Tony Stark ve Steve Rogers'in içinde olduğu 'Stony' shipinin kısa hikâyeleri...
🌹Sonra ansızın aklıma geliyor gülüşün, sebepsizce gülüyorum.🌹
[Bazı Bölümleri MCU İle Bağlantılı, Bazı Bölümleri MCU İle Bağlantısızdır]
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🔺🔻🔺
Büyücünün biri büyü ile Tony Stark'ı kendisine aşık eder ve onu seven Steve Rogers (Kaptan Amerika), Tony'i kurtarmak her şeyi yapmaya hazırdır.
İyi okumalar 💙
🔺🔻🔺
"Eğer üşüdüysen arabayı getirtebilirim?"
Sarışın adam bakışlarını esmer adam çevirdi ve içten bir gülümseme verdi. Üşüdüğünü Tony söyleyene kadar fark etmemişti bile. Onun yanındayken kalbinden vurulsa yine fark etmezdi.
"Hayır, üşümedim. Sen?" "Ceketin sıcak tutuyormuş yüzbaşı. Haberin olsun bu ceket artık benim."
Steve hafifçe kahkaha atıp kafasını olumluca salladı. Aslında ceketi geri alıp bundan sonra akşamları o ceketle yatmak gibi bir fikri vardı ama madem Tony istiyordu, seve seve verirdi.
"Aslında bu kadar nefes aldığımız yeter, biraz daha yürürsek ormana gireceğiz. Dönelim mi artık?"
Tony her ne kadar dönmek istemese Steve'in haklı olduğunu biliyordu. Etraf kararmıştı ve kimseler yoktu. Artık üsse geri dönme zamanları gelmişti.
"Merhaba beyler."
Tony ve Steve arkalarındaki duydukları sesle hızla o tarafa döndüler. Sarı saçlı, mavi gözlü bir adam duruyordu ve yüzünde silik bir gülümseme hakimdi.
Steve hızla Tony'i arkasına almıştı çünkü Tony zırhını yanına almak istememişti. Bu durumda da Tony biraz savunmasız kalıyordu.
"Kimsin sen?" diye sordu Steve, Tony'i arkasında tutmaya çalışırken. Esmer adam Steve'in boyu yüzünden o adamın kim olduğunu göremediği için parmaklarının ucuna bastı ve karşısındaki adama bakıp ufak bir küfür mırıldandı.
