Yine De ? |Dramione

#16

Oturduğu koltukta huzursuzca kıpırdandı genç adam. Ona bir şeyler söyleyen müdürünü dinlemeye çalışıyordu. Ama bu asla mümkün değildi.

"Bu yaptığınız kabul edilemez bay Malfoy."

Çocuk gözlerini devirdi.

"Bay Potter'la kavga etmeniz yetmezmiş gibi onun öncesinde de bayan Weasley'e hakaret etmişsiniz."

Draco tepki vermedi.

"Ben seni anlıyorum Draco, ama bu hareketlerin kimseye faydası yok."

"Hayır profesör, beni yaşadıklarımı ve duyduklarımı bilmeyen kimse anlayamaz."

"Biliyorum Draco, hırçınlığının asıl sebebini de tahmin edebiliyorum ama yaptıklarını örtmüyor."

Draco yine karşılık vermedi.

"Pekala. Bu yaptığının bir bedeli olmalı Draco, okuldan 3 hafta uzakta kalman senin için daha iyi olur. Bay Malfoy da seni almak için buraya geliyor."

"İsabet olmuş."

"Okuldan uzaklaştırılmana sevindin mi yani?"

Genç adam kaşları havaya kalkmış her zamanki bilge gülümsemesiyle ona bakan profesöre döndü. Üstüne bastıra bastıra konuştu.

"Aynen öyle profesör."

Yaşlı büyücü hafifce kıkırdadı. Karşısında hala saf asi bir çocuk görüyor olmak onu keyiflendirmişti. Çünkü bir gün o çocuğun gidip yerine bir kara büyücünün gelmesinden korkuyordu.

"Peki."

O sırada kapı çaldı. Dumbledore girmesini söyledi. Siyah takım elbisesi ve altın sarısı saçlarıyla Lucius içeri girdi.

"Oh. Merhaba Lucius hoş geldin."

"Merhaba Dumbledore, umarım gecikmemişimdir."

"Hayır, hayır aslında tam zamanında geldin."

"Seni buraya Draco için çağırdım. Bugün kendisi biraz ortalığı dağıttı. Bir arkadaşıyla kavga etti ve bir arkadaşını rencide etti."

"Draco mu?"

"Maalesef."

Lucius hızla Draco'ya döndü.

"Seni aptal. Ne yaptığını sanıyorsun?"

"Lucius lütfen, biz zaten okul olarak ona yaptığının karşılığını alacağı bir ceza vereceğiz."

"Seni de bunun için çağırdım, aslında aklımda başta bu yoktu ama.."

"Draco 3 hafta boyunca derslere girmeyecek ve bütün gün kütüphaneyi temizleyecek, tabi yanında onu teftiş etmesi için Bayan Granger'la beraber."

Lucius itiraz edecekti ki Draco ondan önce davrandı.

''Nee!? Bana böyle söylememiştiniz profesör!''
Genç adam hızla ayağa kalktı.

'' Hermione bana bakıcılık mı yapacak yani, saçmalık. Ona sordunuz mu hem kabul edeceğini hiç sanmıyorum da."

Lucius sert bir ses tonuyla araya girdi.

"Ne zamandan beri Bayan Granger'a adıyla sesleniyorsun Draco?"

Draco duymamazlıktan geldi.

"Bunu yapamazsınız profesör, bana uzaklaştırma verin. 3 hafta, 5 hafta kaç gün istiyorsanız verin. Ama beni buna zorlayamazsınız."

"Asla olmaz!"

-------------------
Genç kız önce kravatını düzeltti sonra da eteğindeki görünmeyen tozları sildi. Çok gergindi.

Şuan da hastane kanadının kapısındaydı ve içeriye girmeye cesareti yoktu. Ona söyleyeceklerinden korkuyordu. Yine de Harry onun arkadaşıydı. Onu yalnız bırakamazdı.

Büyük çift kapıyı ittirerek içeri girdi. Yataklar genel olarak boştu. Birkaçında da  Hermione'nin dersten kaçmak için geldiğine emin olduğu insanlar vardı.

Biraz ilerledi. Tamamen kapalı tek bir perde vardı. Harry'nin perdesi olduğuna karar verdi. Yaklaşıp aralıktan içeri baktı.

Harry'in yüzü yara bere içindeydi. Yatakta oturmuş yaralarıyla ilgilenen Ginny'le konuşuyordu. Geldiğini daha fark etmemişlerdi.

O an kızın içini büyük bir suçluluk duygusu kapladı. Açıklaması olsa da ve bunu Ginny için yapsa da Draco Malfoy'a güvenip her şeyi batırmıştı.

Artık kaçmanın bir anlamı yoktu. Yüzleşecekti. Perdeyi araladı. Çıkan sesle ikisi de ona döndü.

"Harry.. ''

"Senin burada ne işin var?"

"Ne demek ne işin var, seni görmeye geldim."

"Tam olarak neyi görmeye geldin Hermione, Malfoy'un bana nasıl saldırdığını mı?"

"Harry ben böyle olsun istemedim."

"NEDEN YAPTIN O ZAMAN? NEDEN GİDİP HER ŞEYİ ANLATTIN ONA?"

"Ben sadece onu ikna edebilirim sanmıştım, yani belki hatasını anlar ve Ginny'i rahat bırakır diye."

Gözlerinden nefreti rahatça okunabilen arkadaşına daha fazla bakamadı ve başını yere eğdi.

Harry ise histerik bir kahkaha attı.

"Bu kadar aptal olduğuna inanamıyorum!"

"Biz bir iddiaya girdik eğer onu ikna edersem Ginny'i rahat bırakacağına söz verdi ben de onu ikna.."

Harry bir anda gürledi.

"HALA SAÇMALIYORSUN HERMİONE HALA."

"Bir daha yüzünü görmek istemiyorum."

"Harry..hayır."

"Bir daha asla yüzünü görmek istemiyorum!"

Ginny araya girdi.

"Harry, yapma. O da çok üzgün hem biz bunu hakettik."

O sırada Hermione koşarak hastane kanadından çıktı. Ginny ise arkasından ismini bağırmakla yetindi.
---------------
Yorum ve yıldızlar için teşekkür ederim.

🎇♥️