Ölüyorum.
İçimde karma karışık bir savaş
O savaşta tek hedef ben.
Ne yapmam gerektiğini bilmeden
Doğru olanı yapmaya çalışıyorum.
Ölüyorum.
İçimde karma karışık bir sarmaşık
Boğuluyorum.
Aslında sarmaşıklar yok, ben varım.
Ben beni boğuyorum.
Ben ne yapmaya çalışıyorum?
Düşüncelerimden koparan "Daha sert!" diye bağırıp önümdeki dövüş dersi için olan yapay adama vurmamı söyleyen hoca mı, Koç mu?-Ne deniyorsa artık- o oldu.
Tüm kuvvetimi kullanıp o saçma şeye bir yumruk daha attım.
"Tüm kuvvetin bu mu? Dalga geçiyorsun değil mi? Daha sert! " dedi.
" Bir daha! " dedi sert bir sesle tekrardan.
Derin bi nefes alıp tekrar yumruk attım.
###
Bir iki saat çalıştıktan sonra hazırlanmak için soyunma odasına gittim. Duş alıp hemen hazırlandım.Çıkış kapısına yöneldim. Çok yorgunum ve ilk güne göre kendime fazla yüklenmiştim. Yarın kolumu bile hareket ettirmeyebilirdim.Biran önce eve gitmek için hızlı adımlarla kapıya gittim. Sert bir şeye çarptım ve popomun üstüne sertçe düştüm. Çarptığım şeye bakarken Çimen yeşili gözlerle karşılaştım. Yeşil gözlü esmer birisine çarpmıştım. Aklıma birden Fatih gelmişti.
Ne yapıyordu acaba? Nasıldı?
"Orayı çok sevdin galiba" duyduğum sesle daldığımı fark ettim.
"Hı? Dalmışım. " dedim yorgun sesimle.
Elini uzatıp kalkmam için yardım etti.
"Özür dilerim... Yani... Acelem vardı görmemişim. Yardım için teşekkürler" Ne diyeceğimi toparlamaya çalışıyordum. Fatih'e o kadar benziyordu ki gözleri, sözlerimi toparlamakta zorlanıyordum.
"Daha dikkatli ol. Buraya dövüşmeye geldin ama bu dikkatle anca dayak yiyen taraf olursun."dedi sert ve küçümser bir sesle.
"Sana ne? Hem sen kimsin de beni yargılıyorsun? İşine baksana."
Alayla sırıtıp "Bora ben. Yakında kim olduğumu öğrenirsin." dedi. Ne demek şimdi bu? Neyse şimdi uğraşamam zaten. Hızla üzerimi düzeltip taksi beklemeye başladım.Çok beklemeden taksi geldi. Adresi söyleyip kulaklığımı taktım.
####
Eve geldiğimde çok bitkin ve yorgun hissediyordum. Yatağıma uzandığımda hemen uykuya dalmışım zaten.
Kapının sesiyle birden irkildim. Uyanmaya çalışırken bir kaç kez daha çaldı. Ağır adımlarla kapıyı açtığımda Yasmin'i gördüm. Hiç bir şey demeden doğruca odasına çıktı. Bende üstelemeden mutfağa gidip bir şeyler atıştırdım. Gerçekten aşırı yorgundum.
####
Uyandığımda tam 16 saat uyuduğumu fark ettim. Ölseymişim ben, zahmet olmasaymış.
Uyandığımda salona indim ve bizim tayfayı en baş köşede gördüm.
"Günaydın Sevo. Gel şöyle. " dedi Barış, daha çok düşünceli gibiydi.
Onların yanına giderken " Günaydın, birşey mi oldu? " dedim, şaşırmıştım. Arkadaş grubumuzdaki çok nadir görünen ciddi anlardan birindeydik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gitme, N'olur!
Teen FictionSessizlik insanın düşünmek için arka plana attığı ya da düşünmek istemediği ne varsa çıkartıp tam karşısına koyuyordu. Siz görmezden gelmeye çalıştıkça da burnunuzun dibine sokuyordu. Kısacası sessizlik beni pesimistliğe zorluyordu. Biliyor musunuz...