The Boss | Harry Styles

Miss you

Sınır: 35 oy + 350 yorum

"Bay Tomlinson, lütfen bir tanesini seçin artık! Yapmam gereken tonlarca iş var ve ben sizin kararsızlığınız yüzünden hiçbirini yapamıyorum. Üstelik asistanınız bile değilim!"

"Ah tatlım, Hazza olsa istediği her şeyi yapardın ama!"

"Çünkü onun asistanıyım?" Sinirlerim giderek daha da bozuluyordu.

"Çünkü onunla sevişiyorsun!" Gözlerimi büyütüp başta diyecek bir şey bulamasam da altta kalmak istemiyordum çünkü saatlerdir yaptığı tek şey eleştirmek ve sanki onun kölesiymişim gibi davranmaktı.

"Bu sizi ilgilendirmez!"

"Demek ki gerçekten sevişiyorsunuz." Karıştırdığı askılardan kafasını kaldırıp bilmiş bir ifade ile bana baktı.

"Biz sadec-"

"Şunu da dene güzelim, son olarak."

İçimden küfürler ederek kabine doğru ilerledim. Dışımdan da etmiş olabilirim çünkü etrafımdaki insanlar bana dik dik bakmaya başlamıştı. Tanrı aşkına, Bay Tomlinson sabahtan beri hoşlandığı kadına alacağı hediye için beni manken olarak kullandığı yetmiyor gibi bir de fiziğime laf atıyordu. Neymiş, popom büyükmüş kızınki daha küçükmüş, belim inceymiş ama istediği kadar değilmiş... Harry nasıl bugün benim Bay Tomlinson ile olmama izin verdi bilmiyordum. Sabah, İtalya'da olduğuna dair mesaj attığından beri onunla görüşmemiştik. Muhtemelen toplantısı vardı ve bizim boş işlerimizin aksine o yoğundu tabii ki.

Kırmızı elbisenin fermuarını çektim ve aynadan kendime baktım. Fazla dardı, her bir hattım ortadaydı ve gerçekten kısaydı. Bununla Bay Tomlinson'ın karşısına çıkmaya utansam da son olduğu için kabinden çıktım. Bay Tomlinson'ın yanına gittiğimde saçlarımı arkaya attım.

"Evet benden bu kadar!" Ellerimi yanlarda açıp etrafımda döndüm ve burnumdan soluyarak kollarımı önümde birleştirdim. Bir kıyafet daha denememi söylerse burayı terk etmeyi planlıyordum.

"Siktir!" demesiyle gözlerim kocaman açıldı. "Dora, bebeğim o kadar seksisin ki şu an." Böyle bir tepki beklemiyordum ve şok olmuştum.

"Bay Tomlinson, lütfen o kötü bakışlarınızı çekin üzerimden ve yanınızda ne amaçla durduğumu unutmayın!"

"Sadece iltifat ettim sana da yaranılmıyor!" Resmen ciyakladıktan sonra gözlerini devirdi.

"Şimdi kendi etrafında bir tur daha dön bakalım." Ben, bıkkınlıkla dediğini yaparken telefonuyla bir şeyler yaptı ve kahkaha attı.

"Ben artık kendi kıyafetlerimi giyiyorum." Daha fazla vücuduma bu sıkılıkta bir şey ile işkence etmek istemiyordum.

"Pekala tatlım ben dışarıda bekliyorum."

Üzerimi değiştirmiştim ki telefonuma gelen ard arda mesajlarla duraksadım ve baktım.

Harold
Dora!!
Bu NE?!
-Video-
Ne halt ediyorsun Lou piçiyle?
Toplantı bitsin görüşeceğiz!

Ben
Hey, sakin olun Bay Styles lütfen.
Sizin isteğiniz üzerine buradayım.
Bay Tomlinson için sabahtan beri 20 kıyafet denedim ve gerçekten inanılmaz gerginim bir de siz germeyin, rica ediyorum!

Attığım mesajları görüldü olarak bıraktı ve çıktı. Lanet olsun, bok kafalı!

Bay Tomlinson sevinçle koluma girmiş ve mağazadan çıkıp şirkete gitmiştik. Harry aklımdan çıkmazken masama oturdum ve Bay Tomlinson'ın yaptığı boş konuşmaları duymamaya çalıştım. Sonunda beni işimle baş başa bıraktığında yapmam gereken şeyleri hallettim ve öğle molasına çıkacaktım. Sabahtan beri gezdiğimizden dolayı ayaklarım ağrıyordu ve ben de şirkete yemek söylemeye karar verdim. Sipariş için telefonumu elime aldığımda çalmaya başladı; Harold.