kusursuz | texting

on beş

Bol bol vote ve yorum lütfen lütfen.

Sınır koyuyorum 15 vote.
______

Arda'nın ağzından

Hala yoldaydık. Kusursuza hırkamı vermemden kısa süre sonra uyuya kalmıştı. Oturduğum koltuğa iyice yaslanıp başımı sağa yasladım ve onu izledim.

Uzun siyah kirpikleri titreşiyordu. Rüya görüyor olmalıydı. Çillerle bezeli çehresi pürüzsüz ve bembeyazdı. Lila renginde ki kuru dudakları aralamıştı ve gömleğimi üstüne hafif salyası dudaklarındaydı.

Gülüp yüzümü ona yaklaştırdım. Nefesi burnuma vurduğunda oracıkta bayılacağımı sandım. Titrek bir nefes alıp önüme baktım. Taha dikiz aynasından bana bakıyordu.

"Haram kardeşim, haram." Başını olumsuz anlamda sallayıp Fatihe döndü. "Gençlik bitmiş." dediğinde sırıttım. Gençliği bilmiyordum ama ben kusursuz için fena halde bitiyordum. Gözlerimi kapatıp küçük küçük aldığı nefes sesini dinledim sadece.

"Kıza bilinmeyen mevzusunu ne zaman açarsın tahmini? Hicri takvimin 234.ayında mı?"

"Öyle bir ay yok ki" dedim kaşlarımı çatıp.

"İşte yok!" dedi sinirle Fatih. Yerimde huzursuzca kıpırdanıp, somurttum. "Daha çok erken." dedim bıkkınlıkla. Cidden anlamıyorlardı.

Bilinmeyeni değil, beni seçmesi gerekiyordu.

"Saçmalık dalında bir ödül olsa annenle babana verirdim, seni yapmak gibi çok saçma bir girişimde bulunmuşlar." diyen Fatihi gözardı ettim.

"Böylesi tehlikeli, Çağan eğer iyi bir yalancı olsaydı belki kendini kıza aşık-" diyen Taha'nın sözümü kestim.

"Sus!" dedim sadece. Haklıydı ama hiçbir şey duymak istemiyordum. Sesim fazla çıkacak olacak ki Ayşe yerinde mırıldanıp koltuğa sürünmeye başladı.

Sessizce küfür ettim. Ayşe yerini beğenmemiş olacak ki kıpırdanıp durdu.

"Size yardımcı olayım." diyen Tahaya döndüm. Direksiyonu aniden sağa kırdığında Ayşenin kafası omzumun üstüne düşmüştü. Tüm bedenim kasıldı. "Siktir." diye mırıldandım. Ne yapıyordu bu salak?

"Lan bu ne çeşit bir eziyet?" diye mırıldandığımda Taha gülmeye başladı. Nefes alma güçlüğü çektiğim de gözlerimi kapadım. Şimdiden bu kadarı bile bana fazlaydı. Nasıl ona kim olduğumu söyleyebilirdim ki?

Aklıma gelen fikirle telefonumu açıp Kusursuz un olduğu mesaj bölümüne girdim. Sebepsiz yüzümde kocaman bir gülümseme belirdi.

"Şey yaz, kaynar su gibisin hem akıyorsun hem yakıyorsun. "diyen Fatihe dönüp tek kaşımı kaldırdım.

" Cidden mi? " diye sordum.

" Aşk doktorunuzdan tavsiye alın biraz. " diyen Fatihe güldüm.

" Bir yıldır herhangi bir flörtü bile olmayan aşk doktoru. " diye tamamladı Taha.

Gülüp başımı sağa sola sallayıp tekrar telefona döndüm.

Bilinmeyen Numara:  Seni seviyorum.

Bu benim için yeterliydi.

Bu kelimeler bizim için yeterliydi.

Bilmiyordum ama öyle olmasını istiyordum.

Gökyüzüne baktım. Hafif bulutlu mavi gökyüzü, güneşi göstermiyordu bugün.

Yine de dilendim. Aciz bir dilenci gibi istedim gökyüzünden kusursuzu. Yalvardım onca geçen gün gibi. Kalbimde hala bir umut vardı.