Aylar sonra yeni bölüm. Şükür kavuşturana.
Bölümü umarım beğenirsiniz.
Çünkü yazarken bazı yerlde gerçekten çok düşündüm ve acaba böyle olsa nasıl olur dedim.
Bu yüzden yorumlarınız benim için çok önemli.
Oy ve yorumlarınızı benden esirgemeyin lütfen.
İyi okumalar sizi seviyoruum. ♡♡
15.08.2020
"Aklımdan çık! Rüyalarımdan uzak dur!" diye bağırdı Pamir sinirle. Mila'ya korkunç bir canavarmış gibi bakıyordu ve ondan korkuyordu.
Mila şok olmuş biçimde Pamir'e bakarken. Bakışlarını karşıdaki oğlan ve kıza çevirdi. Kız oğlana sert bir tokat atmıştı uyanması için adam şaşkınlıkla uyanmıştı. Mila tekrar Pamir'e döndü.
"Bu.." dedi. Pamir hala sinirli bir şekilde Mila'ya bakıyordu. Mila bakışlarını tekrar tereddütle karşıdaki oğlan ve kıza çevirdi ve sessizce mırıldandı. "...Sadece benim rüyam değilmiş anlaşılan."
Mila şaşkınlıkla Pamir'e döndü. Duyduğu şeyin gerçek olup olmadığını anlamaya çalışıyordu. Cevap vermek istiyordu fakat konuşacak gücü kendinde bulamadı. Şuan tek düşündüğü şey bu andan kurtulmaktı.
Pamir Mila'dan bir cevap beklerken o cevap vermek yerine tekrar karşısındaki oğlan ve kıza döndü.
İkiside birbirlerine gülümserken koca orman bir anda siyaha büründü. Gökyüzü en karanlık halini aldı. Karanlığın içinde parlayan dolunay ise ben buradayım dercesine varlığını haykırıyordu. Bu sefer yerde yatan kızdı. Büyük bir şatonun önündeydiler. Elinde meşale tutan bir heykel vardı. Kız ise tam onun yanındaki atlı arabanın yanında yatıyordu. Kız sanki Pamir ve Mila'nın varlığını hissetmiş gibi kıpırdandı. Kısa süreli bir kendine gelişin ardından bir anda gözlerini Pamir ve Mila'nın olduğu tarafa çevirdi.
Mila kızın, aslında kendisi olan bu kızın, hareketiyle irkildi ve bir adım geri attı. Pamir'in elini daha da çok sıkarak
"Bizi farketmiş olamaz değil mi?" dedi kısık bir sesle.
Pamir bakışlarını onlara bakan kızdan ayırmayarak "Eğer farkettiyse bizi öldürecek. Umarım farketmemiştir." dedi.
Kız bir süre sert bakışlarını etrafta gezdirdikten sonra birini görmüş gibi yumuşadı ve gülümsedi. Gözleri bile parıldıyordu. Pamir ve Mila kızın baktığı tarafa yani arkalarına döndüklerinde oğlanı yani Pamir'i gördüler. Onun yanında ise bir oğlan vardı ama seçemiyolardı. Yüzü vardı ama aslında yoktu. Bu olaya Mila bir anlam verememişken Pamir tahmin ettiği şey ile acıyla gülümsedi.
"Bir an korktum. Beni yalnız bıraktınız sandım." dedi kız rahatlamış bir ses tonuyla. Üstündeki beyaz güpürlü elbise onu fazla saf ve günahsız gösteriyordu.
Mila karşısındaki kendine baktı çok masumdu. Birde şuanki kendine baktı. Asla bu kız kadar masum değildi. O kız ne kada beyazsa Mila iuam o kadar karanlıktı. Mila bu kadar şeyin rüya olamayacağını anladığı anda beyninden vurulmuşa dönmüştü.
Oysa Pamir bu anları hatırlamadığı için kendine lanetler okuyordu. O bunların geçmişten bir kesit olduğunu çok önceden anlamıştı. Ama asıl soru neden bu andaydılar? Ne oluyordu? Ve asıl soru yanındaki adam kardeşiydi ama bu anda da gerçek yüzünü göremiyordu bu nasıl mümkün olabilirdi? Pamir bu düşüncelerin arasından Mila'nın çığlığı ile ayrıldı. Hem şuanki Mila hem de geçmişte ki Mila.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AWARE
FantasyYalanlarla kurulu dünyada gerçekleri yaşadığına inanan. Ama tüm gerçeklerinin bir yalan olduğunu öğrenen. Yaşadığı hayatları sürekli unutmakla cezalandırılmış bir kız. Gerçeklerle arasının çok iyi olduğunu sanan ama gerçekliğin ne olduğunu dahi...