zuang92 çok teşekkür ederim ablacım 🙏☺️♥️Biasımız bize bağırır ve bizde karşılık olarak "Seni zaten haftada 2 kez görüyorum onu da çok gördün ya bravo sana" dersek? Tepkisi;
Kris: Ben seni üzmek istememiştim! Özür dilerim! Beni affedebilir misin? Derdi ve sana sımsıkı sarılırdı....
Lay: O sana hiç bağıramazdı! Ve seninle düzgünce konuşup senden ona biraz anlayış göstermeni isterdi..
Luhan: Bebeğim ben aslında sana bağırmayacaktım! Sana yemin ederim istemeden oldu! Derdi ve ayağına kapanıp ağlardı....
Tao: Biliyorum hayatım! Sen de çok sıkılıyorsun bana ihtiyacın olduğu zamanlar yanında olamıyorum! O kadar çok haklısın ki! Ama benim yapacak hiç birseyim yok! İşim gereği seyahat etmek zorundayım! Lütfen daha fazla üzülmeyelim derdi ve gönlünü alırdı...
Suho: Bszen kendime o kadar çok kızıyorum ki! Sen haklı olup olmasanda seni üzdüğüm için kendime çok kızıyorum! Ellerini avuçlarını içine alıp onları sıkıca tutardı. Ve bunlar benim tek dayanağım! Lütfen beni işim yüzünden terk edip gitme derdi. Ve tüm kırgınlığını alırdı...
Sehun: Ben bir ünlüyüm ve sürekli aktif olmak zorundayım! Lütfen anla beni! Yoksa bende her gün yanında olmayı senden çok istiyorum derdi ve dudaklarına yapışırdı..
Kai: Bu durumdan bende memnun değilim! Ailemi ve seni ne kadar çok özlüyorum ama sen bunu bilmiyorsun işte! Bende çok üzülüyorum! Bu da benim seçmiş olduğum mesleğin zorlukları... Seni çok seviyorum affet beni lütfen derdi....
Chen: Sinirlerim çok bozuktu beni bilirsin sana kızsam da ben sana asla bağıramam! İşler çok yoğun ve bizler (üyeler) hepimiz çok yorgunuz! Artık ne yaptığımızı bilmiyoruz der ve ağlardı....
Yeol: Sana bağırdığım için özür dilerim! Ama ben işim gereği her an her yerde olabilirim bizim işler böyle işte! Artık bu duruma katlanamıyorsan ayrılabiliriz derdi. Ve gözleri dolardı ve sen görme diye kafasını başka yerlere çevirirdi. Ve boynuna atlayıp sarılırdın. Ve onu çok sevdiğini söylerdin...
Soo: Peki ben seni hiç özlemiyor muyum? Sen böyle mi?! Düşünüyorsun? Sana ihtiyacım olduğu zamanlar seni görmemek canımı ne kadar çok acıtıyor! Bir bilsen?
Baek: İkiniz de birbirinizden çok yorulurdunuz. Ve ayrılırdınız......
Minseok : (Sana bağırmayı bırak sesini yükseltip konuşmazdı bile! Seninle doğru düzgün bir dille konuşup) İkimiz de çok genciz ve senin o güzelim zamanın beni beklemekle geçiyor! Eğer der ve boğazı düğümlenirdi. Ve zar zor konuşarak Eğer beklemekten sıkıldıysan ayrılabiliriz derdi ve sen de onu ömrünün sonuna kadar bekleyeceğini söylerdin. Ve dudaklarınız birleşirdi...