태양
Güneşin ilk ışıkları ikilinin odasına vurmaya başladığında ortamda yoğun bir koku hakimdi. Namjoon kapıyı tıklatma gereği bile duymadan hızla açıp girdiğinde kendi kendine mırıldandı, "Hormon banyosu resmen, harika!"
Yatakta sarmaş dolaş yatan Jungkook ve Jimin'e asla bakmadan ilerledi ve camı açtı. "Sonunda biraz temiz hava."
Seslerden rahatsız olup gözlerini hafifçe açan Jungkook önce camın önünde durup nefeslenmeye çalışan Namjoon'u algılamaya çalışmıştı. Neden kendi odasında olduğunu anlayamamıştı, ya da yatağı neden farklı geliyordu? Dün gece Jimin'i almaya geldiğini ve sonrasında olanları hatırladı birden. Boynunu gıdıklayan ve ışıkta parıldayan saç telleri de bunu kanıtlar nitelikteydi. Farkındalıkla gözlerini pörtletti ve fısıldamaya çalıştı, "Ne yapıyorsun burada? Gitsene!"
Jimin'in poposu açıkta kalmış ve arkası tam olarak Namjoon'a dönük olduğundan Jungkook hızla yorganı onun üstüne atmıştı, "Uyuyoruz gitsene be!"
"Meraklı değilim sizin çıplak halinize, ayrıca burası benim evim. Havalandırmaya çalışıyorum izninle."
Jimin üstündeki yorganı ayağıyla kendinden uzaklaştırdığında bu sefer sadece poposu değil, her yeri açılmıştı ve Jungkook ne yapacağını şaşırmıştı. Elleri titreyerek yorganı tekrar omeganın üzerine örttüğünde bu sefer onu sıkıca sarmıştı, açmasına izin vermeyecekti, "Jimin uslu dur ne olursun."
Namjoon kenardan kıkırdadı, "Kapatmana gerek yok her şeyini gördüm ben onun zaten. Birlikte büyüdük sana söylemiştir belki?"
Jungkook'un uykusu iyice açılmış ve karşısındaki alfaya karşı içinde büyüyen öfkesi odayı esir almıştı, Namjoon bunun farkında olmalıydı ki kapıya doğru ilerlemişti, "Neyse ki biz alfaların gece 'aşk' yaptıktan sonra omegalarına karşı ne kadar savunmacı olduğumuzu biliyorum. Yoksa seni tekmeleyerek kovardım buradan, haberin olsun."
"Kesin öyledir." Jungkook ona alaycı bir bakış atıp yatağına geri döndüğünde Namjoon hiçbir şey demeden odadan çıkıp kapıyı kapatmıştı.
İşte sabahın en sevdiği saatleriydi bu alfa olanın. Hele de Jimin ile uyuduğu gecenin sabahı en güzel sabah oluyordu. Onu uyurken izlemek sanki cennetten düşmüş bir nimetti onun için. Saçlarını okşamak, boynunu koklamak ve dudak kenarlarından öpücükler çalmak gününün harika geçmesine yetiyordu. Üstelik artık bunu gizlice yapmasına da gerek yoktu, gece sevişmişlerdi. Evet Jungkook'un aklından geçen tam olarak buydu. 'Biz seviştik. Ben Jimin'in içindeydim. Bu yaşandı.'
Kendi gülümsemesini bastıramazken Jimin'e eğildi ve en sevdiği yer olan dudak kenarını öptü. Böylece hem yanağına hem de dolgun dudağına temas etmiş oluyordu, onun için iki katlı bir zevkti. Kampanya paketi oluşturmuş gibi hissediyordu kendini.
Jimin sıkı sıkıya sarılı olduğu yorganın içinde kıpırdandı, gece her yerini örtüp yatmazdı sürekli bir yerleri açıkta kalırdı. Bu yüzden şimdi aşırı rahatsız olmuşa benziyordu. Yorganı kollarıyla açmaya çalıştığında Jungkook bu sefer engellemedi, göreceği manzarayı bekliyordu. Yatakta hafifçe uzağa kaydı ve omeganın üzerini açıp gerilmesini izledi. Sanki bir bebek gibi uyanıyordu. Kollarını yukarı doğru açmış ve kafasını yana doğru eğip dudaklarını büzüyordu. İyice gerildiğinde Jungkook'a doğru dönerek gözlerini açtı.
Alfa anında gülümsemiş ve tekrar Jimin'e doğru yaklaşmıştı. Burnuna öpücük kondurdu, "Günaydın."
Jimin onun uykudan yeni kalkmış olan sesinin derinliği altında eriyebilirdi ama sadece basit bir sabahın bu kadar erotikliği kaldırabileceğini düşünmüyordu. "Günaydın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sodom ve Gomore | Jikook
Teen FictionSodom ve Gomore; zamanında lanetlenmiş iki şehir. Ormanın derinliklerinde tek başına yaşayan alfa Jeon Jungkook ve yıldızların fazlasıyla parlak olduğu bir gecede tanıdığı özel omega Park Jimin, kurtarıcı. - fantastik öğeler, smut, mpreg!