Geçmiş ve gizemli izleri

1.2K 71 151
                                    


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bir gecenin karanlığı, yıldızların gökyüzüne çıkmasıyla son bulabilir.

Bir akşamın siyahlığı, güneşin tekrardan doğması ile yeniden aydınlabilir.

Bir soğukluk, yanan bir alevle kırılabilir.

Bir sıcaklık, gelen bir yağmur ile rahatlatabilir.

Ama parçalanan umutlar, kırılan düşler, yok olan hayaller hiçbir şekilde gelmez geri. 

İşte bunun en büyük örneği de benim. 

Ben kim miyim?

Geçmişinde sıkışıp, kalan aptal bir adımın tekiyim. 

Herkesin olduğu gibi, benim de bir hikayem var.

Şimdi de müsaadeniz ile hikâyemi sizinle paylaşmak istiyorum.  

Sizden ilk isteğim, geriye yaslanın, içinize derin bir nefes çekin.

Çünkü birazdan Tony Stark'ın geçmişinde bir yolculuğa çıkacaksınız.

Bölüm 1 

Elimdeki içki şişesi ile büyük kayalıklara oturdum ve denizin kayalara çarpmasını dinledim bir süre. Denizin dalga sesi çok huzurluydu ama ben bu huzuru hissedemeyecek kadar üzgündüm. Nişanlım beni terk etmişti. Saçma bir şirket yüzünden hem de. Üzgündüm, yıkılmıştım. Tüm bu üzgünlüğüm, beni terk etmesi ile alakalı değildi. Sadece herkesin beni bırakıp, gitmesi ile alakalıydı. Sevdiklerimin beni bırakması canımı yakıyordu. Belki dışarından bir kalbim yokmuş gibi görülebilirdi ama inanın bana, benim de bir kalbim vardı. Herkesin kalbi gibi benim kalbim de kırılıp, üzüntüyü hissedebilirdi.

O anlık gelen bir deli cesareti ile ayağa kalkıp, kollarımı iki yana açtım ve yüksek ses ile bağırmaya başladım derin karanlığa.

"Bir kalbim var! Biri bunu fark etsin! Tony Stark'ın lanet bir kalbi var!" 

"Bayım! Lütfen buraya gelin. Çok yüksek. Düşebilirsiniz." 

Arkamda duyduğum sesle, tüm bedenimi geriye çevirip, bana tek elini uzatmış adama baktım. Ay ışığının beyaz tenine vurması yüzünden, hem koyu sarı saçları hem okyanusları kıskandıracak derece olan mavilikleri belli bir şekilde duruyordu karşımda. Gözleri korku ile titriyordu. Benim için korkuyor düşüncesi zihnimde belirirken, bir yabancı için korkması pek içten gelmiyordu. Sevdiklerim bile benim için korkmazken, bir yabancı neden benim için korksun ki? 

oɴe ѕнoтѕ » ѕтoɴy Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin