Onca kişi arasından seni sevdiğim gibi, onca kişi arasından yine sen gidiyorsun...
×××
Simon çırpındıkça Raphael onu daha sıkı tutuyordu. Simon'ın kaçacak yeri kalmamıştı ama yine de çırpınıyordu işte. Yapacak başka bir şeyi yoktu çünkü. Artık kendini tutması için de bir sebep yoktu. Deli gibi ağlamak istiyordu. Raphael'in kollarının arasında zorlukla hareket ederek yere çöktü.
"Simon!" Adının bağırılmasıyla hemen başını kaldırdı. Bu Becky'nin sesiydi ve onun burda kesinlikle olmaması gerekiyordu. Raphael de şaşkınlıktan kollarını gevşetince Simon anında Becky'ye koştu ama Becky kendini geri çekti.
Arkasında olan bir elini çıkaracaktı ki Raphael ona doğru atıldı. Becky ve Simon aynı anda çığlık attılar.
"Hayır!" diye bağırarak ikisinin arasına girmeye çalıştı Simon. Kimi kimden kurtarmaya çalıştığını bilmiyordu. Nasıl olduğunu anlamasa da Becky birden Raphael'i boynundan tutup yere yapıştırdı.
Gürültüye karşın Izzy ve Simon'ın tanımadığı birkaç gölge avcısı daha gelmişti ve onlar da hemen Becky'nin, tabii eğer hala o Becky'se, üzerine atladılar.
"Izzy dur!" Simon onları durdurmak istiyordu. Ablasına bir şey olsun istemiyordu ama belki de o artık ablası da değildi.
"Simon!" Becky yine Becky gibi duyuluyordu. En sonunda onu kurtarmaya karar verdi ve gölge avcılarının arasına dalıp Becky'yi oradan aldı ve önüne geçti.
"Simon napıyorsun?" Izzy şaşkınlık ve biraz da sinirle Simon'a bakıyordu.
"Görmüyor musun ablam o benim asıl siz napıyorsunuz?!"
"Simon neler oluyor?.." Becky'nin ağlamaklı sesini duyunca Simon bir kez daha kimsenin Becky'ye zarar vermesine izin vermeyeceğini düşündü. Küçükken Becky hep onu nasıl koruduysa o da şimdi Becky'yi koruyacaktı.
Gölge avcılarından biri ona doğru hareket yapınca Simon anında karşılık verdi. Becky'nin elini tuttu ve koşmaya başladılar. Izzy ve diğerleri de peşlerinden geliyordu. Çok olmamıştı ki Becky bir anda Simon'ın elini bırakıp arkasını döndü. Ona doğru gelen gölge avcılarına baktı ve o da onlara doğru koştu. Ardından parlak turuncu ve yeşil karışımı bir ışık göründü. Simon bir daha baktığında bütün gölge avcıları yerde kıpırdamadan yatıyordu. Simon dehşetle bakakalmıştı.
Becky tekrar Simon'ın elini tuttu ama bu Simon'a artık güven vermiyordu. Elini Becky'den kurtarıp koşarak Izzy'nin yanına gitti. Hemen nabzını kontrol etti. Yaşıyordu. Hemen Izzy'nin stelini çıkarıp iyileştirme mührünü aktive etti. Aynısını diğer gölge avcılarına da yapacaktı fakat Becky sabırsız görünüyordu.
"Simon gidelim. Beni öldürecekler." dedi Becky sesi o kadar içten geliyordu ki Simon az kalsın inanacaktı. Simon ayağa kalkıp ona döndü.
"Neden? Gölge avcıları durduk yere bi sıradanı öldürmezler Becky. Ve sen bir sıradan değilsin."
"Ben senin ablanım."
"Artık değilsin. Az önce yaşananlardan sonra benim artık bir ablam yok. Sen bir iblissin." dedi Simon. Becky bir süre ona baktıktan sonra başka bir şey demeden Simon'ın üzerine atıldı. Ve boğuşmaya başladılar. Simon yine de Becky'ye zarar vermeden kendini korumaya çalışıyordu. Ta ki bir kurt Becky'nin üzerine atılana kadar. Bu Maia olmalıydı. Simon bir anlığına onun burda ne işi olduğunu düşündü ama sonra buna zamanı olmadığını fark edince es geçti. Yardım gerekiyordu. Birileri daha gelmeliydi. Simon kurt ve Becky'nin yanına koştu fakat o anda Becky bir anda toz bulutuna dönüştü. Simon için ölmüş olduğunu düşünmek de ölmemiş olduğunu düşünmek de çok ağır bir yüktü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Night Changes // JIMON ✔
FanfictionÇok tehlikeli bir görevde Jace her zaman ölmeyi yeğlerdi. Ama o gece ne ölmüştü ne de hayatta kalabilmişti. Beter bir duyguyla başbaşa kalmıştı. ××× "But there's nothing to be afraid of, Even when the night changes." ××× 12.11.2020 tarihinde tamaml...