Hastahane kapısının önünde iki elimi birbirine kitlemiş çenemin altında bekliyordum. Hâlâ o görüntü gözümün önüne geliyordu... Düşünmek bile istemiyorum. Tümay'ın ailesi kapıda bekliyor, benim bulunduğum tarafa bakmamaya çalışıyordu. Onlara göre tümay'ın kafasını bilerek duvara çarpmıştım. Aslında öyle olmadığını söylesem de bana inanacak değillerdi. Kızlarına inanacaktı. Hastahane kapısından hic beklemediğim biri girdi.
"Burak, senin burada ne işin var?"
"Kuzenime geldim, sırma. Asıl sen burada ne yapıyorsun?"
"Hiç sorma..."
Tümay'ın annesi burağı yanına çağırdıklarında, burağın,
"Teyze."
Demesi bena bir iki saniye kadar şok yaşattı.
"Bi-Bir saniye..."
Burağın yanına geçtim.
"Biraz konuşabilir miyiz?"
Bir şey demeden peşimden geldi.
"T-Tümay senin kuzenin mi?"
"Evet."
"Burak ben..."
"biliyorum, sırma. Senin bir suçun yok."
"Nereden bili..."
"Çünkü sana inanıyorum... "
Dedi ve teyzesinin yanına döndü. Doktor tümay'ın odasından çıkarken tümay'ı bir saniyeliğine gördüm. Başına ufak bir pansuman yapmışlardı. Durumu iyi gözüküyordu. Birde bu olayı katarak anlatmasa daha iyiydi. Ondan herşey beklenir.
•••••••••••••••
Hastahaneden çıkarken, arkamda tanıdık bir ses duydum.
"Sırma!"
"Efendim, burak?"
"Tümay adına, özür dilerim..."
"Neden özür diliyorsun, Onu ben ittim..."
"Hayır, eski... Erkek arkadaşın hakkında, sana bir şeyler söylediğini biliyorum. Bu yüzden, onun adına senden özür dilemek istedim."
Gülümsedim.
.......................................
Kapı çaldığında açmak için yataktan yarı uyur şeklilde kalktım. Kapı açılınca içeri gökçe abla'nın çocukları şığıştı. Çocuk şokuyla gökçe ablaya baktım.
"Sırma, canım benim, biz annenle pazardan gelene kadar, şu ikisine bakar mısın, canım."
Şu ikisi dediği normal gibi gösterdiği varlıklar, bana şeytani bir bakış atıp, içeri koştular.
"Ama ben..."
"Teşekkür ederim, sırma'm. Hadi görüşürüz."
Dedi... Ve arkasına bile bakmadan, vicdan yapmadan gitti...
"SIRMA ABLA!!!!"
İçeriden gelen çığlığa koştum.
"Ne oldu?!" dedim endişeli sesimle.
"Sırma abla, odanda nah bu kadar örümcek var!"
"NE?!"
örümcek görmeye dayanamayan ben, odamda örümcek görme ihtimali beni korkutmuştu. Odama girip örümceği göremeyince, aras'a seslendim.
"Hani nerede örü..."
Derken... O iki cüce kapıyı üstüme kilitleyiverdiler! Kapının kolunu çevirdim, ama üstüme K İ L İ T L E M İ Ş L E R!
•••••••••
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbimdeki Taht
RomanceAşkı hayatından tamamen silen bir genç kızın aşkı doğru kişide bulmasıyla başlayan bir aşk masalı...