"Kanguru. Kaplan ile en son hanginiz konuştu?"
Seungmin hatta girdi "En son iki gün önce Minho hattan konuştuğunda duymuştum sesini"
"Benim de öyle"
"Ben de"
"O zamandan sonra kimseyle konuşmadı mı?"
Kısa bir sessizliğin ardından hep bir ağızdan "Hayır" dediler. Endişelenmeye başlarken dudağını ısırdı Chan
"Kaplana ulaşamıyorum çocuklar. Bu saate merkeze dönmüş olması gerekiyordu"
"Nöbet saatlerini mi kaçırdı acaba?"
"Eğer öyleyse bir sonraki nöbete kadar 12 saat beklemesi gerekiyor"
Aniden hatta Felix'in sesi duyuldu "Kaplan en son neredeydi?"
"Oh! Telsizini almışsın!"
Güldü Felix "Aldım"
Seungmin onu tebrik ederken Woojin hatta girdi "En son Daejeon'daydı"
Orası devletin bölgesiydi ve saldırıyı bekledikleri yerdi. Çenesini kaşırken istemeyerek "Ya onu yakaladılarsa?" dedi Felix
"Ben de bu ihtimali düşünüyordum" Chan konuşmayı yönlendirmeye başladı
"Inanmak istemesem de Kaplanı kaçırmış olabilirler çocuklar. Tilkinin bölgesinde ortaya çıkışlarını düşünün. Dikkatimizi oraya vermemizi sağlayıp Kaplanı kaçırmış olabilirler"
"En kötü senaryoyu falan mı canlandırıyoruz?"
"Tanrım! Savaş yakın ve en güçlü iki adamımızdan birisini ele geçirdiler!"
Changbin'in yorgun sesi kulakları doldurdu "Henüz hiçbir şey kesin değil, hemen bir kanıya varmayın"
Ardından hatta giren Minho "Sahtelerden naber?" diye sordu "Herhangi bir şey bulabildiniz mi?"
"Kanalizasyon sistemine bile baktırdım ama sanki yer yarıldı da içine girdiler. Hiçbir yerde yoklar"
Hat sessizliğe gömüldü. Bu sırada herkes iç çekmişti. Hyunjin için fazlasıyla endişelilerdi ama ona ulaşamıyorlardı
Nöbet saatini kaçırdıysa 12 saat beklemesi ve bu süre zarfında hiçbir ses çıkarmadan saklanabilmek için telsizin pilini çıkarması gerekiyordu
Ama eğer kaçırıldıysa... İşte bu hiç kimsenin düşünmek istemediği bir olasılıktı
"Șu an saat 3, nöbet saatini kaçırdıysa gece 4'de burada olması gerekiyor. O zamana kadar bekleyelim"
Herkes onaylayıp tek tek hattan çıktı
__________________
2 gün sonra
Karanlık tünellerde ilerlemeye başlayalı 2 gün olmuştu. Cheongdo'ya ulaşmak üzereydiler ve üçü de çok yorulmuștu. Aşırı uzak bir mesafe değildi ama hızlı olmak adına kendilerini biraz zorlamışlardı
Tünel Cheongdo'da bitiyordu ve oradaki trene atlayarak Yeongyang'a kadar olan yolu hızlı bir şekilde gidebilirlerdi
Sahte Changbin ve Sahte Seungmin'e böyle anlatmıștı Gerçek Minho. Ancak elbetteki planı böyle değildi
Sadece adım seslerinin yankılandığı alanda düşüp bayılmak üzereydi Seungmin. Changbin'in de ondan geri kalır yanı yoktu. Birkaç saat önce dinlenmeyi teklif etmişlerdi ama az kaldığını söyleyerek ve acele etmeleri gerektiğini de bahane ederek onları yürümeye zorlamıştı Minho. Ikisinin de yorgun olması ihtiyacı olan şeydi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
・Alive・[Changlix]
Fiksi PenggemarYaşıyordu Lee Felix Ama nerede olduğunu bilmiyordu [Kitap shipten çok kurguya odaklıdır] Changbin x Felix