| 6. Bölüm |

1.9K 99 5
                                    

Selam canlarım. Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Buarada Twitterda Parodimizi kurduk. İki karakterimiz hala boşta katılmak isteyen varsa yorumlardan bana ulaşabilir. :)

Takiplerinizi bekliyoruz. :* ♡
Gökhan - @tbgokhan
Kübra - @tbkubraa
Sinem - @tbsinem
Ezgi - @Tb_Ezgi
Cenk - @tb_cenk
Mete - @tbmetee
Tunç - @tbtuncc
Ceylin - @tbceylin

"İnsanın büyüdükçe mi artıyor dertleri? Yoksa insan, büyüdükçe mi anlıyor gerçekleri?"
Özdemir Asaf

Arkamızı döndüğümüz de hepimiz Gökhan'ı sapa sağlam karşımızda bulduk. Oradan nasıl sorunsuz bir şekilde çıkmıştı, bunu kimse sormamıştı. Beni de ne ilgilendirirdi ki değil mi? Cenk onu görür görmez yanına koşmuştu zaten, özlediği baya belliydi. Çocukken hiç ayrılmazlardı. Onların kardeşliklerine özenen çoktu. Nazar değdirdiler tabi! Sonra gitti bu öküz bizden uzaklaşıp. Bunları düşünürken gelen sesler yüzünden düşüncelerimden arındım.

"Oğlum iyisin lan! İyisin!"

"Herhalde iyi olacağım bana kim ne yapabilir?"

Al işte egoist pislik!

"Madem geldin niye haber vermedin lan?"

"Lan haber versem her yere yayardın. Ve şuan karşında durduğum gibi sağlam olmazdım değil mi?"

"O da doğru lan! Gel bir daha sarılayım! Kardeşim lan kardeşim!"

"Tamam anladık lan boğacaksın, şimdi ölüp gideceğim şurada."

"Doğru konuş be! Cenk sende çekil azcıkta ben sarılayım! Gökhan benim de brother'm yani!"

"Aman al yemedik brohter'nı! Bu da ayrı bi hava."

"Gel kız buraya çatlak." dedi ve o an Sinem'i kollarının arasına aldı. İşte bu Gökhan'ı çok seviyordum. İyimser. Sanki böyle gülünce içinde iki karakter varmışta, o pis egoist ortadan kayboluyormuş gibi oluyordu.

Ezgi'den

Cenk'i ilk defa ben hariç birine bu kadar sımsıkı sarılırken gördüm. Gökhan onun için gerçekten çok değerliydi. Zaten sürekli ondan bahsederdi. Bahsettiği kadar iyi bir dostluğa ve kardeşliğe sahipler demekki. Burdan bakınca insan özenmiyor değil yani. Hepimiz ayrı ayrı Gökhan'la tanıştıktan sonra arabalaramıza binip evin yolunu tuttuk. Dikkatimi çeken Gökhan Kübrayla ilgilenmedi. Ondan hiç mi haz etmiyordu? Kız onca yıl onu beklemiş, beyfendi de ki egoya bak. Kübra haklıydı galiba. Allah'tan Cenk öyle değil. Arada bir de olsa bi romantizm yapar yani bana. Yolda giderken Kübrayı izledim. Başını cama yaslamış dışarıyı seyrediyordu. Baya bir dalgındı. Cenk arabayı kullandığı için, müziğin sesini sanki öyle ayarlamış gibi hiç birimiz birbirimizi duyamıyorduk. Bu benim açımdan iyiydi. Kübrayla konuşmam gerekiyordu. Ne hissettiğini merak ediyordum. Anlamak istiyordum onu. Herşeyi içine atmasını istemiyordum.

"Kübra?"

Seslenmemi duymamıştı.

"Kübra?"

Yine duymadı. Bende bu sefer ona daha da yaklaşıp elimi omzuna koyarak konuştum.

"Kübracığım?"

"Ah, efendim tatlım?"

"İyisin değil mi? Solgun görünüyorsun."

"İyiyim. Sabah erkenden uyandım ya. Sanırım uykum geldi."

"Haklısın hava da epeyce karardı. Akşam oldu."

Tesadüfün BöylesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin