Sadece yıldıza basıp beğenerek onların hikayesine ortak olur musunuz? Lütfen :)
Keyifli Okumalar :)
BÖLÜM 4
-YÜKSELİŞ-
"Korkma" dedi kısık ama net çıkan sesiyle. Konuştukça dudakları dudaklarıma değiyordu. Yanağımda olan elinin birini belime indirdi ve kendine çekti vücudumu. Kollarında olan ellerim omuzlarına yükseldi ve tekrar konuştu "Korkma bana kapılmaktan, ben o kapılıp sürüklendiğin yolda seni bekliyorum zaten."
Cesaretimle yediğim haltı sorguluyordum. Ne olacaksa olsun diyerek söylediğim bir şeyin fazlasıyla karşılığını almıştım ve hissettiğim duygu karmaşası her yönden beni kısıtlıyordu.
Düşünemiyordum, konuşamıyordum, hareket edemiyordum. O bana ne yaptırırsa onu yapıyordum. Şoka girmiş olabileceğimi düşünüyordum belki de cidden girmiştim.
Kapılıp sürüklendiğim yolda... beni...
Beni bekliyordu.
Bön bön suratına bakarken cevabımı bekliyordu belki de ama ben tüm gücümü kendi yaptıklarımla değil, ondan duyduklarımla yitirmiştim.
İçim kıpır kıpırdı ama dışıma yansıtamıyordum.
Belimde beni sarmaladıkça kendine çeken eli, konuştukça dudaklarıma çarpan dudakları, yüzüme vuran nefesi ve burnuma dolan parfümle karışık kendine has kokusu...
Düşünme yetimi kaybetmediğime şükrederken yoğun etkinin altında kaldığım yetmemiş gibi duyduğum şeyler yerime çakılmamı sağlamıştı.
Koyu gözleri ay ışığı altında parlıyordu ve içimi titreten halinden bakışlarımı alamıyordum.
İstemiyordum da.
Kapılmaktan korktuğum yolda koşuyordum şu an. Geri dönüşü yoktu. Bu bardağı taşıran son damlaydı ve akışına bırakmıştım.
Bekliyorum dediği yere koşuyordu kalbim.
Belimdeki elini elime kaydırdı ve ben de küçük bir çocukmuş gibi onun bana yön vermesiyle peşinden gidiyordum.
Bizi bekleyen arkadaşlarımızın yanına geldiğimizde elimi bıraktı ve armut koltuğun üstündeki küçük çantamla telefonumu aldı.
"Biz gidiyoruz, işimiz çıktı." dediğinde Akın'a baktım. "Ne işi lan daha yeni geldin." diyen Ceyhun'u takmadan elini bileğime atmış kendiyle beraberinde beni de götürüyordu.
Olayın şokundan yeni yeni çıkarken arkamı döndüm ve gözlerini koca koca açmış olan Feyza'ya baktım.
Akın'ın arabasının önüne geldiğimizde ön kapıyı açıp beni bindirdi ve elindeki telefonumla çantamı kucağıma koydu.
Kendisine şöför koltuğuna geçtiğinde arabayı çalıştırıp gazı kökledi. "Nereye?" dedim cılız çıkan sesimle.
"Herkesin içinde durmak istemiyorum." dedi yola bakarken. Daha da gazı köklediğinde koltuğa yapıştım. Çok hızlı giden bir arabanın içinde olmak beni çok korkutuyordu ama bir şey dememiştim.
Sessiz sakin bir alana geldiğimizde çevrede kimse yoktu. Uzaktan gözüken şehrin ışıklarının karşısında ben ve Akın duruyorduk.
Arabadan indiğimde çevreme baktım. Çok ıssızdı ama yanımda Akın varken korkmuyordum. Gidip arabanın önüne yaslandığımda o da gelip yanıma oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEYYAL
Romance"Kokun," dedi ve duraksadı kısa bir süre, "arabamın içini doldurdu. Bu beni delirtiyor." dediğinde diğer elimin tırnakları avucumun içine can yakıcı izler bıraktı. Sakin kalmaya çalışarak dudaklarımı araladım, "Bu iyi mi, kötü mü?" dedim kısık bir s...