İnsan bazen mutlu görünmekten yoruluyor, ağlayamamaktan yoruluyor. Birikiyor herşey, göz yaşlarına dur diyemiyorsun. Akıp gidiyor. Kimse görmesin diye uğraşırken daha da hıçkırıklara boğuluyorsun. Canın yanıyor. Boğazın düğümleniyor. Çığlık atıyorsun içinden. Ama durduramıyorsun. Öyle bir şey ki kendi hakimiyetinde olan bir şeye söz geçirememek.
Ben yoruldum; mutlu görünmekten, mutlu etmekten. Sırf 'neyin var?' sorusuna cevap vermekten kaçtığım, korktuğum için böyleyim. Mutsuzluğumu görmesinler, bunu fırsat bilip daha çok canımı yakmasınlar diye böyleyim. Ben kendim olamıyorum, ne zaman kendim olsam güçsüz oldum çünkü. Kendime dur diyemedim, yalancı oldum, çevremdeki insanları kandırdım. Beni hep iyi, mutlu bilsinler istedim. Başardım da. Ama bunu içimde başaramadım,yapamadım.
Bazen öyle bir an geliyor ki, kendimden bile nefret ediyorum. Öyle zor ki; aynaya bakınca kendini görememek, bir çıkmaza girmek, nasıl kurtulacağını bilememek. Ben artık böyleyim. İstesem de istemesem de bu durumun içindeyim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hep 17
Chick-Litve sen ne kadar küçük bulsan da aşkın yaşı 17 derler, ben sayende bugün 18'ime basıyorum. Hoşçakal.