/5/ Hogsmeade izini

350 46 60
                                        

"Eğer anlattığınız gibiyse -ki hiç şüphem yok- senin Hogsmeade'e gitmene bende izin vermem, bunu bizzat saldırıya uğramış ama hatırlamayan ben söylüyorum." dedi Natalie. "Ya Black gittiğin zaman harekete geçerse?"

"Black Hogsmeade'de bir şeyler yapmaya kalkışacak kadar aptal değil," dedi Ron. "McGonagall'a bu sefer gidebilir misin diye sor, Harry, bir daha gidene kadar asırlar geçebilir-"

"Ron!" dedi Hermione. "Harry'nin okulda kalması gerekiyor-"
"Okulda kalan tek üçüncü sınıf öğrencisi de o olamaz ama," dedi Ron.

"Değil zaten, bende okulda kalıyorum, hani imza verecek ailem olmadığı için falan?"

"O anlamda demek istememiştim, Natalie. "McGonagall'a sor Harry-"

Harry kararını vererek, "Evet soracağım sanırım," dedi.

"Bizi dinleyen kim?" diye mırıldandılar, Natalie ve Hermione. O sırada Crookshanks bir tüy hafifliğiyle Hermione'nin kucağına atladı. Ağzından büyük, ölü bir örümcek sarkıyordu.

Ron, yüzünü buluşturarak, "Bunu önümüzde yemek zorunda mı?" diye sordu.

"Evet öyle, Ron'un gözünün içine bakarak ye, Crookshanks." dedi Natalie sinirle. Hermione de buna karşın kediyi kavrayıp kaldırdı ve Ron'un yüzüne doğru yaklaştırdı. Ron kendini geri çekince de geri kucağına koydu.

"Akıllı Crookshanks'im benim, onu tek başına mı yakaladın?"

Crookshanks örümceği ağır ağır çiğnedi, sarı gözleri Ron'a dikilmişti.

"Onu orada tut yeter," dedi Ron sinirli sinirli. Yeniden yıldız çizelgesine döndü. "Scabbers çantamda uyuyor."

Harry esnedi. Aslında gidip yatmak istiyordu, ama kendi yıldız çizelgesini hazırlaması gerekiyordu. Çantasını kendine doğru çekti, parşömenini, mürekkebini ve tüy kalemini çıkararak çalışmaya başladı.

Ron, yıldız çizelgesini tamamlayıp Harry'nin önüne sürdü. "İstersen benimkini kopya çekebilirsin."

Hermione bir şey demeden sadece dudaklarını büzdü. Crookshanks hâlâ gözlerini kırpmadan Ron'a bakıyor, tüylü kuyruğunun ucunu yavaşça sallıyordu. Natalie onun Ron'a doğru atlayacağını düşündüğü anda Crookshanks gerçekten de atladı.

"AYY!" diye bağırdı Ron, Crookshanks'in dört pençesini derinlere gömüp vahşice yırtmaya başladığı çantasını kaptı. "DEFOL ŞURDAN, SENİ APTAL HAYVAN!"

Ron'un Crookshanks'e karşı verdiği mücadele devam ederken, "Ron, onun canını yakma!" diye bağırdı Hermione.

Bütün ortak salon onları izliyordu. Ron, Crookshanks'in hâlâ sıkı sıkıya yapışmış olduğu çantayı fırıldak gibi döndürürken, Scabbers uçarcasına çantanın tepesinden fırladı.

Etraf karışırken Natalie bunun normal olmadığının farkına varmıştı. Kedi, farenin çantada olduğunu duyduğu an bunun için hazırlanmıştı ve ölümüne peşinden koşuyordu. Ya kedi, ya da fare normal değildi.

Hermione ve Ron kendi hayvanlarını kontrol altına aldıklarında, küçük bir tartışmadan sonra Ron yatakhanesine giden merdivenlerde kayboldu.

"Bu ikisi hep böyleler mi?" diye sordu Natalie, Harry'nin kulağına eğilerek.

"Genelde... evet."

*

"Bitkibilim dersini hiç sevmiyorum." diye mırıldandı Natalie, Pofudukbezelye'nin pembe kabuğunu soyup pırıl pırıl içlerini bir kovaya boşaltırken.

тüℓüи Öтєѕι/ нαяяу ρσттєя fαиfι¢тισиHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin