/10/ Çapulcu Haritası

299 38 85
                                    

"Anıların küçük bir parçasını izlediğimde, ona dair her anımı hatırladım." dedi Dumbledore masasından kalkıp düşünselinin önüne gelerek. "Kız buraya ait değil, fark ettim ki... kendisi şu an otuz üç yaşında." (Yaşlanmışsın Kuzum)

Snape'in çatık kaşları olabilecekmiş gibi daha da çatıldı. "Bu nasıl olur?"

"Elbet öğreneceksin." diye cevapladı. "Fakat ondan önce, Natalie Flores Harry Potter dan uzak tutulmalı. Natalie Flores, Lord'unun bir numaralı düşmanından uzak tutulmalı."

"Lord'u mu?" diye sordu Snape kayıtsızca.

"Evet, Lord'u..."

*

Hazır herkes Hogsmead'e gitmiş, kütüphaneler boşken, Natalie bu durumu değerlendirmek istemişti.

"Nereden bilebilirim, Madam?" dedi Natalie bıkkınlıkla. "Ben sadece Ateş içeren büyülerin kayıt edildiği kitapları arıyorum, başka bir şey bilmiyorum."

"O zaman... Beşinci bölmeye bir bak, orada bulabilirsin. Ah, bulamazsan yedinci bölmeye de bakabilirsin. Lütfen dağıtma!" diye uyardı beşinci bölmeye doğru koşan kızın ardından.

Natalie raflardaki ilgili kitapları tek tek indirdi, masanın üstüne düzenle sıraladı.

Tüm sayfaları hızlı ama dikkatlice okuyarak 'Yakmayan Ateşler' hakkında ufak da olsa bir detay bulmaya uğraştı. Böyle bir büyünün var olduğunu düşünmüyordu, madem ateş büyüsü var neden yakmasın ki? Bunun farklı bir ilgisi olmalıydı.

Kendisi hafızası silinerek ve yaralanarak bir okulun bahçesine bırakılmıştı. O okul da Büyü okuluydu, kendisi de bir cadıydı. Şöyle bakınca bazı şeylerin imkansız görünmesi zorlaşıyordu sanırım.

"Şşt!"

Natalie kafasını kaldırıp sesin geldiği yöne baktı. Fakat kimse yoktu.

"Natalie!"

Kız olayları anlayıp gözlerini devirdi. "Harry, seni görebilmem için görünmezlik pelerinini çıkarman gerekiyor?"

"Ha, pardon." dedi Harry masanın öbür ucunda belirerek. "Kaçamak ister misin?" diye sordu elinde ki boş parşömen parçasını kaldırarak.

"Nereye kaçıyoruz?"

"Hogsmeade'e!" diye fısıldadı.

"Peki, o kağıt parçası bizi oraya ışınlayacak mı?" diye sordu Natalie, alayla.

"Bu boş bir kağıt değil, gel! Gidelim hadi!"

"Ama araştırma-"

"Gelince yaparsın," Kolundan tutulup sürüklenen Natalie'nin başka çareside kalmamış oluyordu.

"Nereye gidiyoruz?" diye sordu Natalie, merdiven basamaklarını çıkarken.

"Hogsmeade'e,"

Bir kez daha gözlerini devirdi kız.

Tek gözlü cadı heykelinin arkasında durdular, Harry asasını heykele doğrulttu ve fısıldadı. "Dissendium!"

"Burası Hogsmead'e mi çıkıyor?" diye sordu Natalie, heykelin içine doğru açılan tünele bakarak.

Harry o küçücük boşluktan kendini içeri attı. "Evet,"

Natalie de büyük başarı ile delikten geçerek soğuk tünele girdi. Hafiften titrediğinde Harry kıza döndü. "Üşüyor musun?"

Başını olumlu anlamda salladı. "Sen?"

"Bence normal, ama istersen-"

"Hayır!" diye karşı çıktı Natalie, üstünde ki hırkasını vermeye yeltenen Harry'ye. "Sorun yok,"

тüℓüи Öтєѕι/ нαяяу ρσттєя fαиfι¢тισиHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin