Bölüm 1-Sevgili Geçmiş

381 20 21
                                    

Herkes,insanları derinden yaran bir ateşin içinde , mavi bir gökyüzü görür . Belki içinde kaybolur ,bazende onu alır ,korur ve büyütür.

Benim kızımın küçüklüğü böyle başladı. Küçükken şarkı söylemeye bayılırdı,orada burada koştururdu. İlk yarasını on beş yaşında aldı. Ta ki o zamana kadar ,masumluğun simgesiydi.

Onu babasından ayrı,annem ile büyüttüm . Antika dükkanım vardı,annemden yadigar kalan .

Orada değerlenmiş eskileri sanat eserine çevirirdim . Ahmet kanserden gideli iki yıl oluyor . Çok severdik babasını. O da müzikle uğraşırdı,yazmayı severdi. Kızımda babasına çekti....

********
İki yıl sonra :

"Ayla kalk , kahvaltını et kızım,okula geç kalacaksın!"

"Tamam anne kalkıyorum. Beş dakikaya oradayım,sen otur lütfen . Anneannemi çağırıp geleceğim."

Bir anda gözlerim fotoğraf albümüne erişti. Gizli saklı oturma odasına geçip , orada bakmaya başladım,nede olsa geç gelecekler.. Bir açtım ki kendi küçüklüğümden başlayıp, son raddeye kızımın küçüklüğüne ve Ahmet'in , ilk beşik yaptığı ve Ayla'yı beklerken fotoğraf çekinmiştik.

Mutluyduk. Kızım , doğuştan kalp hastası doğacağını bilmeden , üç yıl hastanede yatmasından, annemin ciğerlerinin bitmeye yakın olmasından , Ahmet'in gitmesinden seneler önce ...

Ayla o sırada albümü elimden aldı ve elimi tutup sofraya oturttu .

"Anne ,eskilere bakmanın lüzumu yok , haydi yiyelim . Babam seni böyle görse çok üzülürdü. Haydi ! " Dedi, elime kaşık tutuşturdu . Annemde o sıra konuşmaya yetişti.

" Yine derinlere mi daldı bu akılsız. Ayla ,Verdin değil mi ağzının payını? " Dedi .

Ayla sadece gülümsedi ve kafa salladı. Daha on beş yaşında olmasına rağmen, bu kadar olgundu kızım benim . Ekmeğime bal sürdü , uzattı bana. Sonra da çantasını hazırladı , beni alnımdan öpüp yola çıktı .
*****

Ayla'nın ağzından:

Orta okul sondu, liseye hazırlık sınavım vardı. Bir yandanda aileme destek çıkıyordum . Benim minik çekirdek ailem ...

Kulaklığı taktım. Caddeden yürümeye başladım.
Okula vardığımda , içeride bir sessizlik vardı. Mine'yi aramaya başladım . O sırada arkamdan gelip beni korkuttu .

"Nerede kaldın arkadaşım, her yerde seni aradım." Dedim ve koluna hafif vurdum . Mine dudak büzerek :

"Kardeşimin biraz ateşi vardı, annem onu hastaneye götürdü. O yüzden geç kaldım ." Dedi .

Hüzünle gülümsedim , sırtını sıvazladım.

"İyi olacak,kötü düşünme . Hadi okula girelim ".Dedim

O sırada servis şöförüne benzeyen tip kılıklı bir insan yanıma yanaştı.

"Ayla Göktuğ sen misin ? Şey Aysima Göktuğ sizi servise yazdırdı bugün lütfen servise binmeyi unutmayın , her gün servis ile evinize bırakılacaksınız."

"Tamam ,binerim . Bilgilendirmeniz için teşekkürler,izninizle ." Dedim ve Mine'nin koluna girerek ,kantine sürükledim .

Mızmızlanan Mine :
"Ayla ne oluyor ? Neden beni buraya sürükledin, derse geç kalacağız." Dedi .

"Beni hep annem bıraktı bu saate kadar , sence yeni serviste bir şey olmaz değil mi ?. "

"Olmaz, kötü düşünme. Eğer seni üzen biri olursa döveceğim . Hadi içeriye girelim yoksa geç kalacağız."

AylaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin