Sadece yıldıza basıp beğenerek onların hikayesine ortak olur musunuz? Lütfen :)
Keyifli Okumalar :)
BÖLÜM 1
Ellerimi tırtıklı duvarların üzerinde gezdirdiğimde avuç içlerim gıdıklandı. Elime batan sert yüzeyi önemsemeden biraz daha avuç içimi oraya bastırdım. Eklem yerlerimde ve tırnaklarımın üzerinde oluşan beyazlık, baskıdan dolayı arttığında elimi geri çektim ve avuç içime baktım. Duvarın tırtıklı yüzeyi, avuç içimde desen oluşturmuştu. Acısı geçmişti, girintili çıkıntılı izlere dokundum parmaklarımla. Elimi sarmalayan deriye baktığımda gülümsedim, renksiz bir dövme gibi duruyordu. Kendimi bugün mutlu hissetmemin bir sebebi vardı, Arda koşa koşa içinde bulunduğum içi boş dükkana girdiğinde duvarları inceliyordum, hızla ona döndüğümde nefes nefese kalmıştı.
"Hayırdır Arda?" Baştan aşağı inceledim. "Ne bu halin yine?" dedim şaşkınlıkla. Nefesini toparlamaya çalışıyordu konuşabilmek için. Alnında parlayan küçük damlacıklar halindeki terlerin bir damlası, şakağından başlayarak yanağına kadar süzüldü. Koyu yeşil tişörtünün göğüs kısmı terden daha da koyu bir renge dönüşmüştü. Yerimde hareketlenip çantama uzandığımda içinde bulunan suyu çıkardım, sıcağın da etkisiyle içindeki koca buz kalıpları erimişti ama yine de soğuktu. Ona suyu uzattığımda bir yudum alıp, içi boş dükkanın açık gri beton zeminine bıraktı şişeyi.
Cevap vermesini beklerken sıkıntıyla ofladı. "Abla ya, senin bu arkadaşın yok mu hani Feyza." Ufak bir şekilde aralık olan dudaklarımı birbirine bastırdım. "Ben yine onun yanına gittim, ben seni beğeniyorum, niye sürekli beni reddediyorsun anlatsana dedim. Bir baktım, yanında arkadaşları vardı, kıkır kıkır güldüler. Ee Feyza da bana sinirlendi, cırladı yolun ortasında." Eliyle tişörtünün önünü çekip çekip bırakarak kendi rüzgarını yaratmaya çalışıyordu serinleyebilmek için.
Şimdi anlamıştım derdini, ben cevap vermeden devam etti soluklanıp, "Vurdu bana ya zalım kadın. Abla niye böyle yapıyor bu kız? Allah aşkına tipsiz miyim ben ya? Baksana bir kardeşine." dedi ve elleriyle kendini gösterirken, kendi etrafında bir tur attı.
Gözlerimi devirdim, anlattıklarını duyduğumda hiç şaşırmamıştım. Beklediğim bir şeydi. Daima olan bir şey.
Ellerimi belime koyup ona bir adım attım ve yüzüne ciddiyetimi koruyarak baktım.
"Arda, benim ot beyinli kardeşim," dedim onu süzerken, "Tipsiz değilsin ama geri zekalısın. Sen hak ediyorsun bunları biliyor musun? Ya Allah aşkına sen kim, benim arkadaşım kim. Yaşından da mı utanmıyorsun ya aranızda beş yaş var kızla, beş." dedim sinirle. Sona doğru sesim yükselmişti. Benim kardeşim uslanmaz bir insandı, arkadaşımı sevdiği falan da yoktu. Belki kendisi bunun farkında değildi, belki de farkındaydı ve önemsemiyordu.
Hep aynı şeyi yapıyordu.
Bu sefer de Feyza'yı kestirmişti gözüne ama Feyza onu kardeşi gibi gördüğünü sabırla ona her anlatmaya çalıştığında Arda kabullenmemiş, hala uğraşıyordu. Feyza da artık bıkmış olacak ki çareyi bağırıp çağırmakta arıyor fakat başarılı olamıyordu. Ayrıca kendisi benim yakın arkadaşımdı.
Biliyordum ciddi değildi Arda'nın hoşlanıyorum demeleri falan, hiç de olmamıştı zaten ama beni hep rezil ediyordu.
"Abla sağ ol ya, ayaküstü sokmadığın laf kalmadı valla," dedi ve devam etti, "Hem aşkın yaşı mı olurmuş canım, takıldığın şeye bak." dedi gözlerini devirip. Deli ediyordu bu tavırları beni.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEYYAL
Romance"Kokun," dedi ve duraksadı kısa bir süre, "arabamın içini doldurdu. Bu beni delirtiyor." dediğinde diğer elimin tırnakları avucumun içine can yakıcı izler bıraktı. Sakin kalmaya çalışarak dudaklarımı araladım, "Bu iyi mi, kötü mü?" dedim kısık bir s...