Multi: Meriç
Uyandığımda bildirim sesini duymamla gülümsedim. Uzanıp telefonumu aldım.
Çocukluk Arkadaşım: Günaydın çiçeğim. Meleğim. Can suyum. Herşeyim :*
Polen: Günaydın çocukluk arkadaşım :)
Çocukluk Arkadaşım: Yakında çocukluk aşkım diceksin.
Polen: Ne ?
Polen: E... ben çocukken Meriç' e aşıktım.
Çocukluk Arkadaşım: Neyse.
Çocukluk Arkadaşım: Öğlen sonu sizin ordaki parka gel. Yanında fular getir. Gözlerine bağladıktan sonra alıcam onu .
Polen: Tamam.
Onu kırdığımı düşündüğüm için daha fazla bişey yazmadan wp'den çıktım. Annem kahvaltıyı hazırlarken yanağına bi öpücük kondurup arkasından sarıldım.
"Günaydın sultanım"
"Günaydın. Eee yazıyomu senin ki ? "
"Ya Anne deme şöyle"
"E kızım çocuk sana yazıyo bana mı yazıyo. Senin ki işte. "
"Hımm yazıyo öyle konuşuyoruz"
Annem daha fazla konuşmayınca odama geçip öğlene kadar film izledim.
Altıma siyah kotumu geçirip üstüne beyaz v yaka tişörtümü giydim. Bileğime sarı bir fular bağlayıp siyah kot ceketimi ve sarı ayakkabılarımı da ayağıma geçirip saçımı sıkı at kuyruğu yaptım. Son olarak E' nin hediye ettiği kolyeyi taktım. Telefonumu da alıp anneme kapıdan seslenerek hızla evden gaçtım. Yoksa Fatma sultan sorgu yapardı.
Parka gelince etrafa göz atıp bi banka kuruldum. Bi kaç saniye sonra ensemdeki nefesi hissedince gülümsedim. Bileğimdeki fuları çıkarıp ona uzattım. Alıp gözlerimi bağladıktan sonra yanıma oturdu elimi tutup kulağıma fısıldadı.
"Nasılmış benim çocukluk aşkım. Gelecekteki karım. Çocuklarımın anası. Annemin gelini ?""Olum fazla yükselme istersen. Zorlama şansını."
"Tamam boncuğum. Hani ben senin karşına çıkacam ya. Bu sırada sana ipucu fln verecektim. Hatırlıyor musun ?"
"Evet?"
"Heh bugün sana çocukluğumuzdan bahsedip çokça bilgi vericem. "
Başlaması için hafifçe kafamı oynattığımda kolları sıkıca beni sardı bende yan dönüp kollarımı boynuna dolayıp kokusunu derin derin içime çektim. Çok güzel korkuyordu. Kendin has erkeksi bir koku...
Kıkırdayıp "Sen az önce beni mi kokladın."
Kollarımı boynundan çekmeden yanıtladım. "Parfümün güzelmiş."
Büyük bir kahkaha atıp geriye çekldi. Kolunu omzuma atınca kafamı göğsüne yasladım.
Kulağıma yaklaşıp "Ben parfüm kullanmam güzelim. "
"Herneyse başla hadi."
"Hımm mesela sen çok güzeldin. Küçükken elinde kumdan kale için getirdiğin kova, ve pembe elbisenle çok, çok güzeldin. Nerdeyse hergün hevesle gelirdin. "
Derin bir nefes alıp verdi beni iyice sarmalayıp devam etti.
"Birgün ben parka gelirken kürek almayı unuttuğumda bana küreğini vermiştin. Birlikte gün boyu kumdan kale yapmıştık. Ondan sonra ki günler herzaman birlikte oynadık. Annelerimiz tanıştı. Evimize geldiğinizde sen sünnet olduğum fotoğrafımı gizlice alıp parktaki herkese göstermiştin. Bide parmakla beni işaret ediyodun. Zor elinden almıştım o fotoğrafı. Bi ara sizin evdeki tüm dondurmaları elimizde yemiştik. Her yerimiz dondurma olmuştu. Sen kıkırdayıp bana buz adam demiştin. Sonrası dondurma savaşı."
Kahkahalarla dinlediğim çocukluğumla birçok şeyi hatırlıyordum. Ama işte o yüz yoktu. Verdiği fotoğraf yardımcı olmuştu. Onun haricinde yüzünü bi türlü hatırlayamıyordum.
Kolkarını benden çektiğinde kaşlarımı çattım.
"Ne oldu ? "
Burnuma bi fiske atıp sessizce fısıldadı.
"Hava birazdan kararacak güzelim. Gidelim artık. "
"Artık normal konuşsan sessiz sessiz garip oluyo."
Ellerimi tutup kaldırdıktan sonra evin yolunu tuttuk. Gözlerim kapalı olduğu için elimi tutmuştu.
"Yaklaştıysak sen git annen görmesin. "
Durup kulağıma yaklaştı
"Fatma teyze ile konuşucam."
"Ne?!"
Ben şok olmuş yüz ifademle ona dönerken kıkırdadı.
Eve geldiğimizde gözlerimi açıp beni omuzlarımdan tutup Zili çaldı. Annem kapıyı açtığında şaşkınlıkla bize bakarken konuştum.
"Anne bu anonim. Yani E .Senle konuşmak istiyormuş. Hadi ben odama çıkıyorum. Biraz daha böyle durursam anonimin gizli kimliği ortaya çıkacak. "
Odama çıkıp kapıyı kapatıp duvara yaslandım. Huuh çok güzeldi.
E' nin anlatımı
Polen odasına çıkarken Fatma teyze transtan çıkıp çatık kaşlarla beni iyice süzdü.
"Sen ? " aydınlanmış gibi kaşları düzeldi.
"Meriç?"
"Şşş Fatma teyze Polen daha beni bilmiyor. "
Gülümseyip kollarını açınca sıkıca ona sarıldım. Melek teyzem. Çok özlemiştim onu da.
"Deli oğlan. Nasılsın. Nasılda büyümüş. Kaslara bak. Tü tü maşşşşalllahh."
Kahkaha atıp kollarımı ayırıp kapı pervazına yaslandım.
"İyiyim Fatma sultan sen nasılsın. Sen de hala çok gençsin. "
"Hala da terbiyeli. Annen nasıl yavrum. Derya' yı da görmeyeli uzun zaman oldu."
"İyi o da sana bugün geleceğimden haberi vardı. Selamı var. "
Bi süre daha konuşup annemin numarasını verdikten sonra eve geçtim. Cebimdeki fuları çıkarıp koklaya koklaya yatağa uzandım.
Hala aynı kokuyordu. Güzel kokulum. Seviyorum seni çocukluk aşkım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluk Arkadaşım Şimdiki Aşkım(Texting)
ContoKendi halinde üniversiteye giden normal bir yaşamı olan Polen Keskin'e hiç ummadığı bir zamanda, tanımadığı ya da şöyle desem daha doğru olur 'hatırlamadığı' çocukluk arkadaşından mesaj gelirse ne olur ? Ecmel ya da Polen'in bildiği ismi Meriç o par...