Okul

595 21 10
                                    


-Miraaaa!
Annemin sabah beni kaldırmasıyla uyandım saate baktığımda 8'e geliyordu.Yatağımdan kalkıp lavobaya gittim.Yüzümü yıkadıktan sonra kahvaltıya indim.

-Günaydın kuzum.
-Günaydın kraliçem.
-Babam çıktı mı?
-Acil bir işi çıkmış gelir birazdan. Dedi annem.

Babam evimizin yakınında ki bir lisede matematik öğretmeniydi.Annem ise bize ait küçük bir kafeyi işletiyordu.

Kahvaltımı yaptıktan sonra odama çıkıp okul formamı üstüme geçirdim, altıma siyah dar pantolonumu geçirip aynanın karşısına geçtim, hafif bir makyaj yapıp dalgalı uzun kahve saçlarımı düzleştirdim. Okul çantama bir kaç defter birde okuma kitabımı koyarak evden çıktım.

Bugün okulun ilk günüydü.Okula yürüyerek gitmeyi planlamıştım.Kulaklıklarımı takıp müzik dinleyerek okulun yolunu tuttum.Yaklaşık 15 dakika sonra okulun kapısına vardım.Sınıfım 11-C idi.Okulun kapısından girdiğimde sınıfımı aramaya başladım.En üst katta sağ tarafta kalıyordu sınıfım.Sınıfa girip cam kenarında arkaya yakın sıralardan birine oturdum.

Daha saat erken olduğu için sınıfta pek insan yoktu. Önümde bir kız oturuyordu arkasını dönüp:

-Selam:)
-Selam:) diyerek cevap verdim.

Kız o kadar samimiydi ki o anda bile içim ısınmıştı.Kumrala yakın beline uzanan dümdüz
saçları ve ela gözleri vardı.Nedenini bilmem ama gözlere biraz fazla önem veririm yani bir insanın tipinden önce gözlerine bakarım gibi bir şey.

-İsmin? Diye sordu kız.
-Mira. Senin ki?
-Arya.
-Nereden geldin?
-Çanakkaleden geldim.
-Hoş geldin.
-Hoş buldum.

Dedim ve sohbetimiz devam etti.
Aryayla ders başlayana kadar muhabbet etmiştik.Hatta yanıma oturmuştu.İlk dersimizin matematik olduğunu duyunca bir şok geçirdim ama geçti.Sınıf yavaş yavaş kalabalıklaşmaya başlamıştı.Sınıfa girenlerin bana garip garip baktığını hissedebiliyodum.

Ders zili çaldıktan 5 dakika sonra matematik öğretmeniniz olduğunu düşündüğüm adam içeri girdi. Arya çaktırmadan bana yaklaşıp:

-Bu matematik öğretmenimiz Murat hoca,sakin adamdır ama en ufak sese karşı tepki gösterebilir dikkatli ol! dedi.

Sesizce kıkırdadım aynı şekilde Arya da kıkırdıyordu.Sonra hoca selam verip yerimize oturmamıza izin verdi.Sınıf yoklaması alınırken herkes sessiz ve uykulu bir biçimde sırada uyukluyordu.Sınıfa bir göz gezdirdim normal bir sınıf gibi gözüküyorduk.Hoca tek tek yoklama alırken sıra bana gelmişti.

-Mira Aktaş. Dedi Murat hoca. Elimi kaldırıp:
-Burda. Dedim.

Bütün sınıf odağını bana çevirmişti.Murat hoca klasik birkaç soru sorup sonra oturmamı işaret etmişti.İlk gün dersler akıp gitmişti. Arya'ya dönüp:

-Bu akşam yatıya bize gelsene hem seni daha iyi tanır okul hakkında bilgi alırım. Dedim.
-Anneme bi sorayım izin verirse neden olmasın? Dedi.

Annesini arayarak sınıftan çıktı.Bende çantamı topladım. Sınıfta sadece 2 kişi kaldığımızı gördüm. Sınıftan çıkacakken en arka köşede bana bakan mavi gözlü saçları hafif açık kumral yaklaşık 1.80 boylarında yakışıklı bir çocuk oturuyordu.Kapıya doğru yürürken kafamı kaldırıp ona doğru bir bakış attım.Çocuk hemen bakışlarını başka yere çevirdi.Sonra çantasını alıp arkamdan çıktı. Koridorda merdivenlere doğru ilerlerken hep arkamdaydı, okulun kapısına çıktığımda Arya'yı gördüm gülerek bana el sallıyordu. Ona karşılık verip yanına gittim.

-Noldu? İzin alabildin mi?
-Biraz zor oldu ama kaptım izni.

Birbirimize gülerken artık gitmemiz gerektiğini anlamıştık. Arya'nın koluna girerek önce onlara gittik. Eşyalarını alıp bizim eve doğru yürüdük. Yürürken baya konuşmuştuk.Eve geldiğimizde evde kimse yoktu. Yukarıya odama çıktık üstümüzü değiştirip biraz rahatladık baya yürümüştük ve haliylede yorulmuştuk. Anneme geldiğimizi haber verdikten sonra Arya'nın yanına döndüm. Galiba Arya benim burdaki tek dostum olacak gibi gözüküyordu.

-Eeee anlat biraz kendini, aileni, hayatını. Dedi Arya.
-Tamam. Normalde Çanakkale' de doğdum, orda büyüdüm ama anne İzmirli olduğu içinde buraları da az çok biliyordum, babamın tayini buraya çıkınca gelmek zorunda kaldık. Annem hemen yakındaki gece kafeyi işletiyor, babam Aras Koleji'nde matematik öğretmeni,bir tane erkek kardeşim var 11 yaşında. Dedim.
-Sıra sizde Arya Hanım siz anlatın şimdi de dedim gülerek.
-Peki, ben doğma büyüme İzmirliyim. Annem ev hanımı, babam ise üniversitede eğitim görevlisi.1tane abim var. Dedi ve sözlerini bitirdi.
-Eeee özel hayatın açmak istemezsen konuşmam yani sıkıntı değil. Dedi Arya
-Yok yani şöyleki benim özel hayatım yok gibi sadece bi kere aşık oldum o kadar.kendi hayatında kitap okumayı müzik dinlemeyi veeeee dedikodu yapmayı çok seviyorum.dedim.

İkimizinde gülmekten karnı ağrımıştı artık.Bu sefer ben Arya'ya döndüm

-peki senin hayatın varmı enişte falan. Dedim göz kırparak.
-Yok kız ne olacak.

İyi anlaşmıştık Arya'yla iyice dalmıştık konuşmaya ki annem yemeğe çağırdığını duydum.Arya ile beraber aşağıya inip masaya yardım ettik.Yemeklerimizi yiyip sofrayı kaldırıp yukarı odaya çıktık.Aklıma sabahki çocuk gelmişti.Acaba kimdi?Kendimi tutamayıp Arya'ya

-Sana bişey sorabilir miyim? Dedim çekinerek
-Tabiki ne istersen sor. Dedi Arya
-Bizim sınıfta bugün biri dikkatimi çekti de. Dedim utanarak.
-Kimmiş bakalım o kişi. Dedi Arya gülerek
-en arka sırada oturan mavi gözlü çocuk. Dedim.
-Ege'yi diyosun sen. Dedi
-Galiba. Dedim

yüzüm kızarmıştı ama nedenini bilmiyorum yani tahmin edebiliyorum aman neyse.

-İyi çocuktur.Şimdiye kadar kaç kız geldi bildiğim kadarıyla hepsini tersleyip göndermişti.Yani merak etme sevgilisi yok. Dedi Arya.
-Yaaaa aşk olsun Arya. Dedim
-Tamam kızım ya şaka yaptım. Dedi

Arya'yla biraz daha sohbet ettik.Bol bol dedikodulu bi gece geçirdik.Saat 12ye geliyodu.
Artık uyumamız gerekiyordu yoksa sabah geç kalıcaktık.Arya'nın yatağını hazırlayıp kendi yatağıma yattım.Aklıma birden Ege geldi.Niye aklıma geliyordu?Neden onu düşünüyordum?Onu düşünmemem gerekiyordu. Onu bi arkadaştan öte görmemem gerekiyordu. Peki niye öyle görüyordum onu?
Aklımda sorularla beraber kendimi uykuya bıraktım...

Gece Mavisi🦋Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin