İkinci Bahar

7.

Merhaba gönlü güzellerim! Nasılsınız? Keyifler ne alemde?
Lafı daha fazla uzatmak istemiyorum, bir duyurum olacak sizlere. Artık oy sınırı koymamayı düşünüyorum fakat lütfen verilen oylar daha fazla olsun.

Oy sınırı yok, sadece ne zaman yetiştirebilirsem o zaman bölüm atılacak. Lütfen sizden sabırlı olmanızı rica ediyorum... Hayatım gerçekten çok yoğun, iki yeğen bakıyorum aynı zamanda da kendi hayatımı yaşamaya çalışıyorum. Ve sevdiğim işi yapmaya çalışıyorum.

Beni anlayacağınızı biliyorum 🥰

Bir de şu Helga konusu bazı okurlarımın canını sıkıyor gibi fakat hikayemin senaryosuna sadık kalmak zorundayım. Maalesef bir şey yapamam bu konuda.

Evet, Helga ve Ergun shipliyorum. Gerçekten onları çok yakıştırıyorum. Fakat bazı okurlarım Helga'yı dizideki gibi yazdığımı ısrarla düşünüp nefret ettiğini belirtiyor.

Dizi ile paralel gittiğim bazı konular var fakat Helga karakterini kendi lehime çevirerek tamamen iyi ve acı çeken bir aşık kadını yazmak istedim. Zaten eninde sonunda Ergun&Nazlı çifti olacak. Az sabır..

Anlayışınıza sığınıyorum bu konuda, saygı göstermenizi rica ediyorum... 🙈

Keyifli okumalar! 🖤

🌸🌸

Mekanın önünde arabayı durdurduğumda Helga'ya dönüp konuştum.

'Bak, kızların tavırlarını falan beğenmezsem eğer kalktığım zaman sende benimle kalkıyorsun ona göre.' Helga gözünü devirdiğinde kaşlarımı çatıp burnunu sıktım.

'Kocaya göz devrilmez bir kere.' Helga gülerek arabadan indi. Ben de peşinden indim ve kol kola mekana girdik.

Helga gözleriyle arkadaşlarını aradığında kızlardan birinin masadan bize el salladığını görünce Helga da heyecanla elini salladı ve masaya doğru ilerledik.

'Helga, fotoğraflardan daha güzelsin...'  kızlar sırayla Helga'ya sarılıp tokalaştı. Sıra bana geldiğinde kızlar meraklı gözlerle bana baktığında Helga bana gülümseyerek kızlara döndü ve konuştu.

'Bu Ergun. Size bahsetmiştim ya, eşim.'  kızlar gülerek benimle tokalaştı ve hep beraber masaya geçtik. İsmini öğrendiğim Melis, Helga'ya dönerek konuştu.

'Nereden esti böyle birden gelmek? En son konuşmamızda gelmene daha çok vardı hani?' Helga tebessüm ederek konuştu.

'Ya öyleydi ama eşimin işi çıkınca o gelmek zorunda kaldı. Daha sonra burada yalnız yapamadığını, desteğe ihtiyacı olduğunu söylediğinde geldim ben de onun peşinden işte.' Adının Canan olduğunu öğrendiğim kız ise konuşmayı sürdürdü.

'Aferin Helga, derslerine çok iyi çalışmışsın. Bak nasıl şakır şakır Türkçe konuşuyor benim arkadaşım.' kızlar güldüğünde ben de güldüm. Helga, Canan'ı göstererek bana yaklaştı ve konuştu.

'Canan, Türkçe öğretmeniymiş. Aynı zamanda benim de öğretmenim oldu. Kitap okuttu, dizi izlettirdi... Onun sayesinde öğrendim.'  gülümsedim ve konuştum.

'Herşey senin azmin sayesinde oldu. Evet, Canan' da sana öğretmiştir eminim ama sen azim edip başarmasaydın olmazdı. Sen benimle daha iyi iletişime geçebilmek için öğrendin zaten. ' Helga ile birbirimize gülümsedik ve kızlar konuyu değiştirdiler.

..

Kadınların arasında ki sohbetten sıkılmış, etrafıma bakıyordum. Bir yandan da önümdeki kahveden içiyordum. Helga sıkıldığımı anlamış olacak ki bana yaklaştı ve konuşmaya başladı.