Multide Hayal İynem var. (İga Wysocka)
--
Kapıdan ilerleyerek yanımıza geldi . Simay'la bana selam vererek yanımdaki boş sandalyeye oturdu. "Önceki teneffüs sınıfına geldim ama seni bulamadım." dedi. Gerçekten bu iyilik, ilgi alaka neyin habercisiydi?
"Evet, Simaylaydım. Bu arada bu Simay. Benim en yakın arkadaşlarımdandır." dedim Simay'ı göstererek. Önce Simay'a sonra tekrar bana baktı. Simay'ın tanışmak için elini uzattığını, Toprak'tan elini uzatmasını beklediğini gördüm.
Toprak ise hiçbir şey yapmıyordu. Acaba o da diğerleri gibi kendini bir halt zanneden popülerlerden miydi? Bilmiyorum ama hiç öyle durmuyordu. Çok sıcak bir gülümsemesi vardı ve çok kibardı. Üstelik daha yeni tanıştığı bir insana yardımcı olmuştu. Kendimden bahsediyorum.
En sonunda dayanamayıp masanın altından elimle Toprak'a elini uzatması için işaret ettim.
Hemen elini uzattı ve Simay'la tanıştılar. Acaba elini beni kırmamak için mi uzattı? Ya da Simay'ın elini uzattığını görmemiş miydi?
"Görmemiştir herhalde. İyi çocuk iyi." diye fikrini sunan iç sesime "Sana katılmak istiyorum." diyerek cevap verdim.
Biraz oturduk ve sohbet ettik. Toprak'ı tanıdıkça ona kendimi daha yakın hissediyordum. O da sanki uzun zamandır tanışıyormuşuz gibi konuşuyordu bizimle. Bir ara telefonumdan mesaj sesi geldiğinde gelen mesaja baktım.
Mesaj Simay'dan gelmişti. Acaba yanlışlıkla mı yollamıştı? Zaten aynı masada oturuyoruz. Bir şey söyleyecek olsa söylerdi herhalde.
Gönderen : Kızıl Sultan
"Hayal biz şu an kendi gruplarından başka kimseyle kolay kolay muhabbet etmeyen, yakışıklı sosyal medya ve okulun en popülerlerinden olan Toprak Oytun'la mı konuşuyoruz yoksa sen gelince ben iyice hayalpereste mi bağladım? " yazılıydı.
Masanın üzerinden Simay'a baktığımda benden cevap beklediğini gördüm. Bir yandan Simay'a cevap yazıp diğer yandan da yanımda oturan Toprak bir şey anlamasın diye ona gülümsüyordum.
Gönderilen : Kızıl Sultan
" Çocuk anlayacak şimdi. Hem Toprak senin bildiğin gibi kendini bir şey zanneden popülerlerden değil Simay. Yani değilmiş bende daha yeni tanıdım. Birde son olarak evet tatlım, şuan Toprak Oyutun'la aynı masada oturuyoruz." yazdım ve mesajın sonuna gözlerini kapatan üç maymun emojisi ekleyerek yolladım.
Zil çalana kadar konuştuk. Zil çaldığında Simay " Ben kaçar. İyi dersler millet." diyerek yanımızdan geçti.
Toprak " Rüzgar'la aynı sınıfta olduğunu duydum." dedi. Acaba kim söylemişti. Kim söyleyecek tabi ki Rüzgar söylemişti.
Bu erkeklerde kızlar gibi aralarında dedikodu filan mı yapıyorlardı?
"Yok canım saçmalama Hayal."
"iç ses sen bir sus , lütfen!"
"Evet sınıf arkadaşıyız. Hatta sıra arkadaşı." diyince Toprak şaşkın gözlerle bana baktı. "Haberin yok muydu?" dedim. "Hayır, yoktu. Kendine dikkat et. Yani... Yani Rüzgar bazen kırıcı olabilir. Ben alışkınım sonuçta ikizim ama sen daha yenisin ve onun yüzünden üzülmeni istemem." dedi.
Hafifçe tebessüm ederek " Teşekkür ederim." dedim. " Bunun için bana teşekkür etmene gerek yok Hayal." dedi. "Sadece bu yüzden değil. Bu okuldaki ilk günüm ve sen buraya gelmemde, okula alışabilmem de ve Rüzgar konusunda hep yanımdasın. Yani beni yalnız bırakmadığın için." dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Olmayacak Bir Hayal
Teen FictionYeni. Üç harfli bir kelime genç bir kızın hayatının merkezi olabilirdi. Yeni okul, yeni arkadaşlar, yeni ikilemler. Evet, yeniler klişeydi belki ama o şanssızlığın dibinde olduğunu düşünürken hayatına iyi gelen birden fazla insanla tanışmıştı. ...