Bölüm 3-Hasret Rüzgarı

113 15 4
                                    

Anne'nin ağzından :

Sabah sekiz otuz suları. Kızımı taburcu ettiler . Evden Ahmet'in yanına gittim . Kızım'a yaptıklarını anlatmaya . Sonra tanışma hikayemizi anlatmamı isterdi hep benden . Onu anlatamadım ..

Yazdığı dizeler geldi aklıma çocukken , on yaşlarında iken beni kıskandığı zamanlar . Benimle oynayan çocuğa tırpan ile vurmuştu suratına . Benimle konuşmamıştı o gün ,başka bir çocukla oynadım diye . İşte size bir kaç dize :
___
Ah ahu gözlüm,
Bugün yeşil bahçemde ,güllerin arasından duydum sesini .
Gönder bana ayna kırıklarını,
Ben, yalınayak üstünde gezinirim.
Sen yeter ki, çıkmaz sokaklarda bağırma .
Sesin kısılmasın...
Gece vakitleri ağlama ,
Bir avluda , sayıklama derdini .
Ben hepsine kızarım günlerin ,kovalarım soru işaretlerini .
Sen narelerine sığdırma kızgın halleri,
Gönlüme ateş düştü,
Sevginden bir haberim ....
Unutamam bende ki güzelliğini ,
Sen yeter ki koşma,
Ben hepsini üstüme yüklerim ....
******

Sene 1995 geçmiş :

Eve döndüm o gün , annem telaşlı telaşlı bekliyordu . Bir o yana ,bir bu yana yürüyordu . Korkmuştu . Ellerini birbirine kavuşturmuş, herkese beni soruyordu ...

" Gördün mü benim kızı bugün , yine yok ortalıkla ... Alıp başını yine gitmesin vapura .."

"Yok görmedim teyze, kırmayın şu çocuğu . Evlat o ..."

O sırada dükkana girdim . Ayımın kolu kopmuştu . Bir yere oturdum ,ağlamaya başladım .
Sesimi duyup ,yanıma oturdu .
Ayıma baktı, yaralı dizime baktı. İşte o gün vazgeçmişti her şeyden ... O gün sarıla sıkıla ağlamıştı benim gibi . Dizime baka baka .

Şimdi kendi kızımda gördüm ,dizinde ki kocaman yarayı ... Onu hayatta tutmaya , kendimi dik tutmaya uğraş veriyorum..

O gün yinede annemin gönlü olsun diye Ahmet ile at binmeye gitmiştim . O da farklıydı o gün. İşte o zaman yakın dostluğumuz başladı .. aynı okulda okuduk ,dertdaş olduk ,en iyi dost ve hayat arkadaşı olduk ...
Babam imzaladı antlaşmayı , ama sonrasında şirket iflas etti . Borç batağına sürüklendik .

Ayten teyze bir daha bizle konuşmaya gelmedi, annem dükkanını satmak zorunda kaldı . Şu bizim meşhur antika Dükkanı olan yeri ...
Yıllar sonra ben birikim yapıp geri kurtardım . Annem çok ah vah etmişti orayı verirken , onun kalbiydi orası ..
Annesinden kalma yerdi ,annesi ona emanet etmişti gitmeden ... O orayı çok sahiplenmişti ...
*****

Günümüz 2015-

Mezarını okşadım , çiçeklerini suladım. Mezar taşını öptüm . O an serin bir rüzgar esti . Görmüştü beni .
Biliyordu, o an gülümsedim .
Sonra tebessüm ederek eve döndüm .
Sofrayı hazırladım , Pamuk'u besledim . O sırada annem ile Ayla geldi . Annem o gün çiçek açıyordu suratında.

"Anne , anneannemin bana sarma sözü var . Buzdolabına yaz not et . Unutur o ." Dedi sonra çantasını yere bıraktı ,ellerini yıkamaya banyoya gitti .

O sırada annem , dertli dertli uzağa daldı ...

"Anne ne oldu ,neyin var ?."

"Kızım bendeki son parayı Ayla'nın ilaçlarına verdim . Taksi parasını karşılayamadım. Ayla kendi biriktirdiği parayı verdi . Geri vereceğim dedim ,kabul etmedi . Bana sarma yap anneanne ,senin sarmalarını özledim ." Dedi .

"Ah anne , üzülme . Kocaman kalpli bir torunun var senin. Yapıverirsin sarmayı ,bende özledim elinden yemeyi . Hadi otur ,soğutma , Ayla gelir birazdan."

AylaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin