.

Ceset mavisi gözleri bir noktada takılı kaldı.

Pislik bir adamın elleri küçük bir kediyi esir almış eziyet ediyordu.

Kızın hiçbir zaman törpülenmeyen siniri alevlendi ve yeri kırbaçlayan adımlarının hızını artırdı. Eli aniden ince beline gitti ve silahını çıkardı.

Siniri, zaten siyaha boyanmış gözlerini katran karasına çevirdi.

Adımlarının hızını düşürmezken silahının mermilerini avcuna döktü ve oradan siyah kotunun cebine aktardı.

Adamı korkudan titretecek olması ona haz verdi. Ah, belki de bu hazzı diğer hazların hiçbirine değişmezdi.

Soğukkanlılığı maske gibi bürünmüştü yüzüne.

Hiçbir şeyden haberi olmayan adamın arkasından yaklaştı ve namlusunun ucunu adamın kafasına hizaladı.

Ansızın konuştu "Eğer o kediyi üç saniye içinde bırakmazsan, beyninin havada parçalanıp yere düşmesini zevkle izleyeceğim." Ne sesi titremişti, ne de bakışları. İnce parmağı tetikte beklerken adam korkuyla kaskatı kesildi, fakat bunu belli etmek istemiyordu bu yüzden arkasını dönmeden tısladı. "Sanane lan gerizekalı."

"Üç.."

Adam içinde savaştığı korkusuyla yavaş bir şekilde arkasını döndü. Döndüğü an gözleri dehşetle açıldı ve irkilerek geriye sıçradığında yeşil hırkası boyası dökülmüş duvara çivilendi.

Ay ve yıldızlar geceye damla damla akmış boya gibi duruyordu.

Adamın dehşeti kızın güzelliğine miydi yoksa öldürülüp kenara atılan ceset gözlerine miydi bilmiyordu. Kız güzeldi; kızıl parıl parıl parlayan, gür ve kalçasına uzanan hafif dalgalı saçları girdiği yerde ilk dikkat çeken şey oluyordu. Kalçaları iriydi topluydu, göğüsleride büyüktü ama bunun aksine belin inceydi. Yüzü kemikliydi, zarif ve keskin hatlara sahipti. İri gözleri, fındık burnu, çıkık elmacık kemikleri ve oldukça dolgun dudaklara sahipti. Boyu uzun değildi ama sorun da değildi.

İNTİKAM OYUNUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin