2.7

3.5K 210 79
                                    

duygu geçişleriyle dolu bir bölüm, yorumlarınız o kadaaaar güzeldi ki gaza gelip yazdım hemen. desteğiniz için teşekkür ederim. birkaç sorum var lütfen düşüncelerinizi yazın. 

hoseok ve taehyung'un problemi sizce ne?

jungkook ve taehyung neden kavga etti?

  bir de bölğm başından kalp koyacağım yere kadar smut var, okumak istemeyen atlayabilir. okuyacak olan da medyayla beraber okusun🤠
" Kimsenin gelmeyeceğine emin misin?" Namjoon sarışının dudaklarından ayrılmayı başarabildiğinde tek nefeste sormuştu sorusunu, daha sonra dudakları ara vermeden çenesinden boynuna inmişti. Jimin'in elleri onun saçlarını bulup kafasını biraz daha boynuna bastırmıştı. " Eminim."

Emin olmalıydı, çünkü şu an tam olarak yarı çıplak bir halde havuzun merdivenlerinde oturmuş bir şekilde birbirlerini yemekle meşgullerdi. Jimin bu sefer sevgilisinin kucağında değil, tam olarak onun altındaydı. Fakat bu durumdan çok hoşlanmamıştı. " Vücudun beni delirtiyor." Fısıltısı sarışının kulağına dolarken o belini biraz da bükmüş ve suyun altından onun şortunun belini yakalamıştı. " Sana doyabilecek gibi hissetmiyorum."

       Jimin onu kendine çekip kulak memesini dişlediğinde Namjoon hafifçe inleyerek kavradığı kalçasını sıkmıştı sertçe. " Senin yanında küçücük kalmam hoşuna gidiyor değil mi?" Sıcak nefesi ensesine değdiğinde Namjoon birkaç saniye ne dediğini algılayamamış olsa de algıladığı an yutkunmuş ve burnunu onun burnuna sürtüp kendini sakinleştirmeye çalışmıştı. " En başından beri var hatta. Beni her zaman böylesine beğendiğini itiraf et." diye fısıldamıştı Jimin. Bir yandan eli şortunun içine girmişti ve Namjoon şimdi kendini mantıklı düşünemezken bulmuştu. " Başından beri beni güzel bulduğunu kabul et."

        " Güzel yeterli kalmaz." diye fısıldamıştı inleyerek onun dudaklarına doğru. Alt dudağını dişlerinin arasına alıp çekiştirmiş, bir yandan onu susturmak istemişti. Bu oyunu seven Jimin'se eliyle onu kavramış, esmerin iptal olmasını sağlamıştı. " Hiç beni düşündün mü?" diye fısıldamıştı bir yandan onu çekerken. " Hmm? Hiç beni hayal ettin mi hyung?"

       " Jimin." diye inlemişti Namjoon, bu eziyete son vermesini isteyerek. " Lütfen..." Jimin avucunun içinde büyüyen erkekliği sıkıp dudaklarını onun dudaklarına bastırmış fakat birkaç saniye sonra geri çekmişti. " Sorumun cevabını almadan kımıldamıyorum." Daha sonra havada kalan parmağını hafifçe dudaklarının arasına alarak yalamıştı. Oynamayı iyi biliyordu Jimin. Nasıl büyüleyici  göründüğünün farkındaydı ve kullanmaktan çekinmiyordu. " Sikeyim." demişti Namjoon ikinci parmağını dudaklarının arasına ittirirken. " Seni her zaman güzel buluyordum. Hayal ettiğimin farkındasın ama tek taraflı olmadığını kabul et."

       Jimin anında elini gevşetip onu yavaşça çekmeye başlamış ve ıslak bir sesle dudaklarını çekmişti parmaklarından. " İnkar etmedim. Sen çok farklısın. Yunan tanrıları gibi görünüyorsun." Ardından kolayca suyun içinde yer değiştirmelerini sağlamış, onun kucağına oturmayı tercih etmişti. " Bana tapacak mısın?" İkisi de kıkırdayıp dudaklarını tekrar buluşturduklarında Jimin olduğu yerde kıpırdanıp birkaç kere ona sürtünmüş ve dillerinin buluşmasına izin vermişti. Elleri yavaşça kasıklarından karnına doğru çıkarken bir yandan ona sürtünmeyi unutmuyordu. Boşalacak gibi hissediyordu kendini.     " Dayanamıyorum." diye fısıldamıştı Jimin. Namjoon'un şortunu bacaklarına indirmesine izin vermişti. Birkaç saniye sonra parmaklarını arkasında hissettiğinde inleyerek boynunu geriye doğru atmış ve gerilmişti. " Hazırlamanı istemiyorum." diye homurdanmıştı Jimin. " Seni istiyorum tam da şu anda."

kiss me | nammin ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin