Bölüm 2-Yıl 1995

130 18 12
                                    

Ayla daha kalkmamıştı. Endişelenmeye başlamıştım . Odasına gittiğimde kimse yoktu . Banyoya baktım ve telaşla evin içinde adını sayıklamaya başladım . O sırada annem yanıma geldi .

"Kızım ne oluyor , ne bu telaş ? Ayla okula gitti . Sen uyuya kaldığın için, seni uyandırmaya kıyamadı. Geç sende kahvaltını et hadi , otur . "

Hala şaşkın suratıma bakıyordu annem . Dediğimden memnun olmadığımı anlamıştı .

"Ona zaman ver Aysima . Yaşadıkları kolay değil . Sindirmesi zaman alacak. O artık senin küçük kızın değil ."

Anlar şekilde kafamı salladım .
Yemeği yiyip ,sofrayı topladıktan sonra Antika Dükkanı'nın oraya doğru yola çıktım . Kulaklık taktım uzun zaman sonra . Şiir dinlemeyi çok severdim eskiden . Şiir dinleyerek Beyoğlu'na giderdim . O zamanlar tabi her şey çok güzeldi ,ailem ile aram iyi olmasa da ...

Annem Antika Dükkanı'nı açardı her sabah , ben kahvaltıyı orada hazırlardım. Babam da kahvaltısını eder , şirketine giderdi toplantıya , çok az görürdüm yüzünü . Annem ve benle pek ilgilenmezdi ama beni severdi . Vakti olmazdı çünkü . O sıralar on yaşındaydım daha ... Bizim komşu vardı Ayten teyze . Her gün gelirdi , annem kahve yapardı . Oturup sohbet eder ,sonra gider bahçesindeki çiçekleri sulardı.

Ahmet ile o zaman tanışmıştım ben . Ondan çok nefret ederdim. Bir gün , gemi yaptık kağıttan . Kimin gemisi uzun süre yüzer ,en önde giderse o kazanacaktı. Ahmet o gün hile yaptı ve kendi gemisini alıp, benimkinin önüne geçirdi. Nihayetinde o kazanmıştı ama hile ile ... O gün çok iyi hatırlarım ,saç baş kavgaya girişmiştik. Zor ayırmışlardı,dizlerimiz yara bere içinde kalmıştı .

Ertesi gün yine aynı şekilde sahne tekrarlandı . Babam alnımdan öptü gitti o gün . Ne olur anlamında anneme baktım .

Annem hiç bir şekilde pas vermedi .

"Ayten teyzen bugün seni at çiftliğine götürecek , Ahmet ata binmeyi öğreniyormuş, hemde sende eğlenmiş olursun . " Dedi ve elindeki saksafonu parlatmaya devam etti .

"Anne benim o kendini beğenmişin yanında ne işim var , sürekli beni küçük düşürüyor."

Annem elindeki bezi sinirle atarak :

"Arkadaşın kızım o senin ,hemde baban ile Ayten teyzenin eşi yakın arkadaşlar . Yakında şirket için büyük bir antlaşma imzalayacaklar .Git onlarla iyi vakit geçir ,yaramazlık yapma ."

"Anne ,babam beni bunun için mi öptü? Anne neden beni eskisi gibi sevmiyorsunuz ." Dedim .

Annem daha fazla sinirlenmeden o gün dükkandan kaçtım ve vapura bindim. Martı beslemeyi severdim . Orda bir amca vardı , işte o gün Bahri Amcamı tanıdım . Kızı söylüyordu , o gitar çalıyordu . O gün oturdum yanlarına . Yanımda kimse olmadığını görünce yanıma oturdu .

"Kızım, kimsen yok mu senin . Kayıp mı oldun yoksa ,annenin telefon numarasını biliyor musun ? "

"Onu şimdi aramasak , ben yolu biliyorum dönerim amca . Ben evden kaçtım. "

Bir süreliğine ayrıldı yanımdan ,vapurun kantininden bir simit ve çay alıp geldi .

"Al bakalım bu simit senin . Karnın açtır şimdi . Yolu bildiğine emin misin ,ne için evden kaçtın geldin buralara kadar..."

Amca elime simiti tutuşturunca , gülümsedim .

" Beni zorla kendini beğenmiş uyuz bir çocuk ile at binmeye göndereceklerdi . Biz hiç anlaşamayız ki amca ... Beni sevmiyorlar artık onlar.. o yüzden kaçtım ayıcığımı alıp ..."

AylaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin