Internity を Taekook ✓

-44- Unforgettable Firsts

⚠️ -44. BÖLÜM- ⚠️

Keyifli okumalar bebiklerim 💜💜

***

"Ah... Valeria... Karıcığım sen mi geldin?"

Şoka giren mimikleriyle thita ve omegaya dahil bir de ekranın diğer tarafındaki alfa bile şu an Seokjin'in seslendiği kapıya doğru dönmüştü.

Her şey ağır çekimde gibiydi.

Bu sırada beyaz önlüklü doktor kollarını iki yana açıp, karşısındaki kadının gelip sarılması için bekliyordu.

Ekrana adeta kilitlenmiş gözlerle bakan Jeongguk, önce kaşlarını çatmış ve ardından da ağır ağır Yoongi'ye doğru iliştirmişti kahvelerini.

Kısa bir süre bakışan ikilinin bu temasını hisseden Taehyung, Jeon'a iyice yaklaştığında merak ve endişeyle yutkunup sessizce fısıldamak üzereydi.

"J-eongguk... Şu herifin... K-konuştuğu kişi kim?"

Saniyeler içinde tuhaflaşan atmosferle, esmerin yüzü bile gerginleşerek, alacağı cevabı merak ediyordu.

Bu sırada Taehyung bir kez daha ekrana dönmüş ve gözlerini yeniden kırpıştırarak gördüğü aynı manzara ile usul usul Jeongguk'a dönmüştü.

Thita'nın dudakları belli belirsiz aralandığında, ılık bir nefes döküldü önce lekelerinden. Düşünüyordu. Yavaş yavaş eşine döndü önce, hala birbirine kenetlenmişçesine geçen parmaklarını daha da sıkılaştırarak elini biraz daha tuttu onun sıkıca.

Bıkkınca, "Kiminle mi?..." diyip düşünürken devam etti hemen.

"Seokjin iti ve Alfa dışında..."

Jeon, bakışlarını omegasından çekip şimdi tekrardan ekrana döndüğünde, kırmızılıklarına alaycı bir gülümseme oturdu siyahlının yana kıvrılan dudağında.

"Birini görüyor musun ki sen şu an ekranda?"

Aslında üçünün de ilk etapta tüylerini ürpertip şok olmasına sebep olan asıl olay, işte tam da buydu. Çünkü...

Göremiyordu.

Kim Seokjin, son 30 saniyedir gayet normalmiş gibi kendisiyle konuşuyordu.

Boştaki avucu ağzına hayretle kapanan Taehyung, ürkerek yeniden ekrana döndüğünde, iri dudaklı dışarıdan tam karşısındaki boşluğa doğru baktığı görünen o haliyle hayali Valeria'nın saçını kulağının arkasına tutuşturmuş ve ardından da elini onun beline yerleştirir gibi yaparak ekrana doğru dönmesini sağlamıştı.

"Ben de seni biriyle tam da tanıştırmak istiyordum karıcım... Büyük tesadüf oldu ah... Güzel zamanlama..."

İşaret parmağıyla Jeongguk ve Taehyung'u gösterip,

"Bebeğim bu sana bahsettiğim şu çok sevdiğim eski bir dost. Bir ara dörtlü bir şekilde yemeğe falan çıkarız belki hatta ahaha... Ne dersiniz?" dediğinde, gözlerini inanamaz bir tavırla deviren kişi, hemen yanı başındaki Min'di.

"Profesör Jeon... Duymuyor musun? Eğer davete icap ederseniz, Valeria sizin için harika yemekler yapabileceğini söylüyor. Elinin lezzeti harikadır da."

Gerçekten acınası bir tabloydu... Omega, ona o kadar kötülük yapan bu adamın şu haline bir an için üzülmüştü bile.

Ne zamandır hastaydı? Düşüncesi bile tüylerimi ürpertmeye yetmişti.