on

29.5K 2.2K 1.5K
                                    

Hangi zaman dilimi daha çok kitap okuyorsunuz?
_______

Hafif bir esinti okşadı yanağımı. Gözlerime günışığı serpildi. Elimi yüzüme siper edip, gözlerimi araladım. Kurumuş dudaklarımı yalayıp çevreme bakındım. Rüyamda annemi görmemiştim. Normalden daha sıcak olan yatağımda gerindim.

Tanıdık olmayan duygular bedenimi işgal ettiğinde, kalbim titredi. Huzursuzca nefes alıp verip odama baktım.

Dağınıktı.

Ağzım açık şekilde şaşkın şaşkın etrafıma bakındım ama kimse yoktu. Ve tam o an dün yaşadıklarım zihnime doldu.

"Neeeeee?" Ellerimi saçıma geçirip yataktan dışarı fırladım. "Ne oluyor lan burada?" Bana kusursuzum demişti. Çağan demişti. Bana demişti.

ÇAĞAN.

BANA.

KUSURSUZUM.

DEMİŞTİ.

Elimi alnıma vurup odada volta atmaya başladım. Peki şimdi neredeydi? Hızla odamdan çıkıp salona koştum. Salondaki örtüler katlanmış ve ortam toplanmıştı. Banyoda ki hafif kusmuk kokusu dünü hatırlatmak ister gibi yayılıyordu.

Bedenim titremeye, kalbim hızlı atmaya başladı. Bu ani duygu değişimleri bana fazlaydı.

Bilinmeyen Çağandı.

"Bilinmeyen Çağandı."diye tekrarladım. Sanki doğruluğu çok yanlış olan bir şeydi. Şu zamana kadar hiç Bilinmeyeni bulacağımı düşünemezdim. Dün kafaları baya gidikti. Bir dakika, bana itiraf ettiğini hatırlıyor muydu?

"Menajer?" Arkama dönüp sesin döndüğü yöne baktım. Fatih elinde çaydanlıkla bana bakıyordu. Mutfak kapısından bedenini sarkıtmış beni izliyordu. Ela gözlerinin altında mor hareler vardı.

Mutfağa doğru adımlayıp içeri girdiğimde dört erkekte bakışlarını bana döndürmüştü. Hepsi bitik haldeydi. Tepkilerimin normal akışında kalabilmesi için Çağana bakmıyordum.

Bilinmeyen Çağandı.

Kafamı hızla sağa sola sallayıp homurdandım. Fatihe tekrar baktığımda iki eliyle kafasına masaj yapıyordu. Açık bırakılan dolap kapılarından bir şeyler aradıkları belliydi.

"Ne arıyorsunuz?" Sesim beklediğimden sert çıkmıştı. İçimde dünden kalan sinirim buram buram odayı doldurmaya başlamıştı. Kimseden ses çıkmayınca sabır dilendim. Resmen okulun en havalısı ve yakışıklısı diye bilinen karşımda duran kocaman adamlar dört küçük çocuktan ibaretti.

Hepsinin yüzünü taramaya başladığımda en sonunda Çağan kafasını kaldırıp mahçupça mırıldandı: "Kahve şey edecektik ama şeyi bulamadık sonra-"

Bakışlarımı kaçırıp "İçeri geçin ve yatın. Ben yaparım kahvenizi." dedim. Hiçbir şey demeden kalktıklarında Batu hala kafasını masaya koymuş yatıyordu. Hafif horuldaması duyulduğunda gözlerimi kapatıp ona kadar saymaya başladım.

Katil olmak için çok gençsin.
Katil olmak için çok gençsin.
Katil olmak için çok gençsin.
Katil olmak için çok gençsin.

Karıştırdıkları düzenimi toplamaya başlayıp suyu kaynatmaya başladım. En sinir olduğum şeylerden birisi düzenimin bozulmasıydı.

Çağanın bilinmeyen olduğunu öğrendikten sonra yüzümü tepkisiz kalması adına çok zorluyordum. Bana yazdığı mesajlar, spor odasının önünde meydan okumaları zihnimi sarmalandığı her an ölecek gibi hissediyordum.

Kahveleri titreyen ellerimle salona getirip, masaya bıraktım. Hızla Çağandan en uzak noktaya Fatih'in yanına oturdum. Normalde boylarının ölçüsünü alırdım ama hiçbir şey diyemiyordum.

Oyalanmak adına telefonu elime aldığımda sabah erken saatlerde gelmiş olan bildirimle kaşlarım çatıldı.

Bilinmeyen Numara: Günaydın
(06.03)

Bilinmeyen Numara: Özledim
(06.04)

Telefonu aniden kapatıp beyaz sehpaya attım. Gürültüyle düşen telefon herkesin irkilmesine neden olmuştu. Batu hariç.

Sessizlik uzun süre sürdüğünde sinirim az da olsa yatışmıştı. Diğerlerinin durumuna bakmak için kafamı kaldırdığım da Çağanla göz göze geldim.

Ben böyle işin...

Bakışlarına karşılık verip yüzünü inceledim. Tam anlamıyla hiçbir şeyden haberi yoktu. Yeşil gözlerinde yorgunluk vardı. Bana bakıyordu ama sanki ruhu burada değildi. Aklı başka bir yerdeydi.

Cidden hatırlamıyor muydu? Elimi tutup öperken, sarılırken, kusursuzum derken... Gözlerim dolduğunda dudağımı dişledim.

"Vay canına Ayşe, yüzün kıpkırmızı. Sende mi bizimle içtin yoksa?" Batu'nun dedikleriyle beraber delireceğimi anlamıştım. Ne tür bir gerizekalıydı bu çocuk? Batuya bakıp gülümsedim.

"Güzel bir başın var. Onu boynundan ayırmamı istemezsin değil mi?" dedim. Batu hiçbir şey demeden ellerini boynuna dolayıp koltuğa yaslanıp iyice gömüldü.

"Kalkalım biz." Arda'nın varlığını daha yeni hissetmiştim. Cidden yok gibiydi. Bu çocuk dün getirdiklerim arasında mıydı? Koyu kahverengi saçlı ve bal rengini andıran gözleri vardı.

Grupta ki hatta okulda ki en yakışıklı çocuk olarak biliniyordu. Biçimli çene hattına yayılmış kirli sakallarıyla normal kızlara göre göz alıcıydı.

"Kahvaltı yapalım?" diye soru yönelttiğimde Fatih hariç herkes yüzünü buruşturmuştu. Nazikçe reddedilmenin ardından yavaşça ayağa kalktık ve onları kapıya kadar geçirdim.

Herkes ayakkabılarını giymiş çıkacakken son anda Çağan'ı kolundan yakaladım. Konuşmak istediğimi belirtmek ister gibi çocuklara döndüm ama hiçbiri gitmek için hamle yapmadı. Fatih tavana bakıp "Açım." diye mırıldanıyordu. Batu Arda'nın üstüne yatmış sevgisini itiraf ediyordu. Arda ise donuk gözleriyle bizi izliyordu.

Çağana dönüp "Bir şey sormak istiyorum dedim." En sonunda Arda yavaşça arkasına dönüp gittiğinde bakışlarım Çağana döndü. Yanlış bir şeyler hissediyordum.

Annemin öldüğü gün başlayan bu sevgisel gücüm bir yıldır hep devam ediyordu. Yanlış veya doğru olduğunda hissederdim. Ama Çağan bana bir türlü Bilinmeyen gibi gelmiyordu. Bakışları sözleri kadar gerçek değildi sanki.

"Bilinmeyen sen misin?" diye mırıldandım. Hala kolunu tutuyordum. Kendimi güçlü tutmak, utanmamak adına  başımı dik tuttum ve yüzüne baktım.

İlk önce yeşil gözleri büyüdü, sonra gözlerini benden kaçırdı. Kalbim acıyordu, böyle hissetmemeliydim. Bilinmeyen beni hep mutlu ederdi.

"Dün sana ne dediğimi çok hatırlamıyorum ama..." titrek bir nefes aldı. Yüzüme bakmak özellikle istemiyordu. Kaşlarımı çattım.

"Ben seni seviyorum." dedi.

Ani itirafı karşısında sendeledim. Sonrasında söyleyeceklerinin daha yıkıcı olacağını tahmin edemezdim.

"Bilinmeyen değilim ama seni seviyorum."
______

Tamam, tamam ya vurmayın. Kardeşim ne vuruyorsunuz?

Benim de elimde değil parmaklarım ve hayal gücüm iş birliği yapmış aa

Neys bölüm nasıldı?

muah.

kusursuz | textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin